TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
RECEP ŞENSÖZ BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2014/3016)
Karar Tarihi: 12/4/2017
Başkan
:
Burhan ÜSTÜN
Üyeler
Hicabi DURSUN
Hasan Tahsin GÖKCAN
Kadir ÖZKAYA
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
Raportör Yrd.
Leyla Nur ODUNCU
Başvurucu
Recep ŞENSÖZ
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 7/3/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddia dışındaki iddialar yönünden kısmi kabul edilmezlik kararı verilerek makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddia yönünden başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucu, Türkiye Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsünde yüksek lisans yapmaya hak kazanmış; başvurucunun çalışmış olduğu Türkiye Halk Bankası A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından 4/7/2006 tarihli işlemle kendisine yüksek lisans programına katılım izni verilmemiştir.
9. Başvurucu tarafından belirtilen işlem aleyhine 7/7/2006 tarihinde iptal davası açılmıştır.
10. Ankara 2. İdare Mahkemesinin 14/11/2007 tarihli ve E.2006/1708, K.2007/2205 sayılı kararı ile dava konusu işlemin iptaline hükmedilmiştir.
11. Davalı idarenin temyizi üzerine Danıştay Beşinci Dairesinin 14/4/2008 tarihli ve E.2007/7953, K.2008/2095 sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.
12. Bozma kararı uyarınca yapılan yeniden incelemede Ankara 2. İdare Mahkemesinin 30/11/2010 tarihli ve E.2010/936, K.2010/1633 sayılı kararı ile davanın reddine hükmedilmiştir.
13. Başvurucunun temyizi üzerine Danıştay Beşinci Dairesinin 20/12/2012 tarihli ve E.2011/2652, K.2012/9201 sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün onanmasına karar verilmiştir.
14. Başvurucunun karar düzeltme istemi, aynı Dairenin 12/11/2013 tarihli ve E.2013/6026, K.2013/7691 sayılı kararı ile reddedilmiştir. Bu karar 7/2/2014 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiştir.
15. Başvurucu 7/3/2014 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
16. Mahkemenin 12/4/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
17. Başvurucu, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
A. Kabul Edilebilirlik Yönünden
18. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
19. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin idari yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının ihlal ediliğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Selahattin Akyıl, B. No: 2012/1198, 7/11/2013, §§ 45, 47).
20. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin idari yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Selahattin Akyıl, § 41).
21. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 7 yıl 4 aylık yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
22. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un 50. Maddesi Yönünden
23. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 50. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir…”
24. Başvurucu; maddi tazminat talebinde bulunmuş, manevi tazminat talebinde bulunmamıştır.
25. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
26. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harçtan oluşan yargılama giderinin başvurucuya ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucunun tazminata ilişkin talebinin REDDİNE,
D. 206,10 TL harçtan oluşan yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,
E. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin Ankara 2. İdare Mahkemesine (E.2010/936, K.2010/1633) GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 12/4/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.