TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
NEZİR KIZILKAYA BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2017/36160)
Karar Tarihi: 2/3/2022
Başkan
:
Kadir ÖZKAYA
Üyeler
Engin YILDIRIM
M. Emin KUZ
Basri BAĞCI
Kenan YAŞAR
Raportör
Derya ATAKUL
Başvurucu
Nezir KIZILKAYA
Vekili
Av. Mahmut KAÇAN
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, bir siyasi parti üyesi olan başvurucunun sosyal medya paylaşımları nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaret suçundan hapis cezası ile cezalandırılmasının ifade özgürlüğünü ihlal ettiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 11/10/2017 tarihinde yapılmıştır.
3 Komisyon, başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
4. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar özetle şöyledir:
5. Başvurucu olayların meydana geldiği tarihte HDP (Halkların Demokratik Partisi) Muradiye ilçe örgütü eş başkanı olup halen HDP Muradiye İlçe Örgütü üyesidir.
6. Muradiye Cumhuriyet Başsavcılığınca (Başsavcılık), internet ve sosyal paylaşım siteleri üzerinden örgütsel propaganda içerikli, kara propaganda veya devlet büyükleri ile güvenlik güçlerine hakaret içerikli paylaşımlar yapan şahıslara yönelik olarak Muradiye İlçe Emniyet Müdürlüğüne verilen talimatla başlatılan soruşturmada başvurucuya ait olduğu tespit edilen sosyal medya hesabındaki paylaşımlar incelenerek 23/2/2016 tarihinde açık kaynak araştırma ve tespit tutanağı düzenlenmiştir.
7. Başsavcılık, sosyal medya paylaşımları nedeniyle başvurucu hakkında 16/5/2016 tarihinde "Cumhurbaşkanına hakaret ve kamu görevlisine hakaret" suçlarından kamu davası açmıştır.
8. Muradiye Asliye Ceza Mahkemesi 7/12/2016 tarihinde; 17/12/2015 tarihli paylaşımı ile Cumhurbaşkanına ve kamu görevlisine görevinden dolayı, 30/12/2015 tarihli paylaşımı ile Cumhurbaşkanına karşı gerçekleştirdiği hakaret fiillerinden tek bir cezaya hükmederek başvurucunun 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar vermiş ve cezayı ertelemiştir.
9. Başvurucunun istinaf talebi Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 20/6/2017 tarihli ilamı ile esastan reddedilmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
10. Anayasa Mahkemesinin 2/3/2022 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
1. Başvurucunun İddiaları
11. Başvurucu, sosyal medya paylaşımları nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaret suçundan hapis cezası ile cezalandırılmasının ifade özgürlüğünü ihlal ettiğini ileri sürmüştür.
2. Değerlendirme
12. Anayasa'nın 148. maddesinin üçüncü fıkrasının son cümlesi şöyledir:
"Başvuruda bulunabilmek için olağan kanun yollarının tüketilmiş olması şarttır."
13. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un "Bireysel başvuru hakkı" kenar başlıklı 45. maddesinin (2) numaralı fıkrası şöyledir:
"İhlale neden olduğu ileri sürülen işlem, eylem ya da ihmal için kanunda öngörülmüş idari ve yargısal başvuru yollarının tamamının bireysel başvuru yapılmadan önce tüketilmiş olması gerekir."
14. Anılan Anayasa ve Kanun hükümlerine göre bireysel başvuru yoluyla Anayasa Mahkemesine başvurabilmek için olağan kanun yollarının tüketilmiş olması gerekir. Temel hak ve özgürlüklere saygı, devletin tüm organlarının anayasal ödevi olup bu ödevin ihmal edilmesi nedeniyle ortaya çıkan hak ihlallerinin düzeltilmesi idari ve yargısal makamların görevidir. Bu nedenle temel hak ve özgürlüklerin ihlal edildiğine ilişkin iddiaların öncelikle derece mahkemeleri önünde ileri sürülmesi, bu makamlar tarafından değerlendirilmesi ve bir çözüme kavuşturulması esastır (Ayşe Zıraman ve Cennet Yeşilyurt, B. No: 2012/403, 26/3/2013, § 16).
15. Başvuru yollarının tüketilip tüketilmediği, ilke olarak Anayasa Mahkemesine başvurunun yapıldığı tarihteki duruma bakılarak değerlendirilir. Ancak Anayasa Mahkemesi bazı durumlarda bireysel başvuru yapıldıktan sonra oluşturulan yeni başvuru yollarının tüketilmesi gerektiğine de karar verebilir. Özellikle belli konulardaki sorunlara çözüm bulmak amacıyla sonradan oluşturulmuş bir yol söz konusu ise ikincillik ilkesi, o konudaki temel hak ve özgürlüklerin ihlali iddialarının -bu yol vasıtasıyla- öncelikle idari ve yargısal makamlarca değerlendirilmesine imkân tanınmasını gerekli kılabilir (bazı değişikliklerle bkz. Sait Orçan, B. No: 2016/ 29085, 19/7/2017, § 35).
16. Bireysel başvuru yapıldıktan sonra yeni bir başvuru yolunun oluşturulması hâlinde Anayasa Mahkemesi söz konusu başvuru yolunun düzenleniş şekli itibarıyla ulaşılabilir olup olmadığını, ihlal iddiaları yönünden makul bir başarı şansı sunma ve yeterli giderim sağlama niteliğini haiz olup olmadığını değerlendirir. Somut olayda 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 29. maddesi ile 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 286. maddesine eklenen (3) numaralı fıkra kapsamındaki suçlarla ilgili olarak daha önce bölge adliye mahkemeleri ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar bakımından sonradan temyiz kanun yolu açılmış olup açılan temyiz kanun yolunun ulaşılabilir olmadığı ve ihlal iddialarıyla ilgili başarı şansı sunma ve yeterli giderim sağlama kapasitesinin bulunmadığı söylenemez. Sonradan açılan bu yol, usul hukukundaki temyiz kanun yolunun başvuru süresi ve belli sınırda kalan cezalar açısından genişletilmiş şekli olup anılan başvuru yolu tüketilmeden yapılan başvurunun incelenmesinin bireysel başvurunun ikincil niteliği ile bağdaşmayacağı açıktır (Mehmet Ayçilek, B. No: 2018/14603, 10/12/2019, §§ 29-31).
17. Açıklanan gerekçelerle başvurunun başvuru yollarının tüketilmemiş olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 2/3/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.