logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Mustafa Dizgin ve Cihat Dizgin [1.B.], B. No: 2014/11998, 22/6/2015, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

MUSTAFA DİZGİN VE CİHAT DİZGİN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2014/11998)

 

Karar Tarihi: 22/6/2015

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Burhan ÜSTÜN

Üyeler

:

Hicabi DURSUN

 

 

Erdal TERCAN

 

 

Hasan Tahsin GÖKCAN

 

 

Kadir ÖZKAYA

Raportör Yrd.

:

Derya ATAKUL

Başvurucular

:

Mustafa DİZGİN

 

 

Cihat DİZGİN

Vekilleri

:

Av. Kutsal HADİOĞLU

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvurucular, "nitelikli yağma" suçunu işledikleri iddiasıyla yargılandıkları davanın halen devam ettiğini ve makul sürede yargılama yapılmadığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşler, manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru, 15/7/2014 tarihinde İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi vasıtasıyla yapılmıştır. İdari yönden yapılan ön incelemede başvurunun Komisyona sunulmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. Birinci Bölüm Birinci Komisyonunca, 28/11/2014 tarihinde, başvurunun kabul edilebilir olduğuna ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Başvurucu Mustafa Dizgin tarafından yapılan 2014/11998 numaralı bireysel başvuru dosyası ile başvurucu Cihat Dizgin tarafından yapılan 2014/12087 numaralı bireysel başvuru dosyası, aralarındaki hukuki ve fiili irtibat nedeniyle birleştirilmiş, incelemeye 2014/11998 numaralı bireysel başvuru dosyası üzerinden devam edilmiştir.

5. Bölüm Başkanı tarafından 26/12/2014 tarihinde, başvurunun esas incelemesinin yapılmasına ve bir örneğinin görüş için Adalet Bakanlığına gönderilmesine karar verilmiştir.

6. Başvuru konusu olay ve olgular ile başvurunun bir örneği, görüş için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir. Adalet Bakanlığının 12/1/2015 tarihli yazısında, Anayasa Mahkemesinin önceki kararlarına ve bu kapsamda sunulan görüşlerine atfen, başvuru hakkında görüş sunulmayacağı bildirilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

A. Olaylar

7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve UYAP aracılığıyla erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:

8. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, başvuruculardan Mustafa Dizgin 7/4/2008 tarihinde gözaltına alınarak aynı tarihte Bakırköy 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2008/64 Sorgu sayılı kararı ile tutuklanmıştır.

9. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca 7/4/2008 tarihinde, başvuruculardan Cihat Dizgin hakkında, tutuklanmasına yönelik yakalama talebinde bulunulmuş, Bakırköy 1. Sulh Ceza Mahkemesince aynı tarihte 2008/680 Değişik İş sayılı karar ile başvurucunun gıyaben tutuklanmasına karar verilmiştir.

10. Başvurucular hakkında, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 14/4/2008 tarih ve E.2008/17608 sayılı iddianamesi ile "nitelikli yağma" suçunu işledikleri iddiasıyla kamu davası açılmış, dava Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesinin E.2008/367 sayılı dosyasına kaydedilmiştir.

11. Mahkemece, 18/11/2008 tarihli duruşmada, Silivri 5 No.lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan tutuklu bulunduğu tespit edilen başvuruculardan Cihat Dizgin'in, 16/4/2009 tarihli duruşmada hazır edilmesi için anılan Kuruma talimat yazılmasına karar verilmiştir.

12. Mahkemece, 28/2/2012 tarih ve E.2008/367, K.2012/55 sayılı karar ile başvurucuların, "nitelikli yağma" suçundan ayrı ayrı 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.

13. Karar başvurucular tarafından temyiz edilmiş olup temyiz incelemesi halen devam etmektedir.

14. Başvurucular, 15/7/2014 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuşlardır.

B. İlgili Hukuk

15. 26/9/2004 tarih ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 149. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) ve (h) bentleri.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

16. Mahkemenin 22/6/2015 tarihinde yapmış olduğu toplantıda, başvurucuların 15/7/2014 tarih ve 2014/11998 numaralı bireysel başvuruları incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucuların İddiaları

17. Başvurucular, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında "nitelikli yağma" suçunu işledikleri iddiasıyla 14/4/2008 tarihinde haklarında açılan kamu davasının halen devam ettiğini ve makul sürede yargılama yapılmadığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.

B. Değerlendirme

18. Başvurucular, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca 14/4/2008 tarihinde haklarında açılan kamu davasının halen devam ettiğini ve makul sürede yargılama yapılmadığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.

19. Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (Sözleşme) ortak koruma alanı dışında kalan bir hak ihlali iddiasını içeren başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi mümkün olmayıp (B. No: 2012/1049, 26/3/2013, § 18), Sözleşme metni ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarından ortaya çıkan ve adil yargılanma hakkının somut görünümleri olan alt ilke ve haklar, Anayasa’nın 36. maddesinde yer verilen adil yargılanma hakkının da unsurlarıdır. Anayasa Mahkemesi de Anayasa’nın 36. maddesi uyarınca inceleme yaptığı birçok kararında, ilgili hükmü Sözleşme’nin 6. maddesi ve AİHM içtihadı ışığında yorumlamak suretiyle, Sözleşme’nin lâfzî içeriğinde yer alan ve AİHM içtihadıyla adil yargılanma hakkının kapsamına dâhil edilen ilke ve haklara, Anayasa’nın 36. maddesi kapsamında yer vermektedir. Somut başvurunun dayanağını oluşturan makul sürede yargılanma hakkı da yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca adil yargılanma hakkının kapsamına dâhil olup, ayrıca davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılmasının yargının görevi olduğunu belirten Anayasa’nın 141. maddesinin de Anayasa’nın bütünselliği ilkesi gereği, makul sürede yargılanma hakkının değerlendirilmesinde göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır (B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 38–39).

20. Davanın karmaşıklığı, yargılamanın kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun davanın hızla sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar, bir davanın süresinin makul olup olmadığının tespitinde göz önünde bulundurulması gereken kriterlerdir (B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 41–45).

21. Anayasa’nın 36. ve Sözleşme’nin 6. maddesi uyarınca kişilere, cezai alanda yöneltilen suçlamaların da (suç isnadı) makul sürede karara bağlanmasını isteme hakkı tanınmıştır. İsnat olunan fiil, ceza kanunlarında suç olarak nitelendirilmiş ve yargılama aşamasında ceza hukukunun kuralları uygulanmış ise ayrıca bir uygulanabilirlik incelemesi yapılmaksızın kendiliğinden adil yargılanma hakkının kapsamına girer (B. No: 2013/625, 9/1/2014, § 31). Başvuru konusu olayda, başvurucular hakkında, "nitelikli yağma" suçunu işledikleri iddiasıyla soruşturma başlatılmıştır. Başvurucular hakkında isnat olunan suç 5237 sayılı Kanun’un 149. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) ve (h) bentlerinde hapis cezasını gerektirir şekilde tanımlanmıştır. Bu çerçevede başvurucular hakkındaki suç isnadına dayalı yargılamanın Anayasa’nın 36. maddesinin güvence kapsamına girdiği konusunda kuşku bulunmamaktadır (B. No: 2012/625, 9/1/2014, § 32).

22. Ceza muhakemesinde yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken sürenin başlangıcı, bir kişiye suç işlediği iddiasının yetkili makamlar tarafından bildirilmesi veya isnattan ilk olarak etkilendiği arama ve gözaltı gibi bir takım tedbirlerin uygulanması anı ya da kamu davasının açıldığı tarihtir. Somut başvuru açısından bu tarihler, başvuruculardan Mustafa Dizgin için Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca gözaltına alındığı 7/4/2008 tarihi, başvuruculardan Cihat Dizgin için Başsavcılıkça kamu davasının açıldığı 14/4/2008 tarihidir. Ceza yargılamasında sürenin sona erdiği tarih, suç isnadının nihai olarak karara bağlandığı, yargılaması devam eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul süre şikâyetiyle ilgili kararını verdiği tarihtir (B. No: 2013/695, 9/1/2014, § 35).

23. Başvuruya konu yargılama sürecinin incelenmesinde, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, başvuruculardan Mustafa Dizgin’in 7/4/2008 tarihinde gözaltına alınarak aynı tarihte Bakırköy 1. Sulh Ceza Mahkemesince tutuklandığı, Başsavcılığın talebi üzerine 7/4/2008 tarihinde, başvuruculardan Cihat Dizgin’in gıyaben tutuklanmasına karar verildiği tespit edilmiştir. Başvurucular hakkında, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 14/4/2008 tarihli iddianamesi ile "nitelikli yağma" suçunu işledikleri iddiasıyla kamu davası açıldığı, Mahkemece yapılan yargılama sonunda 28/2/2012 tarihli karar ile başvurucuların, "nitelikli yağma" suçundan ayrı ayrı 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, kararın başvurucular tarafından temyiz edildiği ve temyiz incelemesi halen devam ettiği anlaşılmıştır.

