logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Mehmet Mustafa Erat [2.B.], B. No: 2014/7686, 22/6/2015, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

MEHMET MUSTAFA ERAT BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2014/7686)

 

Karar Tarihi: 22/6/2015

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Alparslan ALTAN

Üyeler

:

Serdar ÖZGÜLDÜR

 

 

Celal Mümtaz AKINCI

 

 

Muammer TOPAL

 

 

M. Emin KUZ

Raportör Yrd.

:

İsmail Emrah PERDECİOĞLU

Başvurucu

:

Mehmet Mustafa ERAT

Vekili

:

Av. Ali AYDEMİR

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvurucu, 3/5/2006 tarihinde Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde aleyhine açılan tescil davasının makul sürede sonuçlanmadığını belirterek, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş, tazminat talebinde bulunmuştur.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru, 29/5/2014 tarihinde Anayasa Mahkemesine doğrudan yapılmıştır. İdari yönden yapılan ön incelemede başvurunun Komisyona sunulmasına engel bir durumunun bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. İkinci Bölüm Birinci Komisyonunca 22/7/2014 tarihinde, kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına ve dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Bölüm Başkanı tarafından 24/10/2014 tarihinde, başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

5. Başvuru konusu olay ve olgular ile başvurunun bir örneği görüş için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir. Adalet Bakanlığının 25/11/2014 tarihli yazısında, Anayasa Mahkemesinin önceki kararlarına ve bu kapsamda sunulan görüşlerine atfen, başvuru hakkında görüş sunulmayacağı bildirilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

A. Olaylar

6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve UYAP aracılığıyla erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:

7. Başvurucu aleyhine 3/5/2006 tarihinde Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tescil davasında, davacı Maliye Hazinesi, Kızıltepe ilçesi Kaşıklı köyünde bulunan uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerinde başvurucunun işgalci sıfatıyla tasarrufta bulunduğunu, söz konusu yerin Hazine adına tescili gereken yerlerden olduğunu, imar - ihya şartlarını taşımadığını belirtmiş ve taşınmazın Maliye Hazinesi adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

8. Buna karşılık başvurucu, yine Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı tescil davasında, taşınmazı tüm teknik imkânları kullanarak, imar - ihya edip tarım arazisi haline getirdiğini, kadastro tespit çalışmalarının yapılmasından itibaren bu yeri otuz yıldır kullandığını, bu süre içerisinde taşınmaza mutlak zilyet olduğunu belirtmiş ve taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

9. Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesi aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunan bu iki davanın birleştirilmesine karar vermiş ve 13/10/2008 tarihli ve E.2006/269, K.2008/692 sayılı kararı ile davanın başvurucu lehine kısmen kabulüne hükmetmiştir.

10. İlk Derece Mahkemesinin bu kararına karşı Maliye Hazinesi tarafından temyiz talebinde bulunulmuşsa da Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, 9/7/2009 tarihli ilâmında Kızıltepe Kadastro Mahkemesinin E.1969/46 sayılı dosyasının ilgisi nedeniyle dava dosyası arasına alınması gerektiğini belirtmiş ve bu nedenle dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

11. Belirtilen eksikliğin giderilmesinin ardından yapılan temyiz incelemesi sonucu Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, 10/12/2009 tarihli ve E.2009/4860, K.2009/5981 sayılı ilâmı ile İlk Derece Mahkemesinin kararını, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı hüküm kurulduğu gerekçesi ile bozmuştur.

12. Bozma ilâmına uyan Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, 23/6/2010 tarihli ve E.2010/178, K.2010/520 sayılı kararı ile davanın başvurucu lehine kısmen kabulüne karar vermiştir.

13. Kararın temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, 6/6/2011 tarihli ilamında, tebliğ işlemlerinin 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun yapılmadığını belirterek dosyayı Mahkemesine iade etmiştir.

14. Belirtilen eksikliğin tamamlanmasının ardından yapılan temyiz incelemesi sonunda Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, 16/1/2012 tarihli ve E.2011/7903, K.2012/74 sayılı ilâmı ile eksik inceleme ve araştırmaya dayalı karar verildiği gerekçesiyle hükmü bozmuştur.

15. Başvurucu, 29/5/2014 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

16. Yargılama halen Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin E.2012/1309 sayılı dosyasında devam etmektedir.

