TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
YABAN KARTPOSTAL İLETİŞİM VE KUYUMCULUK TURİZM TİCARET LTD. ŞTİ. BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2019/32755)
Karar Tarihi: 20/11/2024
Başkan
:
Basri BAĞCI
Üyeler
Engin YILDIRIM
Rıdvan GÜLEÇ
Kenan YAŞAR
Ömer ÇINAR
Raportör
Murat BAŞPINAR
Başvurucu
Yaban Kartpostal İletişim ve Kuyumculuk Turizm Ticaret Ltd. Şti.
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru, delillerin hatalı değerlendirilmesi ve hukukun yanlış yorumlanması nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Başvurucunun yetkilisi olduğu Yaban Kartpostal İletişim ve Kuyumculuk Tur. Tic. Ltd. Şti şirketinde yapılan denetimde, işyerinde Change, Wechsel, Obmeh vb. tabelaların, bir adet para sayma makinesinin ve bilgisayarında döviz otomasyon yönetim sisteminin bulunduğu tespit edilmiş, işyerinin Change Office faaliyeti yaptığı bildirilerek hakkında idari yaptırım uygulanması için ihbarda bulunulmuştur.
3. Bunun üzerine Alanya Cumhuriyet Başsavcılığınca şirketin faaliyet izin belgesi olmamasına karşın döviz alım satımı işi ile uğraşarak 20/2/1930 tarihli ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun'a muhalefet ettiği gerekçesi ile ilgili şirket hakkında 100.000 TL idari para cezasına karar verilmiştir.
4. Başvurucu; fatura ödeme ve Western Union işi ile uğraştığını tabelaların bunu gösterdiğini, BPN Ödeme kuruluşu A.Ş. ile yapılan temsilcilik sözleşmesine istinaden yurt dışı ve yurt içi para transfer işlemleri yaptığını, Western Union'un da bu şirketin bağlantısı olduğunu, döviz alım-satımı yapmadığını belirtmiştir. Ayrıca denetim sırasında bilgisayar ekranında açık olan ve delil olarak sunulan görüntünün internet sekmesi olduğunu, döviz programı olmadığını, buna rağmen hakkında işlem tesis edildiğini ve bu işleme karşı yaptığı itirazlar dikkate alınmadan hakkında idari para cezası uygulanmasının usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek Alanya 2. Sulh Ceza Hâkimliğinden (Hâkimlik) söz konusu idari para cezasının iptalini talep etmiştir.
5. Hâkimlik 15/5/2019 tarihli kararıyla idari yaptırım kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun reddine karar vermiştir. Kararda işyerinin döviz alım satımı yapma hususunda faaliyet izin belgesi olmadığı ancak dosya kapsamında yer alan tutanak ve resimlerden işyerinde "Change" "Wechsel" "Vaxla" ibareleri bulunan tabelaların yer aldığı, wechsel kelimesinin değişiklik; wechseln, vaxla kelimelerinin değişmek, değiştirmek, döviz bozdurmak, change kelimesinin değişmek, değiştirmek, para bozdurmak anlamlarına gelmesi nedeni ile işbu kelimelerin dövize ilişkin işlem yapıldığı izlenimini yaratan kelimelerden olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilerek tekerrür hükümlerinin uygulanmasında da usul ve kanuna aykırı bir yön bulunmadığı ifade edilmiştir.
6. Başvurucu bu karara itiraz etmiştir. Alanya 1. Sulh Ceza Hâkimliği 11/6/2019 tarihli kararıyla itirazın kısmen kabulüne karar vermiştir. İtiraz merci kararında tespit edilen eylemle ilgili olarak tekerrür hükümlerine ilişkin şartlarının oluşmadığını belirtilerek verilen idari para cezasında tekerrür nedeniyle artırılan kısmı cezadan kaldırılmış ve idari para cezasının 50.000 TL olarak uygulanmasına kesin olarak karar vermiştir.
7. Nihai karar 3/7/2019 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiştir. Başvurucu 2/8/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
8. Başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
9. Başvurucu, hakkında uygulanan idari yaptırımın dayanağının 1567 sayılı Kanun'un 3. maddesinin beşinci fıkrası değil birinci fıkrası olması gerektiğini, beşinci fıkranın uygulanabilmesi için ticari faaliyette bulunulduğunun tespitinin şart olduğunu, dövize ilişkin işlem yapıldığı ibaresi bulunmadan ticari defterler incelenmeden tanık beyanı olmadan işyeri önündeki tabelaya dayanılarak döviz alım satımı yapıldığı sonucuna varıldığını, döviz alım satım işini değil döviz transferi işini (western union) yaptığını, bu konuda da gerekli faaliyet belgesinin bulunduğunu belirterek suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ve masumiyet karinesinin ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
10. Başvurucunun şikâyetlerinin özü itibarıyla delillerin değerlendirilmesinde ve hukukun yorumlanmasında hataya düşüldüğü, yanlış karar verildiği iddialarına yönelik olduğu anlaşılmakla, başvuru hakkaniyete uygun yargılanma hakkı kapsamında incelenmiştir.
11. Anayasa’nın 148. maddesinin dördüncü fıkrasında, kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlara ilişkin şikâyetlerin bireysel başvuruda incelenemeyeceği belirtilmiştir. Bu kapsamda ilke olarak mahkemeler önünde dava konusu yapılmış maddi olay ve olguların kanıtlanması, delillerin değerlendirilmesi, hukuk kurallarının yorumlanması ve uygulanması ile uyuşmazlıkla ilgili varılan sonucun adil olup olmaması bireysel başvuru konusu olamaz. Ancak bireysel başvuru kapsamındaki hak ve özgürlüklere müdahale teşkil eden, bariz takdir hatası veya açık bir keyfîlik içeren tespit ve sonuçlar bu kapsamda değildir (Ahmet Sağlam, B. No: 2013/3351, 18/9/2013, § 42).
12. Somut olayda iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı incelenerek ilgili kısımları yukarıda belirtilen (bkz. §§ 4-6) gerekçe ile hüküm kurulmuştur. Mevzuatın, somut olayın ve delillerin yorumlanması yukarıda anılan ilkeler uyarınca uyuşmazlığı çözmekle görevli mahkemenin takdirinde olup bireysel başvuruda değerlendirmeye konu edilemez.
13. Bu hâle göre başvurucu tarafından ileri sürülen iddialar, delillerin değerlendirilmesi ve hukuk kurallarının yorumlanmasına ilişkin olup kararda bariz takdir hatası veya açık bir keyfîlik oluşturan bir durumun da bulunmadığı dikkate alındığında ihlal iddialarının kanun yolu şikâyeti niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır.
14. Açıklanan gerekçelerle başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir..
III. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 20/11/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.