TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
MEHMET ALİ DÜNDAR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2014/7695)
Karar Tarihi: 22/3/2017
Başkan
:
Burhan ÜSTÜN
Üyeler
Serruh KALELİ
Hicabi DURSUN
Hasan Tahsin GÖKCAN
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
Raportör Yrd.
Ceren Sedef EREN
Başvurucular
1. Mehmet Ali DÜNDAR
2. Abdulkadir DÜNDAR
3. Davut DÖNDER
4. İsmail DÖNDER
5. Mehmet DÜNDAR
6. Sait DÜNDAR
7. Şemsettin DÖNDER
8. Abdulhakim DÜNDAR
9. İbrahim DÜNDAR
10. Beşir DÖNDER
11. Beşir DÜNDAR
12. Mehmet Selim DÜNDAR
13. Melesi DÖNDER
14. Ramazan DÜNDAR
15. Ahmet DÜNDAR
16. Halis DÖNDER
17. Selanik DÜNDAR
18. Mahmut DÜNDAR
19. Lokman DÜNDAR
20. Mahmut DÜNDAR
Vekili
Av. İsmail DOĞAN
21. Şeyhmus AKSOY
Av. Ali AYDEMİR
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvurular 29/5/2014 tarihinde ve devamında yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvuruların kabul edilebilir olduğuna karar verilmiştir.
5. 2014/9900 ve 2014/13482 sayılı bireysel başvuru dosyalarının konu yönünden hukuki irtibat nedeniyle 2014/7695 sayılı dosya üzerinde birleştirilmesine karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucu Şeyhmus Aksoy'un 31/7/2001 tarihinde Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde diğer başvurucular aleyhine açtığı tapu iptali ve tescil davası hakkında 5/3/2014 tarihinde davanın takipsiz bırakılması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, dava dilekçesinin süresinde yenilenmesi üzerine devam eden dava hakkında 2/10/2015 tarihinde tekrar davanın takipsiz bırakılması üzerine ikinci kez dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Dava dosyasının işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren süresinde davanın yenilenmediği anlaşıldığından 7/3/2016 tarihinde davanın açılmamış sayılması kararı verilmekle dosya söz konusu yerel Mahkeme kararının taraflara tebliği aşamasındadır.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
9. Mahkemenin 22/3/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
10. Başvurucular, makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
A. Başvurucu Abdulhakim Dündar Yönünden
11. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 47. maddesinin (3),48. maddesinin (1) ve (2) numaralı fıkraları uyarınca bireysel başvuruda,kamu gücünün neden olduğu iddia edilen ihlale dair olayların tarih sırasına göre özeti yapılmalı; bireysel başvuru kapsamındaki hakların ne şekilde ihlal edildiği ve buna ilişkin gerekçeler ve deliller açıklanmalıdır (Veli Özdemir, B. No: 2013/276, 9/1/2014, §§ 19, 20).
12. Somut olayda bireysel başvuru dosyasına sunulan bilgi ve belgelerden başvurucu Abdulhakim Dündar'ın şikâyet konusu yargılama sürecinde taraf olup olmadığının anlaşılamadığı, dolayısıyla ihlal iddiasına ilişkin delillerini sunma ile temel hak ve özgürlüğünün ihlal edildiğine ilişkin açıklamalarda bulunma yönündeki yükümlülüklerini yerine getirmeyen başvurucu tarafından ileri sürülen iddiaların kanıtlanamadığı sonucuna ulaşılmıştır.
13. Açıklanan nedenlerle başvurunun başvurucu Abdulhakim Dündar yönünden diğer kabul edilebilirlik koşulları bakımından incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
14. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Güher Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 50, 52).
15. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Güher Ergun ve diğerleri, §§ 41-45).
16. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 15 yıl 7 aylık yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
17. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un 50. Maddesi Yönünden
18. 6216 sayılı Kanun’un 50. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir…”
19. Başvurucular, manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
20. Somut olayda, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
21. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında şikâyet konusu yargılama sürecinde davacı olan başvurucu Şeyhmus Aksoy'a; davasını takipsiz bırakması nedeniyle iki defa dava dosyasının işlemden kaldırıldığı ve bu suretle yargılamanın uzamasında anılan başvurucuya atfedilebilecek bir gecikme döneminin olduğu, ayrıca söz konusu davadaki taraf sayısı ile dava konusu hukuki menfaat de göz önüne alındığında net 9.500 TL; diğer başvurucular Mehmet Ali Dündar, Abdulkadir Dündar, Davut Dönder, İsmail Dönder, Mehmet Dündar, Sait Dündar, Şemsettin Dönder, İbrahim Dündar, Beşir Dönder, Beşir Dündar, Mehmet Selim Dündar, Melesi Dönder, Ramazan Dündar, Ahmet Dündar, Halis Dönder, Selanik Dündar, Mahmut Dündar (18 numaralı), Lokman Dündar ve Mahmut Dündar'a (20 numaralı) ise yine şikâyet konusu yargılama sürecindeki taraf sayısı ve dava konusu hukuki menfaat dikkate alındığında ayrı ayrı net 13.500 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
22. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvurucu Şeyhmus Aksoy'a münferiden, başvurucular Mehmet Ali Dündar, Abdulkadir Dündar, Davut Dönder, İsmail Dönder, Sait Dündar, İbrahim Dündar, Beşir Dönder, Beşir Dündar, Mehmet Selim Dündar, Melesi Dönder, Ramazan Dündar, Ahmet Dündar, Halis Dönder, Selanik Dündar, Lokman Dündar ve Mahmut Dündar'a (20 numaralı) müştereken, yine başvurucular Mahmut Dündar (18 numaralı), Mehmet Dündar ve Şemsettin Dönder'e de müşterekenödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun başvurucu Abdulhakim Dündar yönünden açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Diğer başvurucular yönünden Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucu Şeyhmus Aksoy'a net 9.500 TL, diğer başvurucular Mehmet Ali Dündar, Abdulkadir Dündar, Davut Dönder, İsmail Dönder, Mehmet Dündar, Sait Dündar, Şemsettin Dönder, İbrahim Dündar, Beşir Dönder, Beşir Dündar, Mehmet Selim Dündar, Melesi Dönder, Ramazan Dündar, Ahmet Dündar, Halis Dönder, Selanik Dündar, Mahmut Dündar (18 numaralı), Lokman Dündar ve Mahmut Dündar'a (20 numaralı) ise ayrı ayrı net 13.500 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
D. 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvurucu Şeyhmus Aksoy'a MÜNFERİDEN, başvurucular Mehmet Ali Dündar, Abdulkadir Dündar, Davut Dönder, İsmail Dönder, Sait Dündar, İbrahim Dündar, Beşir Dönder, Beşir Dündar, Mehmet Selim Dündar, Melesi Dönder, Ramazan Dündar, Ahmet Dündar, Halis Dönder, Selanik Dündar, Lokman Dündar ve Mahmut Dündar'a (20 numaralı) MÜŞTEREKEN, yine başvurucular Mahmut Dündar (18 numaralı), Mehmet Dündar ve Şemsettin Dönder'e de MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,
E. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesine (E.2001/269, K.2016/425) GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 22/3/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.