TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
VAHDETTİN ŞAHİN BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2014/20414)
|
|
Karar Tarihi: 12/4/2017
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Burhan ÜSTÜN
|
Üyeler
|
:
|
Hicabi DURSUN
|
|
|
Hasan Tahsin
GÖKCAN
|
|
|
Kadir ÖZKAYA
|
|
|
Yusuf Şevki
HAKYEMEZ
|
Raportör Yrd.
|
:
|
Gökçe
GÜLTEKİN
|
Başvurucu
|
:
|
Vahdettin
ŞAHİN
|
Vekili
|
:
|
Av. Adem ÇALİŞCİ
|
|
|
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 30/12/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilir olduğuna, esas
incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
7. Başvurucu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen
soruşturma kapsamında 2/10/2009 tarihinde tutuklanmış, 28/2/2013 tarihinde
tahliye edilmiştir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 27/3/2009 tarihli
iddianamesi ile silahlı terör örgütüne üye olma, tehlikeli maddeleri izinsiz
olarak bulundurma, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma, mala zarar verme,
6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu,
10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler
Hakkında Kanun ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'na
muhalefet, resmî belgede sahtecilik suçlarından cezalandırılması istemiyle
başvurucu hakkında kamu davası açılmıştır.
8. (Kapatılan) İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK mülga
250. madde ile görevli)16/7/2013 tarihli kararı ile başvurucunun hapis
cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir.
9. Temyiz üzerine Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 6/3/2017 tarihli
kararıyla dosyada bulunan eksikliklerin tamamlatılması ve bu hususta tebliğname düzenlendikten sonra gönderilmesinin temini için
dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar verilmiştir.
10. Gerekli eksikliklerin tamamlanması amacıyla dava dosyası
(Kapatılan) İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK mülga 250. madde ile görevli)
yerine dava dosyasına bakan İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesine
gönderilmiş olup, eksikliklerin tamamlanması işlemleri devam etmektedir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
11. Mahkemenin 12/4/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
12. Başvurucu, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini
ileri sürmüştür.
A. Esas Yönünden
13. Ceza yargılaması süresinin tespitinde, kişiye suç işlediği
iddiasının yetkili makamlar tarafından bildirildiği veya isnattan ilk olarak
etkilendiği arama ve gözaltı gibi tedbirlerin uygulandığı tarih ile suç
isnadına ilişkin nihai karar tarihi (bireysel başvuruya konu devam eden
yargılamalar yönünden Anayasa Mahkemesinin inceleme tarihi) arasında geçen süre
esas alınır (B.E., B. No: 2012/625, 9/1/2014, § 34).
14. Ceza yargılamasının süresinin makul olup olmadığı
değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların
ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın
süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate
alınır (B.E., § 29).
15. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 7 yıl 6 aylık
yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
16. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
B. 6216 Sayılı Kanun'un
50. Maddesi Yönünden
17. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinin (1) numaralı
fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir…”
18. Başvurucu, manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
19. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
sonucuna varılmıştır.
20. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında -yargılamadaki taraf sayısı da dikkate alınarak- başvurucuya net
6.300 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
21. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800
TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvurucuya
ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
B. Başvurucuya net 6.300 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE,
tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
C. 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam
2.006,10 TL yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,
D. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
E. Kararın bir örneğinin (Kapatılan) İstanbul 10. Ağır Ceza
Mahkemesinin (CMK mülga 250. madde ile görevli) yerine dava dosyasına bakan
İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesine (E.2009/456) GÖNDERİLMESİNE,
F. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE
12/4/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.