24. 4/12/2004 tarih ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun öngördüğü yargılama usullerine tabi mahkemeler nezdindeki yargılamaların makul sürede tamamlanmadığı yönündeki iddialar daha önce bireysel başvuru konusu yapılmış ve Anayasa Mahkemesi tarafından makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği yönünde kararlar verilmiştir (B. No: 2012/625, 9/1/2014, §§ 23-41; B. No: 2013/695, 9/1/2014, §§ 24-40).

25. Başvurunun değerlendirilmesi neticesinde, başvuruya konu ceza davası; hukuki meselenin çözümündeki güçlük, maddi olayların karmaşıklığı, delillerin toplanmasında karşılaşılan engeller, taraf sayısı gibi kriterler dikkate alındığında karmaşık olmaktan uzaktır. Başvurucuların tutum ve davranışlarıyla ve usuli haklarını kullanırken özensiz davranmalarıyla yargılamanın uzamasına önemli ölçüde sebep oldukları da söylenemez. Anılan davaya bütün olarak bakıldığında, somut başvuru açısından farklı bir karar verilmesini gerektirecek bir yön bulunmadığı ve söz konusu yedi yılı aşkın süredir devam eden yargılama sürecinde makul olmayan bir gecikmenin olduğu sonucuna varılmıştır.

26. Açıklanan nedenlerle, başvurucuların Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

3. 6216 Sayılı Kanun’un 50. Maddesi Yönünden

27. Başvurucular, makul sürede yargılama yapılmadığı için ayrı ayrı 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep etmişlerdir.

28. 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un “Kararlar” kenar başlıklı 50. maddesinin (2) numaralı fıkrası şöyledir:

 “Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hâllerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla yükümlü mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında açıkladığı ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden karar verir.”

29. Başvurucuların tarafı oldukları uyuşmazlığa ilişkin yedi yılı aşkın süredir devam eden yargılama süresi nazara alındığında, yargılama faaliyetinin uzunluğu sebebiyle, yalnızca ihlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında başvuruculara ayrı ayrı net 5.000,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.

30. Başvurucular tarafından ayrı ayrı yapılan 206,10 TL harçtan oluşan yargılama giderinin ayrı ayrı başvuruculara ödenmesine, başvuruculara 1.500,00 TL vekâlet ücretinin müştereken ödenmesine karar verilmesi gerekir.

31. Başvuruya konu yargılamanın yedi yılı aşkın süredir devam ettiği ve bu hususun makul sürede yargılanma hakkını ihlal ettiği gözetilerek, anayasal bir hakkın ihlal edildiği açık olan bir yargılama dosyasında, hukuka, adalete ve mahkemeye güven ilkesinin gördüğü zararın devam etmesinin önlenmesi amacıyla, yargılamanın mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırılmasını teminen, kararın bir örneğinin ilgili Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurucuların;

1. Makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiği yönündeki iddialarının KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

2. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma haklarının İHLAL EDİLDİĞİNE,

B. Başvuruculara ayrı ayrı net 5.000,00 TL manevi TAZMİNAT ÖDENMESİNE, başvurucuların tazminata ilişkin diğer taleplerinin REDDİNE,

C. Başvurucular tarafından ayrı ayrı yapılan 206,10 TL harçtan oluşan yargılama giderinin ayrı ayrı BAŞVURUCULARA ÖDENMESİNE ve 1.500,00 TL vekâlet ücretinin ise BAŞVURUCULARA MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,

D. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucuların Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına; ödemede gecikme olması halinde, bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmasına,

E. Kararın bir örneğinin Yargıtaya gönderilmesine,

22/6/2015 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Esas (İhlal)
Künye
(Mustafa Dizgin ve Cihat Dizgin [1.B.], B. No: 2014/11998, 22/6/2015, § …)
   
Başvuru Adı MUSTAFA DİZGİN VE CİHAT DİZGİN
Başvuru No 2014/11998
Başvuru Tarihi 15/7/2014
Karar Tarihi 22/6/2015
Birleşen Başvurular 2014/12087

II. BAŞVURU KONUSU


Başvurucular, "nitelikli yağma" suçunu işledikleri iddiasıyla yargılandıkları davanın halen devam ettiğini ve makul sürede yargılama yapılmadığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşler, manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Suç İsnadı) Makul sürede yargılanma hakkı (ceza) İhlal Manevi tazminat

IV. İLGİLİ HUKUK



Mevzuat Türü Mevzuat Tarihi/Numarası - İsmi Madde Numarası
Kanun 5237 Türk Ceza Kanunu 149
  • pdf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi