logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Dehman Göçer [1.B.], B. No: 2019/9727, 22/11/2022, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

DEHMAN GÖÇER BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2019/9727)

 

Karar Tarihi: 22/11/2022

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Muammer TOPAL

 

 

Recai AKYEL

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

Muhterem İNCE

Raportör

:

Fatma Burcu NACAR YÜCE

Başvurucu

:

Dehman GÖÇER

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, infaz hâkimliğine yapılan şikâyette başvurucunun duruşmada hazır edilmeksizin ses ve görüntü aktarımı suretiyle duruşmanın yapılması nedeniyle duruşmada hazır bulunma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 24/7/2018 tarihinde yapılmıştır.

3. Komisyonca başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne ve duruşmada hazır bulunma hakkı dışındaki şikâyetlerin kabul edilemez olduğuna karar verilmiştir.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık görüşünü bildirmiştir.

7. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.

III. OLAY VE OLGULAR

8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:

A. Bireysel Başvuruya İlişkin Süreç

9. 1993 doğumlu olan başvurucu, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan olay tarihinde Kırıkkale F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (İnfaz Kurumu) tutuklu olarak bulunmaktadır.

10. Olayların geçtiği tarihte başvurucu, İnfaz Kurumunun A Blok 1 numaralı odasında kalmaktadır. Başvurucunun 11/3/2018 tarihinde, oda arkadaşı M.U. ile birlikte İnfaz Kurumunda kaldıkları odada bulunan yatakları ve battaniyeleri yaktığı iddiasıyla başvurucu hakkında İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığı (Disiplin Kurulu) tarafından disiplin soruşturması başlatılmıştır. Yapılan disiplin soruşturması neticesinde Disiplin Kurulu 16/3/2018 tarihinde, başvurucunun 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Kanun'un 44. maddesinin 3. fıkrasının (c) bendinde yer alan "Kuruma ağır zarar vermek" kenar başlıklı hüküm uyarınca 20 gün hücreye koyma disiplin cezasıyla cezalandırılmasına karar vermiştir.

11. Başvurucu, anılan karara karşı Kırıkkale İnfaz Hâkimliğine (Hâkimlik) şikâyet başvurusunda bulunmuştur. Hâkimlik tarafından yazılan 23/5/2018 tarihli müzekkereyle; şikâyetin duruşmalı olarak inceleneceği, başvurucunun duruşma tarihi olan 6/6/2018 günü saat 10.25'te Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) odasında hazır bulundurularak Disiplin Kurulu kararıyla ilgili savunmasını vekâletnamesini ibraz etmek suretiyle avukatıyla birlikte veya avukatı aracılığıyla yapabileceği başvurucuya bildirilmiştir.

12. Başvuru dosyasında anılan müzekkerenin İnfaz Kurumu idaresince başvurucuya tebliğ edildiğine dair herhangi bir bilgi veya belgeye rastlanmamıştır.

13. 6/6/2018 tarihli duruşmada SEGBİS odasında hazır bulundurulan başvurucu; SEGBİS koşullarında kendisini tam olarak ifade edemediğini, bu sebeple yüz yüze savunma yapmak istediğini beyan etmiştir. Hâkimlik, Anayasa Mahkemesinin 20/1/2017 tarihli ve 2016/12905 numaralı başvuruya ilişkin kararında SEGBİS yoluyla alınan beyanların yüz yüzelik ilkesini sağladığı yönündeki değerlendirmesini okuyarak başvurucunun talebini reddetmiştir.

14. Hâkimlikçe başvurucunun itiraz dilekçesi okunmuş; başvurucu, dilekçesini aynen tekrar ettiğini ve disiplin cezasının kaldırılmasını istediğini ifade etmiştir.

15. Hâkimliğin 6/6/2018 tarihli kararı ile başvurucunun Disiplin Kurulu kararına yaptığı itiraz reddedilmiştir. Hâkimlik, başvurucuya uygulanan disiplin cezasının hukuka uygun olduğu sonucuna ulaşmıştır.

16. Başvurucu 21/6/2018 tarihli dilekçesi ile duruşma salonunda bizzat hazır bulunarak ifade vermek istediği hâlde SEGBİS ile duruşmaya katılmaya zorlandığını, duruşma salonunda savunma yapma hakkının kullandırılmadığını belirterek karara itiraz etmiştir.

17. Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/7/2018 tarihli kararıyla başvurucuya uygulanan disiplin cezalarının hukuka uygun olduğu ifade edilerek başvurucunun itirazı reddedilmiştir.

18. Nihai karar 18/7/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Başvurucu 24/7/2018 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

B. Bireysel Başvuruda Bulunduktan Sonraki Süreç

19. Bakanlıktan gelen 31/5/2021 tarihli yazıda; başvurucunun 10/10/2018 tarihinde İnfaz Kurumundan tahliye edildiği, dolayısıyla Disiplin Kurulunun 16/3/2018 tarihli ve 2018/192 sayılı kararıyla verilen 20 gün hücreye koyma disiplin cezasını infaz etmediği bildirilmiştir. Başvurucu 22/10/2021 tarihinde Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna tutuklu olarak girmiştir, hâlen burada tutuklu olarak bulunmaktadır. Kırıkkale İnfaz Kurumu ve Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan gelen yazı cevaplarında da disiplin cezasının infaz edilmediği belirtilmiştir.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

20. Anayasa Mahkemesinin 22/11/2022 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları ve Bakanlık Görüşü

21. Başvurucu, yargılama sürecinin başından itibaren bizzat katılma yönünde talepte bulunmasına rağmen duruşmalarda hazır edilmediğini ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

22. Bakanlık görüşünde; SEGBİS ile ifadesi alınan başvurucunun duruşma salonundakileri görebilme ve söylenenleri duyabilme imkânının olduğu, yargılama makamının ve duruşmada hazır bulunan diğer kişilerin de aynı şekilde ifade alma, beyanda bulunma ve soru yöneltme gibi yargısal işlemleri karşılıklı olarak gerçekleştirebilme imkânına sahip oldukları, başka bir ifadeyle SEGBİS'in içerdiği bu özellikler sayesinde yargılamanın unsurlarından biri olan yüz yüzelik ilkesinin gerçekleştiği belirtilmiştir.

B. Değerlendirme

23. Anayasa Mahkemesi 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un “Bireysel başvuru hakkına sahip olanlar” kenar başlıklı 46. maddesine ilişkin değerlendirmesinde bir kişinin Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunabilmesi için iki temel ön koşul bulunduğunu, bu kapsamda ilkinin başvuruya konu edilen ve ihlale yol açtığı ileri sürülen kamu gücü eylem veya işleminden ya da ihmalinden dolayı başvurucunun güncel bir hakkının ihlal edilmesi ve bunun sonucunda kendisinin mağdur olduğunu ileri sürmesi, ikincisinin ise bu ihlalden dolayı kişisel olarak ve doğrudan etkilenmesi olduğunu ifade etmiştir. Ayrıca 6216 sayılı Kanun'un 45. maddesi çerçevesinde bir hakkı doğrudan etkilenmeyen kişi mağdur statüsü kazanamaz (bazı farklılıklarla birlikte bkz. Onur Doğanay, B. No: 2013/1977, 9/1/2014, §§ 42, 43).

24. Diğer taraftan bireysel başvuruda mağdur kavramı, davada menfaat veya dava ehliyeti kuralları gibi kurallardan bağımsız bir şekilde yorumlanır. Ayrıca mağdur kavramı, günümüzde toplumun koşulları ışığında değişime tabi olup bu kavram aşırı biçimcilikten uzak bir şekilde yorumlanmalı ve uygulanmalıdır (Onur Doğanay, § 44).

25. Öte yandan bir başvurunun kabul edilebilmesi için başvurucunun sadece mağdur olduğunu ileri sürmesi yeterli olmayıp ihlalden doğrudan etkilendiğini yani mağdur olduğunu göstermesi veya mağdur olduğu konusunda Anayasa Mahkemesini ikna etmesi gerekir. Bu itibarla mağdur olduğu zannı veya şüphesi de mağdurluk statüsünün varlığı için yeterli değildir (Onur Doğanay, § 45; Ayşe Hülya Potur, B. No: 2013/8479, 6/2/2014, § 24).

26. Bireysel başvuru yolunu işletebilecekler esas itibarıyla doğrudan mağdur sıfatını taşıyan kişiler olmakla birlikte somut olayın koşullarına ve ihlal edilen hakkın niteliğine göre mağdur ile arasında doğrudan kişisel ve özel bir bağ bulunan, dolayısıyla da Anayasa'nın ihlalinden olumsuz olarak etkilenmiş veya ihlalin sona ermesinden meşru ve kişisel bir menfaati bulunan kimseler de dolaylı mağdur sıfatıyla bireysel başvuruda bulunabileceklerdir (Engin Gök ve diğerleri, B. No: 2013/3955, 14/4/2016, § 53).

27. Somut olayda başvurucu 6/6/2018 tarihli İnfaz Hâkimliği kararı ile bu karara yönelik yaptığı itirazın reddedilmesini esas almak suretiyle 24/7/2018 tarihli dilekçesiyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştur. Başvurucunun bireysel başvuru tarihinden sonra 10/10/2018 tarihinde anılan İnfaz Kurumdan tahliye edildiği, 16/3/2018 tarihli ve 2018/192 sayılı Disiplin Kurulu kararıyla hakkında verilen 20 gün hücreye koyma disiplin cezasını infaz etmediği anlaşılmıştır.

28. Başvurunun ihlal iddialarının temelinde hakkında verilen 20 günlük hücre hapsi cezası olduğu açıktır. Başvurucu, adil yargılama hakkı kapsamındaki şikâyetlerini İnfaz Hâkimliğinin anılan kararı çerçevesinde dile getirmektedir. Yukarıda bahsedildiği gibi ihlal iddialarına konu 20 günlük hücre hapsi disiplin cezasının başvurucunun tahliye edilmesi nedeniyle bu süreçte infaz edilmediği anlaşılmıştır. Başvurucunun ihlal iddiasına konu disiplin cezasının infaz kabiliyetinin ortadan kalkması nedeniyle mağdur sıfatının sona erdiği anlaşılmıştır.

29. Açıklanan gerekçelerle başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin kişi bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun kişi yönünden yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 22/11/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Dehman Göçer [1.B.], B. No: 2019/9727, 22/11/2022, § …)
   
Başvuru Adı DEHMAN GÖÇER
Başvuru No 2019/9727
Başvuru Tarihi 24/7/2018
Karar Tarihi 22/11/2022

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, infaz hâkimliğine yapılan şikâyette başvurucunun duruşmada hazır edilmeksizin ses ve görüntü aktarımı suretiyle duruşmanın yapılması nedeniyle duruşmada hazır bulunma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Suç İsnadı) Sözlü yargılanma hakkı (aleni yargılanma, duruşmada hazır bulunma vs.) Kişi Bakımından Yetkisizlik
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi