TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
İKİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
ABDULĞAFUR ÖZEL BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2017/14715)
|
|
Karar Tarihi: 11/2/2021
|
R.G. Tarih ve Sayı: 15/4/2021-31455
|
|
İKİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
Başkan
|
:
|
Kadir ÖZKAYA
|
Üyeler
|
:
|
Engin YILDIRIM
|
|
|
Celal Mümtaz AKINCI
|
|
|
M. Emin KUZ
|
|
|
Basri BAĞCI
|
Raportör
|
:
|
Fatma Burcu NACAR YÜCE
|
Başvurucu
|
:
|
Abdulğafur ÖZEL
|
Vekili
|
:
|
Av. İsmet BODUR
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru; rücuen tazminat davalarının zamanaşımı
dolayısıyla reddedilmesi nedeniyle adil yargılanma ve mülkiyet haklarının ihlal
edildiği iddialarına ilişkindir.
II. BAŞVURU
SÜRECİ
2. Başvurular 1/3/2017 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvurular, başvuru formları ve eklerinin idari yönden
yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvuruların kabul edilebilirlik
incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Başvurucuya ait 2017/14650, 2017/14664, 2017/14676,
2017/14686, 2017/14707, 2017/14723, 2017/17093, 2017/17097, 2017/17095,
2017/17100, 2017/17098 numaralı başvuruların aralarında kişi yönünden hukuki
irtibat bulunduğu anlaşıldığından 2017/14715 numaralı dosya ile
birleştirilmesine karar verilmiş; incelemeye de bu bireysel başvuru dosyası
üzerinden devam edilmiştir.
III. OLAY VE
OLGULAR
6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle
olaylar özetle şöyledir:
7. Başvurucu 1998 ile 1999 yılları arasında Mardin Tarım
İl Müdürlüğünde idari ve mali işler şube müdürü olarak görev yapmıştır. Mardin
Tarım İl Müdürlüğünde yapılan müfettiş incelemeleri sonucunda Tarım ve Köy
İşleri Bakanlığı tarafından 6/1/2000 tarihli fezleke hazırlanmıştır.
8. Fezlekede özetle Kurumda pazar günleri fazla çalışma
yapılmadığı hâlde başvurucunun personele yersiz olarak fazla mesai ödemesi
gerçekleştirdiği, Kurumun eski parayla 17.555.631.000 TL zarara uğratıldığı
belirtilmiştir.
9. Başvurucu, yersiz ödemeden sorumlu olduğu gerekçesiyle
Nisan 2005'ten itibaren maaşından kesinti yapıldığını ve kendisinden Kasım
2015'ekadar toplam 41.350,01 TL ücret tahsil edildiğini belirtmiştir.
10. Başvurucu, ödeme yaptığı miktarlar için 20/10/2016
tarihinde Kurum personeline karşı ayrı ayrı rücuen tazminat davası açmıştır.
11. Mardin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Mahkeme) 17/1/2017
tarihli kararlarında 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı mülga Borçlar Kanunu ile
11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri gereği
alacakların zamanaşımına uğradığını belirterek kesin olmak üzere ayrı ayrı
davaların reddine karar vermiştir. Mahkemeye göre davanın gerek yersiz
ödemelerin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı mülga Kanun gerekse
dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Kanun'un ilgili maddeleri
uyarınca geri isteme hakkının olduğunun öğrenildiği tarihten itibaren 2 yıl,
her hâlde zenginleşmenin öğrenildiği tarihten itibaren ise 10 yıllık zamanaşımı
süresi içinde açılması gerekmektedir. Buna göre başvurucunun alacağı, en geç
2009 yılı itibarıyla zamanaşımına uğramıştır.
12. Nihai kararlar 30/1/2017 tarihinde tebliğ edilmiş,
başvurucu 1/3/2017 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
IV. İNCELEME VE
GEREKÇE
13. Mahkemenin 11/2/2021 tarihinde yapmış olduğu
toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun
İddiaları
14. Başvurucu; somut davalarda cevap dilekçeleri tebliğ
edilmeden ön inceleme duruşması yapıldığını, zamanaşımı süresinin yanlış
tarihlerden başlatıldığını, bu nedenle yürürlükteki ve mülga kanun hükümleri
gereğince zamanaşımı süresinin dolmadığını, mahkeme kararının usul ve kanuna
aykırı olduğunu belirterek adil yargılanma ve mülkiyet haklarının ihlal
edildiğini ileri sürmüştür. Başvurucuya göre zamanaşımı süresi ödemenin
tamamının yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlamaktadır.
B. Değerlendirme
15. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 47. maddesinin (3) numaralı,
48. maddesinin (1) ve (2) numaralı fıkraları ile Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün
59. maddesinin (2), (3) ve (4) numaralı fıkraları uyarınca Anayasa Mahkemesine
başvuru konusu olaylarla ilgili delilleri sunmak suretiyle olaylar hakkındaki
iddialarını ve dayanılan Anayasa hükmünün kendilerine göre ihlal edildiğine
dair açıklamalarda bulunarak hukuki iddialarını kanıtlamak başvurucuya düşer.
