TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
İKİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
ABDULLAH DAYAN VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2014/9835)
|
|
Karar Tarihi: 19/7/2017
|
|
İKİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Engin
YILDIRIM
|
Üyeler
|
:
|
Osman Alifeyyaz PAKSÜT
|
|
|
Recep
KÖMÜRCÜ
|
|
|
Celal Mümtaz
AKINCI
|
|
|
Recai AKYEL
|
Raportör Yrd.
|
:
|
Ceren Sedef
EREN
|
Başvurucular
|
:
|
1. Abdullah
DAYAN
|
|
|
2. Davut
DAYAN
|
|
|
3. Emine
DAYAN
|
|
|
4. Hafsadı ASLAN
|
|
|
5. Mir-i
DAYAN
|
|
|
6. Yunus
DAYAN
|
Vekili
|
:
|
Av. Cüneyt
ALKANDEMİR
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 23/6/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvurucu Mehmet Dayan'ın 15/10/2014 tarihinde vefat ettiği
tespit edilmiştir. 26/10/2016 tarihli yazı ile mirasçılarına, başvurucu
tarafından yapılan bireysel başvuruya mirasçı sıfatı ile devam edip
etmeyecekleri sorulmuş; devam
edecek olmaları hâlinde buna ilişkin belgelerin Anayasa Mahkemesi Bölümler Başraportörlüğüne gönderilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Mehmet Dayan mirasçıları, vekilleri Av. Cüneyt Alkandemir
aracılığıyla gönderdikleri 10/11/2016 tarihli dilekçelerinde murisleri Mehmet
Dayan tarafından yapılan bireysel başvuruya devam edeceklerini belirterek
mirasçılık belgelerinin onaylı suretini göndermişlerdir.
7. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
9. Başvurucular murisi Mehmet Dayan'ın 10/7/1980 tarihinde
Nusaybin Kadastro Mahkemesinde açtığı kadastro tespitine itiraz davası, anılan
Mahkemenin kapatılması nedeniyle Mardin Kadastro Mahkemesine devredilmiş ve söz
konusu dava yerel Mahkeme aşamasında derdest durumdadır.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
10. Mahkemenin 19/7/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
11. Başvurucular murisi, makul sürede yargılanma ve mülkiyet
haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüş, maddi ve manevi tazminat talebinde
bulunmuşlardır.
A. Kabul Edilebilirlik
Yönünden
12. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine
karar verilmesini gerektirecek başka bir nedeni de bulunmadığı anlaşılan makul sürede
yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna
karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
13. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın
ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra
aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam
eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının
ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Güher Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13,
2/7/2013, §§ 50, 52).
14.Somut olayda, şikâyet konusu davayla ilgili bireysel
başvuruda bulunan başvurucular murisi Mehmet Dayan'ın 15/10/2014 tarihinde
vefat ettiği görülmekle beraber, başvurucuların mirasçı sıfatıyla hâlen derdest
olan şikâyet konusu davanın tarafı haline geldikleri, dolayısıyla yargılama
süresinin sona erdiği tarih olarak muris Mehmet Dayan'ın vefat ettiği tarihin
değil Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine
ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarihin esas alınması gerektiği kabul
edilmelidir.
15. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın
karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama
sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki
menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Güher Ergun ve diğerleri, §§ 41-45).
16. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 37 yıllık yargılama
süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
17. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
18. Başvurucular murisi, uzun süren yargılama nedeniyle taşınmazını
kullanamadığını belirterek Anayasa’nın 35. maddesinde tanımlanan mülkiyet
hakkının da ihlal edildiğini iddia etmişse de başvurucuların makul sürede
yargılanma haklarının ihlal edildiği yönünde yukarıda yer verilen tespitler
ışığında, mülkiyet haklarının ihlal edildiği yönündeki iddianın ayrıca
değerlendirilmesine gerek görülmemiştir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un
50. Maddesi Yönünden
19. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinin (1) numaralı
fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir…”
20. Başvurucular murisi, manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
21. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
sonucuna varılmıştır.
22. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında, şikâyet konusu davadaki taraf sayısı da dikkate alındığında
başvuruculara ayrı ayrı net 3.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi
gerekir.
23. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç bedeli
ile 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin
başvuruculara müştereken ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin
iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvuruculara ayrı ayrı net 3.000 TL manevi tazminat
ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
D. 206,10 TL harç bedeli ile 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan
toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvuruculara MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,
E. Ödemenin, kararın tebliğini takiben Maliye Bakanlığına
başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması
hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal
FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin Mardin Kadastro Mahkemesine
(E.2013/137) GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE
19/7/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.