TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
HALİME DİLMEN VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2014/13169)
Karar Tarihi: 22/12/2016
Başkan
:
Burhan ÜSTÜN
Üyeler
Serruh KALELİ
Nuri NECİPOĞLU
Kadir ÖZKAYA
Rıdvan GÜLEÇ
Raportör Yrd.
Derya ATAKUL
Başvurucular
1. Halime DİLMEN
2. Saime DİLMEN
3. İdris DİLMEN
4. İlhan DİLMEN
5. Esme YUSMA
6. Şehnaz YUSMA
7. Gülnaz YUSMA
8. Mesut YUSMA
9. Fethullah DİLMEN
10. Muhamed Raşet DİLMEN
11. Bengi YUSMA
12. Şemsettin BEDRİOĞLU
13. İbrahim DİLMEN
14. Mehmet Selim KANAT
15. Fadıl AYDIN
16. Osman ALP
17. Nurettin AYDIN
18. Halef ALKANDEMİR
19. Ridvan DİLMEN
20. Muhamed Maşuk DİLMEN
21. Seyfettin KILIÇ
22. Ercan DİLMEN
23. Naif DİLMEN
24. Lütfi DİLMEN
25. Ahmet AVCİ
26. Abdurrahman ORHAN
27. Vasfi KAYA
28. Şirine AYDIN
29. Hasan DİNÇ
30. İrfan DİLMEN
31. Cihan KIZILÇINAR
32. Abdulcelil KAYA
33. Ayhan KARDAŞ
Vekili
Av. Cüneyt ALKANDEMİR
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 12/8/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucuların bazıları ile diğerlerinin murisleri aleyhine 23/8/1999 tarihinde el atmanın önlenmesi ve yıkım davası açılmıştır. Nusaybin Asliye Hukuk Mahkemesi 27/10/2009 tarihli kararı ile davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Temyiz üzerine karar, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 24/11/2011 tarihli ilamı ile bozulmuştur. Karar düzeltme talebi, aynı Dairenin 4/7/2012 tarihli ilamı ile reddedilmiştir. Bozma üzerine Mahkemenin E.2012/368 sayılı dosyasına kaydedilen davada yargılama devam etmektedir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
9. Mahkemenin 22/12/2016 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
10. Başvurucular, makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.
A. Kabul Edilebilirlik Yönünden
11. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
12. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın ikame edildiği tarih esas alınır (Güher Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, § 50).
13. Başvuruya konu dava, başvurucuların bir kısmının miras bırakanlarından intikalle takip etmekte oldukları bir uyuşmazlık olup bu yönüyle makul süre değerlendirmesi bakımından dikkate alınacak sürenin başlangıç anı, mirasçıların yargılamaya katıldıkları an değil somut olayda muris açısından değerlendirmeye esas alınan sürenin başlangıç anıdır (Gülseren Gürdal ve diğerleri, B. No: 2013/1115, 5/12/2013, § 51).
14. Sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Güher Ergun ve diğerleri, § 52).
15. Anılan ilkeler doğrultusunda Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında somut başvuruda 17 yıl 4 aydır devam eden yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
16. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
17. Başvurucular uzun süren yargılama nedeniyle taşınmazlarını kullanamadıklarını belirterek Anayasa’nın 35. maddesinde tanımlanan mülkiyet haklarının da ihlal edildiğini iddia etmişlerdir. Başvurucuların makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiği yönünde yukarıda yer verilen tespitler ışığında mülkiyet haklarının ihlal edildiği yönündeki iddialarının ayrıca değerlendirilmesine gerek görülmemiştir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un 50. Maddesi Yönünden
18. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 50. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir…”
19. Başvurucular, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
20. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
21. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında dava dosyasındaki taraf sayısı ve aile birliği de dikkate alınarak başvurucular Şehnaz Yusma, Gülnaz Yusma ve Esme Yusma'ya müştereken net 12.000 TL; başvurucular Muhamed Raşet Dilmen ve Muhamed Maşuk Dilmen'e müştereken net 12.000 TL; diğer başvuruculara ayrı ayrı net 12.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
22. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvuruculara müştereken ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucular Şehnaz Yusma, Gülnaz Yusma ve Esme Yusma'ya müştereken net 12.000 TL; başvurucular Muhamed Raşet Dilmen ve Muhamed Maşuk Dilmen'e müştereken net 12.000 TL; diğer başvuruculara ayrı ayrı net 12.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
D. 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin BAŞVURUCULARA MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,
E. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucuların Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin Nusaybin Asliye Hukuk Mahkemesine (E.2012/368) GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 22/12/2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.