logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(İsmail Aslan [2.B.], B. No: 2018/22326, 16/3/2022, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

İSMAİL ASLAN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2018/22326)

 

Karar Tarihi: 16/3/2022

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Kadir ÖZKAYA

Üyeler

:

Engin YILDIRIM

 

 

M. Emin KUZ

 

 

Basri BAĞCI

 

 

Kenan YAŞAR

Raportör

:

Ferhat YILDIZ

Başvurucu

:

İsmail ASLAN

Vekili

:

Av. Yıldız İMREK

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, ülkeye kabul edilmeme işlemine karşı açılan davanın reddedilmesi nedeniyle seyahat hürriyetinin ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 12/7/2018 tarihinde yapılmıştır.

3. Komisyon başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.

4. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık görüşünü bildirmiştir.

5. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanda bulunmuştur.

III. OLAY VE OLGULAR

6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:

7. Almanya'da ikamet eden ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkmakla ilgili mevzuat kapsamında mavi kart sahibi olduğunu beyan eden başvurucu, 31/5/2017 tarihinde yurda giriş yapmak isterken kamu düzeni ve güvenliği açısından sakıncalı görülenler kapsamında olduğu değerlendirilerek ülkesine geri gönderilmiştir.

8. Başvurucu, ülkeye kabul edilmemesine ilişkin İstanbul Valiliğinin anılan işlemine karşı İstanbul 1. İdare Mahkemesinde (Mahkeme) iptal davası açmıştır.Mahkeme 30/1/2018 tarihinde davanın reddine karar vermiştir. Kararın gerekçesinde; idare tarafından yapılan profil çalışması neticesinde, Irak ve Suriye bölgesinde devam eden olaylara katılabileceği değerlendirilen başvurucunun yurda girişinin kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından sakıncalı görüldüğü ifadelerine yer verilmiştir. Sonuç olarak devletin hükümranlık yetkisi kapsamında tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı vurgulanmıştır. Anılan karar istinaf denetiminden geçerek 16/5/2018 tarihinde kesinleşmiştir.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

9. Anayasa Mahkemesinin 16/3/2022 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Seyahat Hürriyetinin İhlal Edildiğine İlişkin İddia

1. Başvurucunun İddiaları ve Bakanlık Görüşü

10. Başvurucu; Almanya'da ikamet ettiğini, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkmakla ilgili mevzuat kapsamında mavi kart sahibi olduğunu ve bu nedenle yurda giriş çıkış yapma ve yurtta ikamet etme hakkı bulunduğunu, buna rağmen ülkeye giriş yapmasının engellendiğini ve Almanya'ya geri gönderildiğini ileri sürmüştür. Yurda girişine izin verilmemesine yönelik işlemin hukuka aykırı olduğunu, kamu düzeni ve kamu güvenliği açısından sakıncalı sayılmasını gerektirir hiçbir neden bulunmadığını vurgulayarak seyahat hürriyetinin ihlal edildiğini iddia etmiştir.

11. Bakanlık görüşünde, başvurucunun otuz günlük bireysel başvuru süresi geçtikten sonra başvuruda bulunduğu, bu nedenle ilk olarak başvurunun süresinde yapılıp yapılmadığının incelenmesi gerektiği vurgulanmıştır. İkinci olarak ise başvurucunun başvuru formu ve eklerinde ne şekilde hangi hakkının ihlal edildiğine dair ayrıntılı açıklamalarda bulunmadığı, Türkiye'de aile bireylerinin mevcut olup olmadığına ilişkin bilgi veya belge sunmadığı belirtilmiş ve başvurunun bu yönden kabul edilebilir olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Başvurucunun seyahat hürriyetinin ihlal edildiği iddiasının da konu bakımından bireysel başvurunun kapsamına girip girmediğinin değerlendirilmesi gerektiği ve bireysel başvuru formu ve eklerinden başvurucu vekilinin vekâletnamesini sunmadığının anlaşıldığı belirtilmiştir.

12. Başvurucu vekili, Bakanlık görüşüne karşı beyanında; bireysel başvurunun 12/7/2018 tarihinde süresinde yapıldığını, başvurucunun hayatta olan 12 kardeşinin birisi dışında Türkiye'de yaşadığını, kardeşlerinden birinin 26/7/2018 tarihinde vefat ettiğini, yasak nedeniyle cenazeye gelemediğini, yurt dışı çalışması sona erdiğinde yılın belli zamanlarında Türkiye'de vakit geçirmek istediğini belirtmiştir. Eşi adına Türkiye'den daire aldıklarını, emeklilik işlemlerine başladığını, senelik izinlerini Türkiye'de geçirdiğini, seyahat hürriyetinin ihlal edildiği iddiasının da incelenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

2. Değerlendirme

13. Bireysel başvuru kapsamında olmayan bazı hakların ortak koruma alanı içinde yer alan temel haklarla esaslı şekilde ilişkili olması durumunda ilgili haklarla bağlantı kurularak inceleme yapılması mümkündür (ifade özgürlüğü bağlamında bkz. Özgür Sevgi Göral, B. No: 2014/12112, 4/10/2017). Bu şekildeki inceleme, başlı başına seyahat hürriyeti kapsamında değil bireysel başvurunun konusunu oluşturan bir temel hakkın ihlal edilip edilmediği yönünden yapılacaktır. Bu bağlamda özellikle kişinin gitmek istediği ülke ile güçlü kişisel, ailevi, ekonomik ve mesleki bağlarının olduğu durumlarda yurt dışına çıkışını engelleyen tedbirlere ilişkin bireysel başvuruların özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı kapsamında değerlendirilmesi mümkündür. Ancak bu şekilde inceleme yapılabilmesi için bireysel başvuru formunda başvurucuların şikâyet edilen tedbirin özel ve aile hayatları üzerindeki olumsuz sonuçlarını somut verilere dayalı olarak uygun şekilde ortaya koymaları gerekmektedir.