B. İlgili Hukuk

17. 12/1/2011 tarih ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 30. maddesi; 22/11/2001 tarih ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713. maddesi.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

18. Mahkemenin 22/6/2015 tarihinde yapmış olduğu toplantıda, başvurucunun 29/5/2014 tarih ve 2014/7686 numaralı bireysel başvurusu incelenip gereği düşünüldü: 

A. Başvurucunun İddiaları

19. Başvurucu, 3/5/2006 tarihinde Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde aleyhine açılan tescil davasında makul sürede yargılama yapılmadığını belirterek, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme

1. Kabul Edilebilirlik Yönünden

20. Başvuru formu ve eklerinin incelenmesi sonucunda açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

 2. Esas Yönünden

21. Başvurucu, 3/5/2006 tarihinde Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde aleyhine açılan tescil davasında makul sürede yargılama yapılmadığını belirterek, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

22. Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (Sözleşme) ortak koruma alanı dışında kalan bir hak ihlali iddiasını içeren başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi mümkün olmayıp (Onurhan Solmaz, B. No: 2012/1049, 26/3/2013, § 18), Sözleşme metni ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarından ortaya çıkan ve adil yargılanma hakkının somut görünümleri olan alt ilke ve haklar, Anayasa’nın 36. maddesinde yer verilen adil yargılanma hakkının da unsurlarıdır. Anayasa Mahkemesi de Anayasa’nın 36. maddesi uyarınca inceleme yaptığı birçok kararında, ilgili hükmü Sözleşme’nin 6. maddesi ve AİHM içtihadı ışığında yorumlamak suretiyle, Sözleşme’nin lâfzî içeriğinde yer alan ve AİHM içtihadıyla adil yargılanma hakkının kapsamına dâhil edilen ilke ve haklara, Anayasa’nın 36. maddesi kapsamında yer vermektedir. Somut başvurunun dayanağını oluşturan makul sürede yargılanma hakkı da yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca adil yargılanma hakkının kapsamına dâhil olup, ayrıca davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılmasının yargının görevi olduğunu belirten Anayasa’nın 141. maddesinin de, Anayasa’nın bütünselliği ilkesi gereği, makul sürede yargılanma hakkının değerlendirilmesinde göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır (Güher Ergun ve Diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 38–39).

23. Davanın karmaşıklığı, yargılamanın kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun davanın hızla sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar, bir davanın süresinin makul olup olmadığının tespitinde göz önünde bulundurulması gereken kriterlerdir (Güher Ergun ve Diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 41–45).

24. Anayasa’nın 36. maddesi ve Sözleşme’nin 6. maddesi uyarınca, medeni hak ve yükümlülüklere ilişkin uyuşmazlıkların makul sürede karara bağlanması gerekmektedir. Başvuru konusu olayda, Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde açılan taşınmazın tapuya tescili davasının söz konusu olduğu görülmekle, 1086 sayılı mülga Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile 6100 sayılı Kanun’da yer alan usul hükümlerine göre yürütülen somut yargılama faaliyetinin, medeni hak ve yükümlülükleri konu alan bir yargılama olduğunda kuşku yoktur (Güher Ergun ve Diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, § 49).

25. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin makul süre değerlendirmesinde, sürenin başlangıcı kural olarak, uyuşmazlığı karara bağlayacak yargılama sürecinin işletilmeye başlandığı, başka bir deyişle davanın ikame edildiği tarih olup, somut başvuru açısından bu tarih, 3/5/2006 tarihidir.

26. Sürenin bitiş tarihi ise, çoğu zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde yargılamanın sona erme tarihidir. Ancak devam eden yargılamalara ilişkin makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasını içeren başvuruların yargılama faaliyetinin devamı sırasında da yapılabilmesi olanağı bulunduğundan, değerlendirmeye esas alınacak sürenin bitiş anı başvurunun karara bağlandığı tarihtir (Güher Ergun ve Diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, § 52).

27. Başvuruya konu yargılama sürecinin incelenmesinde, yargılamanın konusunun, başvurucunun işgalci sıfatıyla tasarrufta bulunduğu ileri sürülen taşınmazın Maliye Hazinesi adına tapuya tescili istemi ve karşı talep olarak başvurucunun, aynı taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı hükümlerine dayanarak adına tapuya tescili istemine ilişkin olduğu, 3/5/2006 tarihinde açılan davada İlk Derece Mahkemesinin 13/10/2008 tarihinde esasa ilişkin kararını verdiği, temyiz üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 9/7/2009 tarihli ilâmı ile eksiklik nedeniyle dosyayı Mahkemesine iade ettiği, eksikliklerin tamamlanmasının ardından yapılan temyiz incelemesi sonunda, 10/12/2009 tarihli ilâm ile bozmaya hükmedildiği, İlk Derece Mahkemesinin bozmaya uyarak verdiği 23/6/2010 tarihli kararın da temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 6/6/2011 tarihinde tebligat eksikliği nedeniyle dosyayı Mahkemesine iade ettiği, eksikliklerin tamamlanmasının ardından Yargıtay 8. Hukuk Dairesince 16/1/2012 tarihinde bozmaya hükmedildiği, bozma sonrası yargılamanın halen Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde devam ettiği anlaşılmıştır.

