TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
MEVLÜT BAŞ BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2019/2787)
Karar Tarihi: 20/7/2023
Başkan
:
Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
Selahaddin MENTEŞ
İrfan FİDAN
Muhterem İNCE
Raportör
Ayşe Didem ÖZDEMİR AKCA
Başvurucu
Mevlüt BAŞ
Vekilleri
Av. İbrahim AFACAN
Av. Kaan AFACAN
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru; ceza infaz kurumunda kalabalık odada tutulma nedeniyle kötü muamele yasağının, odada kalan kişi sayısının çokluğuna ve koşulların uygun olmadığına ilişkin şikâyetin infaz hâkimliğince görev yönünden reddine karar verilmesi nedeniyle etkili başvuru hakkının, içtihat farklılığı nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 18/1/2019 tarihinde yapılmıştır.
3. Komisyonca 27/12/2021 tarihinde, başvurucunun adli yardım talebinin kabulü ile başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
4. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık görüşünü bildirmiştir.
6. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
8. Başvuru formunda başvurucu vekili Avukat İbrahim Afacan, başvurucunun Silivri 6 Numaralı L Tipi Ceza İnfaz Kurumu (Ceza İnfaz Kurumu) C-10 koğuşunda tutuklu olarak bulunduğunu belirtmiştir.
9. Başvurucu vekili, başvurucunun Ceza İnfaz Kurumunda kapasitenin üzerinde hükümlü ve tutuklu bulunması nedeniyle 8/10/2018 tarihinde Silivri 1. İnfaz Hâkimliğine (İnfaz Hâkimliği) başvurmuştur.
10. İnfaz Hâkimliğince, 16/10/2018 tarihinde Ceza İnfaz Kurumunun idari işleyişine ilişkin olup 16/5/2001 tarihli ve 4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu'nun 4. maddesinde belirtilen İnfaz Hâkimliklerinin görevi kapsamında olmadığı gerekçesiyle başvurunun görev yönünden reddine karar verilmiştir.
11. Başvurucu vekilinin İnfaz Hâkimliği kararına itirazı Silivri Ağır Ceza Mahkemesince 12/11/2018 tarihinde reddedilmiştir.
12. Başvurucu vekili, nihai kararı 21/12/2018 tarihinde öğrendikten sonra 18/1/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
13. Başvurucunun tutulma koşullarına ilişkin olarak Ceza İnfaz Kurumuna yazılan yazıya verilen 24/2/2023 tarihli cevapta, başvurucunun 20/3/2015 tarihinde tutuklu bulunduğu Metris 1 No.lu T Tipi Kapalı Ceza infaz Kurumundan sevk edilerek kuruma alındığı, başvurucunun C-10 koğuşunda hükümözlü olarak barındırılmakta iken 6/5/2016 tarihinde disiplin nedeni ile Silivri 8 No.lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna sevk edildiği belirtilmiştir.
14. Bakanlık görüş yazısı ve ekli belgelerde başvurucunun;
i. 18/3/2015-20/3/2015 tarihleri arasında Bakırköy Metris 1 No.lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda,
ii. 20/3/2015-6/5/2016 tarihleri arasında Silivri 6 No.lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda,
iii. 6/5/2016-3/1/2017 tarihleri arasında Silivri 8 No.lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda,
iv. 3/1/2017-31/1/2017 tarihleri arasında Silivri Açık Ceza İnfaz Kurumunda,
v. 31/1/2017-8/3/2017 tarihleri arasında Sincan Açık Ceza İnfaz Kurumunda,
vi. 10/3/2017-30/7/2019 tarihleri arasında Siverek Açık Ceza İnfaz Kurumunda,
vii. 14/7/2019-16/12/2019 tarihleri arasında Siverek 1 No.lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda,
viii. 17/2/2019-30/6/2020 tarihleri arasında İslâhiye Açık Ceza İnfaz Kurumunda barındırıldığı belirtilmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
15. Anayasa Mahkemesinin 20/7/2023 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları ve Bakanlık Görüşü
16. Başvurucu vekili, başvurucunun Silivri 6 Numaralı L Tipi Ceza İnfaz Kurumunda koğuş kapasitesinin üzerinde kişi ile tutulduğunu belirterek tutma koşulları nedeniyle kötü muamele yasağıyla bağlantılı etkili başvuru hakkının ve itiraz merciinin kararı nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
17. Bakanlık görüşünde başvurucunun Siverek Açık Ceza İnfaz Kurumunda tutulduğu hâlde İnfaz Hâkimliği başvuru dilekçesinde ve Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru formunda hâlihazırda Silivri 6 No.lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuluyor olduğunu belirtmesi nedeniyle bireysel başvuru hakkının kötüye kullanılması yönünden değerlendirme yapılması gerektiği bildirilmiştir. Görüş yazısında ayrıca adli yargıda manevi tazminat davası açılabileceği hususunun dikkate alınması gerektiği belirtilerek ceza infaz kurumunda tutma koşullarına ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi içtihadına değinilmiştir.
