TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
ESLEM HİFA KARAKOYUN BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2021/17210)
Karar Tarihi: 13/4/2023
Başkan
:
Kadir ÖZKAYA
Üyeler
Engin YILDIRIM
M. Emin KUZ
Basri BAĞCI
Kenan YAŞAR
Raportör
Mustafa Eyyub DEMİRBAŞ
Başvurucu
Eslem Hifa KARAKOYUN
Temsilcisi (Veli)
Hamdusena KAYMAZ
Vekili
Av. Şaban DALĞIN
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru, adli yardım talebinin reddedilmesi nedeniyle mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir. Başvurucu, nihai hükmü 1/3/2021 tarihinde öğrendikten sonra 26/3/2021 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur. Başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
2. Başvurucu, bireysel başvuru harç ve masraflarını karşılama imkânının bulunmadığını belirterek adli yardım talebinde bulunmuştur. Adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.
3. Anayasa Mahkemesi, Tacettin Ceylan ([GK] (B. No: 2017/39062, 10/11/2021) kararında adli yardım talebinin reddi nedeniyle başvurucunun başta mahkemeye erişim hakkı olmak üzere temel haklarına yapılan müdahaleye karşı bireysel başvuruda bulunamamasının yargılamanın bütününü adil olmaktan çıkarıp çıkarmadığı veya müdahalenin sonuçlarının ağırlaşmasına yol açıp açmadığı hususunu incelemiş ve devam eden yargılamada yargılama safahatında verilen adli yardım talebinin reddine ilişkin ara kararın kesinleşmesinin ardından salt bu karara yönelik başvuru yapılabileceği sonucuna varmıştır. (Tacettin Ceylan [GK], §§ 41-43)
4. Anayasa Mahkemesi, mahkemeye erişim hakkı yönünden Famiye Beğim ve Mehmet Tahir Beğim (B. No: 2017/21882, 10/2/2021) kararında inceleme yapmış ve uygulanacak ilkeleri belirlemiştir. Anılan kararda; yargılamada bir avukatla temsil edilmiş olmanın adli yardım talebinin reddi için tek başına yeterli bir gerekçe olamayacağı, bu kategorik yaklaşımın ilgililerin gerçek mali durumlarının hesaba katılmasını önlediği tespit edildikten sonra mahkemeye erişim hakkına yapılan müdahalenin gereklilik kriterini taşıdığının mahkemece gösterilemediği sonucuna ulaşılmıştır. Somut başvuruda, anılan kararda açıklanan ilkelerden ve ulaşılan sonuçtan ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır. Bu doğrultuda başvurucunun Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
III. GİDERİM
5. Başvurucu, ihlalin tespiti ile 10.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazimat talebinde bulunmuştur. Başvuruda tespit edilen ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Zira yargılama, başvurucu lehine sonuçlanmış ve yargılama giderleri de karşı tarafa yükletilmiştir. İhlalin tespiti yeterli giderim sağlayacağından tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekir.
IV. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,
B. Mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
C. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkemeye erişim hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
D. Başvurucunun tazminat talebinin REDDİNE,
E. 9.900 TL vekâlet ücretinden ibaret yargılama giderinin başvurucuya ÖDENMESİNE,
F. Ödemenin kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
G. Kararın bir örneğinin bilgi için Diyarbakır 2. Aile Mahkemesine (E.2021/75) GÖNDERİLMESİNE,
İ. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 13/4/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.