28. 6100 sayılı Kanun’un öngördüğü yargılama usullerine tabi mahkemeler nezdindeki yargılamaların makul sürede tamamlanmadığı yönündeki iddialar daha önce bireysel başvuru konusu yapılmış ve Anayasa Mahkemesi tarafından, özellikle yargılamada sürati temin etmeye hizmet eden özel usul hükümlerinin nazara alınmadığı göz önünde bulundurularak makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği yönünde karar verilmiştir (Güher Ergun ve Diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 34-64).

29. Başvuruya konu tescil davasının incelenmesinde; hukuki meselenin çözümündeki güçlük, yargılamanın niteliği, maddi olayların karmaşıklığı, delillerin toplanmasında karşılaşılan engeller gibi kriterler dikkate alındığında başvuruya konu yargılamanın karmaşık nitelikte olduğu anlaşılmışsa da somut başvuru açısından, daha önce verilen kararlar dışında farklı karar verilmesini gerektirecek bir yön bulunmadığı, söz konusu dokuz yılı aşkın süredir devam eden yargılama sürecinde makul olmayan bir gecikmenin olduğu sonucuna varılmıştır.

30. Açıklanan nedenlerle, başvurucunun Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

3. 6216 Sayılı Kanunun 50. Maddesi Yönünden

31. Başvurucu, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğinin tespiti ile 40.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

32. 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un “Kararlar” kenar başlıklı 50. maddesinin (2) numaralı fıkrası şöyledir:

“Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hâllerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla yükümlü mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında açıkladığı ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden karar verir.”

33. Başvurucunun tarafı olduğu uyuşmazlığa ilişkin dokuz yılı aşkın süredir devam eden yargılama süreci nazara alındığında, yargılama faaliyetinin uzunluğu sebebiyle, yalnızca ihlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında başvurucuya net 6.650,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.

34. Başvurucu tarafından yapılan ve dosyadaki belgeler uyarınca tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.500,00 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 1.706,10 TL yargılama giderinin başvurucuya ödenmesine karar verilmesi gerekir.

35. Başvuruya konu yargılamanın dokuz yılı aşkın süredir devam ettiği ve bu hususun makul sürede yargılanma hakkını ihlal ettiği gözetilerek, anayasal bir hakkın ihlal edildiği açık olan bir yargılama dosyasında, hukuka, adalete ve mahkemeye güven ilkesinin gördüğü zararın devam etmesinin önlenmesi amacıyla, yargılamanın mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırılmasını teminen, kararın bir örneğinin ilgili Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurucunun,

 1. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği yönündeki iddiasının KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

 2. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,

B. Başvurucuya net 6.650,00 TL manevi TAZMİNAT ÖDENMESİNE, başvurucunun tazminata ilişkin diğer taleplerinin REDİNE,

C. Başvurucu tarafından yapılan 206,10 TL harç ve 1.500,00 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 1.706,10 TL yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,

D. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına; ödemede gecikme olması halinde, bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmasına,

E. Kararın bir örneğinin Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,

22/6/2015 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Esas (İhlal)
Künye
(Mehmet Mustafa Erat [2.B.], B. No: 2014/7686, 22/6/2015, § …)
   
Başvuru Adı MEHMET MUSTAFA ERAT
Başvuru No 2014/7686
Başvuru Tarihi 29/5/2014
Karar Tarihi 22/6/2015

II. BAŞVURU KONUSU


Başvurucu, 3/5/2006 tarihinde Kızıltepe Asliye Hukuk Mahkemesinde aleyhine açılan tescil davasının makul sürede sonuçlanmadığını belirterek, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş, tazminat talebinde bulunmuştur.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Medeni Hak ve Yükümlülükler) Makul sürede yargılanma hakkı (hukuk) İhlal Manevi tazminat

IV. İLGİLİ HUKUK



Mevzuat Türü Mevzuat Tarihi/Numarası - İsmi Madde Numarası
Kanun 4721 Türk Medeni Kanunu 713
6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu 30
  • pdf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi