TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
CAN ARAZ VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2014/8745)
|
|
Karar Tarihi: 22/2/2017
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Burhan ÜSTÜN
|
Üyeler
|
:
|
Serruh KALELİ
|
|
|
Nuri
NECİPOĞLU
|
|
|
Hicabi DURSUN
|
|
|
Hasan Tahsin
GÖKCAN
|
Raportör Yrd.
|
:
|
Ceren Sedef
EREN
|
Başvurucular
|
:
|
1. Can ARAZ
|
|
|
2. Kevni
ARAZ
|
Vekili
|
:
|
Av. İsmail
DOĞAN
|
Başvurucular
|
:
|
3. Adile
ÖNDER
|
|
|
4. Andy Glen LEMOND
|
|
|
5. Ahmet
Çetin ÖNDER
|
|
|
6. Hikmet
Türkan DURMUŞ
|
|
|
7. Mehtap
ÖNDER
|
|
|
8. Mervan
Murat ÖNDER
|
Vekili
|
:
|
Av. Arzu
PAMUKÇU YÖRDEM
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma, mülkiyet, etkili başvuru,
özel hayatın gizliliği, savunma hakları ile eşitlik ilkesinin ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru muhtelif tarihlerde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. 2014/17407 ve 2015/3701 sayılı bireysel başvuru dosyaları
konu yönünden hukuki irtibat nedeniyle 2014/8745 sayılı dosya üzerinde
birleştirilmiştir.
6. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
7. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
9. Başvurucular Ahmet Çetin Önder, Hikmet Türkan Durmuş ve Adile
Önder'in babaları; başvurucular Mervan Murat Önder, Andy Glen
Lemond ve Mehtap Önder'in ise dedeleri olan murisin
17/4/1964 tarihinde Nusaybin Asliye Hukuk Mahkemesinde başvurucular Can Araz ve
Kevni Araz'ın babaları olan murisleri aleyhine açtığı tapu iptali davası önce
görevsizlik nedeniyle Nusaybin Kadastro Mahkemesine, oradan da Yargıtayca merci tayini yoluyla Diyarbakır Kadastro
Mahkemesine gönderilmiş ve burada Mahkemece verilen kararların müteaddit
kereler Yargıtayca bozulması üzerine kadastro
tespitine itiraz olarak devam eden dava yerel Mahkeme aşamasında derdest
durumdadır.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
10. Mahkemenin 22/2/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
11. Başvurucular makul sürede yargılanma ve mülkiyet haklarının;
başvurucular Ahmet Çetin Önder, Hikmet Türkan Durmuş, Adile Önder, Mervan Murat
Önder, Mehtap Önder ve Andy Glen Lemond
ayrıca etkili başvuru, özel hayatın gizliliği, savunma hakları ile eşitlik
ilkesinin de ihlal edildiği ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.
A. Kabul Edilebilirlik
Yönünden
1. Savunma Hakkının İhlal
Edildiğine İlişkin İddia
12. Bireysel başvuru yolunun ikincil niteliği gereği Anayasa
Mahkemesine başvuruda bulunabilmek için öncelikle olağan kanun yollarının
tüketilmesi zorunludur. Başvurucunun, bireysel başvuru konusu şikâyetini
öncelikle ve süresinde yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak
iletmesi, bu konuda sahip olduğu bilgi ve delilleri zamanında bu makamlara
sunması ve bu süreçte dava ve başvurusunu takip etmek için gerekli özeni
göstermiş olması gerekir(İsmail Buğra İşlek, B. No: 2013/1177, 26/3/2013, § 17).
13.Somut olayda başvurucuların, beyanlarının Mahkemece dikkate
alınmaması nedeniyle savunma haklarının ihlal edildiğini ileri sürdükleri
başvuru konusu davanın yerel Mahkeme aşamasında derdest olmakla devam ettiği,
dolayısıyla başvurucuların anılan ihlal iddiası yönünden hukuk sisteminde
mevcut idari ve yargısal yolları tüketmeksizin bireysel başvuruda bulunduğu
anlaşılmaktadır.
14. Açıklanan nedenlerle başvurunun, savunma hakkının ihlal
edildiği iddiası yönünden diğer kabul edilebilirlik koşulları bakımından
incelenmeksizin başvuru yollarının
tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi
gerekir.
2. Eşitlik İlkesinin İhlal Edildiğine İlişkin
İddia
15.Anayasa'nın 10. maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesi ve
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (Sözleşme) 14. maddesinde düzenlenen
ayrımcılık yasağının ihlal edildiğine yönelik iddiaların soyut olarak
değerlendirilmesi mümkün olmayıp mutlaka Anayasa ve Sözleşme kapsamında yer
alan diğer temel hak ve özgürlüklerle bağlantılı olarak ele alınması gerekir (Onurhan Solmaz, B. No: 2012/1049, 26/3/2013, §
33).
16. Ayrımcılık iddiasının incelenebilmesi için başvurucunun,
kendisiyle benzer durumdaki kişilere yönelik farklı uygulamaların meşru bir
temeli olmaksızın ırk, renk, cinsiyet, din, dil vb. ayrımcı bir nedene
dayandığını makul delillerle ortaya koyması gerekir (Adnan Oktar (3), B. No: 2013/1123, 2/10/2013, § 50).
17. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkıyla bağlantılı
olarak eşitlik ilkesinin ihlal edildiğini ileri süren başvurucular, kendilerine
hangi nedenle ayrımcılık yapıldığına ilişkin olarak ise herhangi bir beyanda
bulunmamışlardır. Dolayısıyla başvurucular tarafından ileri sürülen iddiaların
kanıtlanamadığı sonucuna ulaşılmıştır.
18.Açıklanan nedenlerle başvurunun, eşitlik ilkesinin ihlal
edildiği iddiası yönünden diğer kabul edilebilirlik koşulları bakımından
incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun
olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
3. Makul Sürede Yargılanma Hakkının İhlal
Edildiğine İlişkin İddia
19. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine
karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul
sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir
olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
20. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın
ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra
aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam
eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının
ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Güher Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13,
2/7/2013, §§ 50, 52).
21. Başvuruya konu dava, başvurucuların murislerinden intikalle
takip etmekte oldukları bir uyuşmazlık olup bu yönüyle makul süre
değerlendirmesi bakımından dikkate alınacak sürenin başlangıç anı, mirasçının
yargılamaya katıldığı an değil somut olayda muris açısından değerlendirmeye
esas alınan sürenin başlangıç anıdır (Gülseren
Gürdal ve diğerleri, B. No: 2013/1115, 5/12/2013, § 51).
22. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın
karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama
sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki
menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Güher Ergun ve diğerleri, §§ 41-45).
23. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 53 yıllık yargılama
süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
24. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
25. Başvurucular Ahmet Çetin Önder, Hikmet Türkan Durmuş, Adile
Önder, Mervan Murat Önder, Mehtap Önder ve Andy Glen Lemond uzun süren yargılama nedeniyle mülkiyet, özel
hayatın gizliliği ve etkili başvuru haklarının da ihlal edildiğini iddia
etmişlerse de başvurucuların makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiği
yönünde yukarıda yer verilen tespitler ışığında, diğer haklarının ihlal
edildiği yönündeki iddialarının ayrıca değerlendirilmesine gerek görülmemiştir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un
50. Maddesi Yönünden
26. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinin (1) numaralı
fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir…”
27.Başvurucular, manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
28. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
sonucuna varılmıştır.
29. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında başvurucular murisinin tüm mirasçılarının sayısı da dikkate
alınarak başvurucular Ahmet Çetin Önder, Hikmet Türkan Durmuş ve Adile Önder'e
ayrı ayrı net 3.900 TL; başvurucular Mervan Murat Önder, Andy Glen Lemond ve Mehtap Önder'e ayrı
ayrı net 1.300 TL; başvurucular Can Araz ve Kevni Araz'a ise ayrı ayrı net
5.200 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
30. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç bedelinin
başvurucular Ahmet Çetin Önder, Hikmet Türkan Durmuş, Mervan Murat Önder, Andy Glen Lemond ve Mehtap Önder'e
müştereken; başvurucu Adile Önder'e ise münferiden;
226,90 TL harç bedelinin ise başvurucular Can Araz ve Kevni Araz'a müştereken
ödenmesine karar verilmesi gerekir.
31. 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan yargılama giderinin
başvurucular Ahmet Çetin Önder, Hikmet Türkan Durmuş, Adile Önder, Mervan Murat
Önder, Andy Glen Lemond ve
Mehtap Önder'e müştereken; 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan yargılama
giderinin başvurucular Can Araz ve Kevni Araz'a da müştereken ödenmesine karar
verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. 1. Savunma hakkının ihlal edildiği iddiası yönünden
başvurunun, başvuru yollarının tüketilmemesi
nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
2. Eşitlik ilkesinin
ihlal edildiği iddiası yönünden başvurunun, açıkça
dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
3. Makul sürede
yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR
OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucular Ahmet Çetin Önder, Hikmet Türkan Durmuş ve Adile
Önder'e ayrı ayrı net 3.900 TL; başvurucular Mervan Murat Önder, Andy Glen Lemond ve Mehtap Önder'e
ayrı ayrı net 1.300 TL; başvurucular Can Araz ve Kevni Araz'a ise ayrı ayrı net
5.200 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin
REDDİNE,
D. 206,10 TL harç bedelinin başvurucular Ahmet Çetin Önder,
Hikmet Türkan Durmuş, Mervan Murat Önder, Andy Glen Lemond ve Mehtap Önder'e MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE; başvurucu
Adile Önder'e ise MÜNFERİDEN ÖDENMESİNE; 226,90 TL
harç bedelinin ise başvurucular Can Araz ve Kevni Araz'a MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,
E. 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan yargılama giderinin
başvurucular Ahmet Çetin Önder, Hikmet Türkan Durmuş, Adile Önder, Mervan Murat
Önder, Andy Glen Lemond ve
Mehtap Önder'e MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE; 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan
yargılama giderinin başvurucular Can Araz ve Kevni Araz'a da MÜŞTEREKEN
ÖDENMESİNE,
F. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
G. Kararın bir örneğinin Diyarbakır Kadastro Mahkemesine
(E.2011/6) GÖNDERİLMESİNE,
H. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE
22/2/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.