B. Değerlendirme
18. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 51. maddesi şöyledir:
“Bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığı tespit edilen başvurucular aleyhine, yargılama giderlerinin dışında, ayrıca ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasına hükmedilebilir.”
19. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün (İçtüzük) 83. maddesi şöyledir:
“Başvurucunun istismar edici, yanıltıcı ve benzeri nitelikteki davranışlarıyla bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığının tespit edilmesi hâlinde başvuru reddedilir ve yargılama giderleri dışında, ilgilinin ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilir.”
20. Genel olarak bir hakkın öngörüldüğü amaç dışında ve başkalarını zarara sokacak şekilde kullanılmasının hukuk düzenince himaye edilmeyeceğini ifade eden hakkın kötüye kullanılmasının bireysel başvuru alanında özel olarak ele alındığı açıkça görülmektedir. Bu bağlamda bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olan ve mahkemenin başvuruyu gereği gibi değerlendirmesini engelleyen davranışların başvuru hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi mümkündür (S.Ö., B. No: 2013/7087, 18/9/2014, § 28; Mehmet Güven Ulusoy [GK], B. No: 2013/1013, 2/7/2015, § 31).
21. Bu kapsamda özellikle mahkemeyi yanıltmak amacıyla gerçek olmayan maddi vakıalara dayanılması veya bu nitelikte bilgi ve belge sunulması, başvurunun değerlendirilmesi noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi verilmemesi, başvurunun değerlendirilmesi sürecinde vuku bulan ve söz konusu değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişmeler hakkında mahkemenin bilgilendirilmemesi suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasının engellenmesi, medeni ve meşru eleştiri sınırları saklı kalmak kaydıyla bireysel başvuru amacıyla bağdaşmayacak surette hakaret, tehdit veya tahrik edici bir üslup kullanılmasıyla söz konusu başvuru yolu kapsamında ihlalin tespiti ile ihlal ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin amaçla bağdaşmayacak surette içeriksiz bir başvuruda bulunulması durumunda başvuru hakkının kötüye kullanıldığı kabul edilebilecektir (S.Ö., § 29; Mehmet Güven Ulusoy, § 32).
22. Somut olayda başvurucunun, başvuru formunda başvurucu vekili tarafından İnfaz Hâkimliğine başvuru tarihi olarak belirtilen 8/10/2018 tarihinde ve öncesinde Siverek Açık Ceza İnfaz Kurumunda tutulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, başvurucu vekilinin tutulma koşullarının düzeltilmesine ilişkin bireysel başvuru tarihi itibarıyla başvurucunun Silivri 6 No.lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuluyor olduğu iddiası gerçeği yansıtmamaktadır.
23. Açıklanan gerekçelerle başvurucu vekilinin Anayasa Mahkemesini yanıltmak amacıyla gerçek olmayan maddi vakıalara dayanması suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasının engellediği anlaşıldığından başvurunun başvuru hakkının kötüye kullanılması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.
24. Başvurunun kapsamı dikkate alınarak 6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi ve İçtüzük’ün 83. maddesi uyarınca başvurucu aleyhine disiplin para cezasına hükmedilmesine gerek görülmemiştir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun başvuru hakkının kötüye kullanılması nedeniyle REDDİNE,
B. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 20/7/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.