14. Başvuruya konu olayda ise başvurucu bireysel başvuru formunda ülkeye girememesinin özel ve aile hayatı üzerindeki olumsuz etkilerini somut verilere dayanarak ortaya koyamamış, ülkede güçlü ailevi bağlarının bulunduğuna dair bilgi veya belge sunmamıştır. Bu durumda başvurucunun anılan şikayeti seyahat hürriyeti kapsamında incelenmiştir.

15. Anayasa'nın 148. maddesinin üçüncü fıkrası ile 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 45. maddesinin (2) numaralı fıkrası hükümlerine göre Anayasa Mahkemesine yapılan bir bireysel başvurunun esasının incelenebilmesi için kamu gücü tarafından müdahale edildiği iddia edilen hakkın Anayasa’da güvence altına alınmış olmasının yanı sıra Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (Sözleşme) ve Türkiye’nin taraf olduğu ek protokollerinin kapsamına da girmesi gerekir. Bir başka ifadeyle Anayasa ve Sözleşme’nin ortak koruma alanı dışında kalan bir hak ihlali iddiasını içeren başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi mümkün değildir (Onurhan Solmaz, § 18).

16. Anayasa’nın 23. maddesinde yer alan yerleşme ve seyahat hürriyeti, Sözleşme ile Sözleşme’ye ek 1 No.lu Protokol’de tanınmış bulunan haklardan ve özgürlüklerden başka haklar ve özgürlükler tanıyan 4 No.lu Protokol’ün 2. maddesinde ve "Serbest dolaşım özgürlüğü" kenar başlığı altında düzenlenmiştir.

17. Sözleşme’ye ek 4 No.lu Protokol’e ülkemiz taraf değildir. Bu nedenle anılan Protokol kapsamında kalan ve Anayasa’nın 23. maddesinde yer alan seyahat özgürlüğüne yönelik şikâyetle ilgili olarak bireysel başvuruda bulunulamaz (Sebahat Tuncel, B. No: 2012/1051, 20/2/2014, § 53).

18. Açıklanan gerekçelerle yerleşme ve seyahat özgürlüğünün ihlali iddiasına ilişkin başvurunun bu kısmının diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin konu bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

B. Adil Yargılanma Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin iddia

1. Başvurucunun İddiaları ve Bakanlık Görüşü

19. Başvurucu anılan işleme karşı açtığı iptal davasının deliller toplanmadan reddedildiğini, idarenin soyut cevabıyla yetinildiğini, istinaf mahkemesi kararının gerekçesiz olduğunu ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir.

20. Bakanlık görüşünde, başvurucunun şikâyetinin bir sonuç şikâyeti olduğunun, bu kapsamda derece mahkemesi kararlarının ilgili ve yeterli gerekçeler içerdiğinin düşünüldüğü, sonuç olarak başvurucunun aile hayatına yapıldığını iddia ettiği müdahalenin demokratik toplumun gerekliliklerine uygun ve orantılı olup olmadığına dair yapılacak değerlendirmede belirtilen hususların dikkate alınması gerektiği ifadelerine yer verilmiştir.

21. Başvurucu vekili, Bakanlık görüşüne karşı beyanında bireysel başvuruyu süresinde yaptığını, itiraz ve yargı yoluna başvurma hakkı kullandırılmadan geri gönderildiğini, derece mahkemeleri tarafından yeterli araştırma yapılmadığını ileri sürmüştür.

2. Değerlendirme

22. Anayasa’nın 148. maddesinin üçüncü fıkrası ile 6216 sayılı Kanun’un 45. maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre bireysel başvurunun incelenebilmesi için kamu gücü tarafından ihlal edildiği iddia edilen hakkın Anayasa’da güvence altına alınmış olmasının yanı sıra Sözleşme ve Türkiye’nin taraf olduğu Sözleşme'ye ek protokoller kapsamına da girmesi gerekir. Anayasa ve Sözleşme’nin ortak koruma alanı dışında kalan hak ihlali iddiasını içeren başvurular bireysel başvurunun kapsamında değildir (Onurhan Solmaz, B. No: 2012/1049, 26/3/2013, § 18).

23. Sınır dışı edilme kararlarına ilişkin uyuşmazlığı konu alan yargılama süreci, bireysel başvurunun yapıldığı tarih itibarıyla Sözleşme’nin 6. maddesinin koruma alanı dışında yer almaktadır. Bu çerçevede başvurucunun sınır dışı edilmesine dair işleme karşı açtığı dava sürecinde adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın konusunun Anayasa ve Sözleşme’nin ortak koruma alanı dışında olduğunun kabul edilmesi gerekir (Z.M. ve I.M., B. No: 2015/2037, 6/1/2016, § 63).

24. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin konu bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Seyahat hürriyetinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın konu bakımından yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın konu bakımından yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

C. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA,

D. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına ve bir örneğinin bilgi için İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne GÖNDERİLMESİNE 16/3/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(İsmail Aslan [2.B.], B. No: 2018/22326, 16/3/2022, § …)
   
Başvuru Adı İSMAİL ASLAN
Başvuru No 2018/22326
Başvuru Tarihi 12/7/2018
Karar Tarihi 16/3/2022

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, ülkeye kabul edilmeme işlemine karşı açılan davanın reddedilmesi nedeniyle seyahat hürriyetinin ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Medeni Hak ve Yükümlülükler) Kanun yolu şikâyeti (idare) Konu Bakımından Yetkisizlik
Kapsam dışı haklar Kapsam dışı (hak) Konu Bakımından Yetkisizlik
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi