TÜRKİYE
CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
DURSUN COŞKUN VE DİĞERLERİ
BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2014/11377)
|
|
Karar Tarihi: 12/4/2017
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
Başkan
|
:
|
Burhan ÜSTÜN
|
Üyeler
|
:
|
Hicabi DURSUN
|
|
|
Hasan Tahsin GÖKCAN
|
|
|
Kadir ÖZKAYA
|
|
|
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
|
Raportör Yrd.
|
:
|
İsmail Emrah PERDECİOĞLU
|
Başvurucular
|
:
|
1. Dursun COŞKUN
|
|
|
2. Hüseyin MUDANYA
|
|
|
3. Erol AYDOĞDU
|
|
|
4. Mehmet AYHAN
|
|
|
5. Temel DEMİRCAN
|
Vekili
|
:
|
Av. Seçkin ATAR
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru;
kamu kurum ve kuruluşları aleyhine verilmiş, ekonomik değere ilişkin ve icra
edilebilir bir yargı kararının uzun süre icra edilmemesi ve yargılamanın makul
sürede sonuçlanmaması nedenleriyle adil yargılanma ve mülkiyet haklarının ihlal
edildiği iddialarına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 11/7/2014 tarihindeyapılmıştır.
3. Başvuru,
başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra
Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca
başvurunun kabul edilebilirlik hususu karara bağlanmadan dosyanın Bölüme
gönderilmesine karar verilmiştir.
5. Bölüm
Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin
birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru
belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık)
gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru
formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucular
tarafından 30/1/2012 tarihinde Alaplı Asliye Hukuk
Mahkemesinde Alaplı Belediye Başkanlığı ve diğer bir kısım davalı aleyhine,
kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasında dava tarihinden
itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte Alaplı Belediyesi Başkanlığının
başvuruculara 704.719 TL ödemesine hükmedilmiş; bu karar, Alaplı Belediye
Başkanlığı ve başvurucular yönünden temyiz edilmeksizin 27/5/2013 tarihinde
kesinleşmiş ve yargılama süreci Alaplı Belediye Başkanlığı yönünden sona
ermiştir.
9. Başvurucular,
İlk Derece Mahkemesi kararı ile lehlerine hükmedilen tazminatın tahsili için
Alaplı İcra Dairesi nezdinde icra takibi başlatmışlardır.
10. İlgili
idare ve başvurucular tarafından Anayasa Mahkemesine sunulan 28/11/2016
ve 15/11/2016 tarihli dilekçeler ile söz konusu borcun henüz tamamen ödenmediği
beyan edilmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
11. Mahkemenin
12/4/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru
incelenip gereği düşünüldü:
12.
Başvurucular; açtıkları kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat
davasının uzun sürmesi ve bu dava sonunda lehlerine hükmedilen, ilgili idare
aleyhine verilmiş, ekonomik değere ilişkin ve icra edilebilir yargı kararının
uzun süre icra edilmemesi nedenleriyle adil yargılanma ile mülkiyet haklarının
ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.
A. Kabul Edilebilirlik Yönünden
13. Açıkça
dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini
gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul sürede yargılanma
hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar
verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
14. Medeni
hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılamanın süresi tespit
edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın ikame edildiği tarih; sürenin
sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde-
yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam eden davalar yönünden ise Anayasa
Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle
ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Güher
Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013,
§§ 50, 52).
15. Medeni
hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılama süresinin makul
olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli
olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu,
başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği
gibi hususlar dikkate alınır (Güher Ergun ve
diğerleri, §§ 41-45).
16.Öte
yandan mahkeme kararına dayanan icra edilebilir bir alacak, mülkiyet hakkı
kapsamında korunan ekonomik bir değer ifade eder. Kamu kurum ve kuruluşları
aleyhine hükmedilmiş böyle bir alacağın hiç ödenmemesi ya da ödenmesinin uzun
sürmesi nedeniyle oluşan belirsizlik, mülkiyet hakkının ihlaline neden olur (Kenan Yıldırım ve Turan Yıldırım, B. No: 2013/711, 3/4/2014,
§§ 55-75).
17. Anılan
ilkeler doğrultusunda somut olayda icra aşamasını da kapsayacak şekilde 5 yılı
aşan bir süredir devam etmekte olan yargılamanın süresinin makul olmadığı ve
alacakların uzun süredir ödenmemesinden dolayı oluşan belirsizlik dikkate
alındığında adil yargılanma hakkı ile mülkiyet hakkının ihlal edildiği sonucuna
varılmalıdır.
18. Açıklanan
gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma
hakkı ile Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının
ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un 50. Maddesi Yönünden
19. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinin (1) numaralı
fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da
edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve
sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir…”
20. Başvurucular,
maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
21. Somut
olayda adil yargılanma hakkı ile mülkiyet hakkınınihlal
edildiği sonucuna varılmıştır.
22. İhlal
tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında başvuruculara
ayrı ayrınet 10.550 TL manevi tazminat ödenmesine
karar verilmesi gerekir.
23. Anayasa
Mahkemesinin maddi tazminata hükmedebilmesi için başvurucuların uğradıklarını
iddia ettikleri maddi zarar ile tespit edilen ihlal arasında illiyet bağı
bulunmalıdır. Başvurucuların bu konuda herhangi bir belge sunmamış olması
nedeniyle maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekir.
24. Dosyadaki
belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan
toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvuruculara müştereken ödenmesine
karar verilmesi gerekir.
25. Ayrıca
yargı kararının mümkün olan en kısa sürede icra edilmesi ve böylece hukuk
devleti ilkesi ile adalete olan güvenin gördüğü zararın devam etmesinin
önlenmesi için ihlal kararının bir örneğinin ilgili idareye gönderilmesine
karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan
gerekçelerle;
A. Adil
yargılanma hakkı ile mülkiyet hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddiaların KABUL
EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. 1.
Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkının İHLAL
EDİLDİĞİNE,
2.
Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının İHLAL
EDİLDİĞİNE,
C. Başvuruculara
ayı ayrı net 10.550 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer
taleplerin REDDİNE,
D. 206,10
TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama
giderinin BAŞVURUCULARA MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,
E. Ödemelerin,
kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden
itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin
sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ
UYGULANMASINA,
F. Kararın
bir örneğinin Alaplı Belediye Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın
bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 12/4/2017
tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.