Zikredilen kurallara göre başvurucunun kamu gücünün işlem, eylem ya da ihmali
nedeniyle ihlal edildiğini ileri sürdüğü hak ve özgürlük ile dayanılan Anayasa
hükümlerini, ihlal gerekçelerini, dayanılan deliller ile ihlale neden olduğu
ileri sürülen işlem veya kararların aslı ya da örneğini başvuru dilekçesine
eklemesi şarttır. Başvuru dilekçesinde kamu gücünün ihlale neden olduğu iddia
edilen işlem, eylem ya da ihmaline dair olayların tarih sırasına göre özeti
yapılmalı; bireysel başvuru kapsamındaki haklardan hangisinin hangi nedenle
ihlal edildiği ve buna ilişkin gerekçeler ve deliller açıklanmalıdır (Veli
Özdemir, B. No: 2013/276, 9/1/2014,§§ 19, 20; Ünal Yiğit, B. No:
2013/1075, 30/6/2014, §§ 18, 19; Sabah Yıldızı Radyo ve Televizyon Yayın
İletişim Reklam Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, [GK], B. No: 2014/12727,
25/5/2017, § 19; Mustafa Akaydın, B. No: 2015/14800, 8/1/2020, § 21).
16. Yukarıda belirtilen koşullar yerine getirilmediği
takdirde Anayasa Mahkemesi, başvuruyu açıkça dayanaktan yoksun olduğu
gerekçesiyle kabul edilemez bulabilir. İddiaların dayanaktan yoksun olmadığı
konusunda Anayasa Mahkemesinin ikna edilmesi, başvurucu tarafından ortaya
konulan somut bilgi ve belgelerin niteliğine bağlıdır. Başvurucunun başlangıçta,
başvuru hakkında kabul edilemezlik kararı verilmesini önlemek için başvuru
formu ve eklerinde iddialarını destekleyici belgeleri sunması ve gerekli
açıklamaları yapması zorunludur (Veli Özdemir, § 23; Ünal Yiğit,
§ 22).
17. Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvurularda,
başvurucuların başvurularını titizlikle hazırlama ve takip etme yükümlülükleri
vardır. Anayasa Mahkemesi, başvurucunun birtakım Anayasa hükümlerine soyut
şekilde atıfta bulunmasının iddiaların ispatlandığı anlamına gelmeyeceğini birçok
kez vurgulamıştır. Bundan başka Anayasa Mahkemesi; başvurucunun başvuru formunu
özenle doldurmak, ihlal iddiasının dayanağı olan tüm olayları göstermek,
başvuruyu aydınlatacak ve hükmün esasını etkileyecek argümanları destekleyici
tüm belgeleri başvuru dilekçesine eklemek yükümlülüğü olduğunu ve bir bilgi
veya belge elde edilememişse bunun da nedenlerini açıklamak yükümlülüğü
olduğunu belirtmiştir (Sabah Yıldızı Radyo ve Televizyon Yayın İletişim
Reklam Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, §§ 22-26; Mustafa Akaydın,
§ 23).
18. Anayasa Mahkemesine yapılacak bireysel başvurularda
başvurucuların şikâyetlerini hem maddi hem hukuki olarak temellendirme
zorunluluğu bulunmaktadır. Başvurucuların maddi dayanaklar yönünden yükümlülüğü
şikâyetlerine konu temel olay ve olguları açıklamak ve bunlara ilişkin
delilleri Anayasa Mahkemesine sunmak, hukuki dayanak yönünden yükümlülüğü ise
bireysel başvuruya konu temel hak ve özgürlüklerden hangisinin hangi nedenle
ihlal edildiğini özü itibarıyla açıklamaktır. Başvurucuların anılan
yükümlülüklere uymamaları hâlinde şikâyetleri açıkça dayanaktan yoksun
bulunabilir. Bu yükümlülüklere ellerinde olmayan nedenlerle uymamalarının ikna
edici gerekçelerini Anayasa Mahkemesine sunmaları durumu müstesnadır.
19. Somut olayda Mahkeme başvurucu tarafından açılan
davaları zamanaşımı gerekçesiyle reddetmiştir. Derece mahkemesine göre davanın
en geç 2009 yılı içinde açılması gerekmektedir. Başvurucuya göre ise zamanaşımı
süresi ödemenin tamamının yapıldığı Kasım 2015'ten itibaren işlemeye başlamaktadır.
Başvurucunun bu iddiası gözetildiğinde ödemenin yapıldığını ve Kasım 2015
itibarıyla tamamlandığını gösteren belgelerin Anayasa Mahkemesine ibraz
edilmesinin önem taşıdığı anlaşılmaktadır. Hâlbuki başvuru formlarının
eklerinde buna dair herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır. Başvurucu,
tazminatın tamamının haksız yere ödendiği tarihi, ödeme planını ve borçla
ilgili herhangi bir bilgi ya da belgeyi başvuru formuna eklemediği gibi başvuru
dilekçesinde borca dayanak mahkeme kararına ilişkin de bir açıklama yapmamış ve
başvurusuna bu hususlarda herhangi bir belge de eklememiştir. Bu durumda
başvurucunun ileri sürdüğü ihlal iddialarını temellendiremediği sonucuna
ulaşmıştır.
20. Öte yandan başvurucu, başvuru formlarının "C.
Başvurucunun güncel ve kişisel bir temel hakkının doğrudan zedelendiği
iddiasının açıklanması" başlığında, yargılama giderlerine maruz
kaldığından ve karşı tarafa vekâlet ücreti ödemek durumunda kaldığından söz
etmiştir. Ancak başvurucunun vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine yönelik
açık bir şikâyetinin bulunmadığı görülmektedir. Başvurucunun bu hususu daha çok
güncel bir menfaatinin bulunduğunu desteklemek amacıyla belirttiği
değerlendirilmiştir. Bu sebeple vekâlet ücreti ve yargılama giderleri yönünden
ayrıca bir inceleme yapılmayacaktır.
21. Açıklanan gerekçelerle başvurunun açıkça
dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi
gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle
KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde
BIRAKILMASINA 11/2/2021 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.