TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
HAMİLİ YILDIRIM BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2021/2295)
Karar Tarihi: 20/11/2024
Başkan
:
Basri BAĞCI
Üyeler
Engin YILDIRIM
Rıdvan GÜLEÇ
Kenan YAŞAR
Ömer ÇINAR
Raportör
Erdem Ender ÇINAR
Başvurucu
Hamili YILDIRIM
Vekili
Av. Raziye ÖZTÜRK
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru, telefon görüşmelerinin altı ay süreyle yaptırılmamasına karar verilmesi nedeniyle haberleşme hürriyetinin ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Başvurucu, devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya çalışmak suçundan hükümlü olarak İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (İnfaz Kurumu) bulunmaktadır.
3. 7/9/2020 tarihli İnfaz Kurumu kararı ile başvurucunun, tehlikeli hükümlü olduğu ve İnfaz Kurumunda bulunan Abdullah Öcalan ile bir araya geldiklerinde Abdullah Öcalan'ın örgütsel talimatlarını iletme hususunda talimatlarına maruz kaldığı gerekçesiyle altı ay süreyle telefon görüşmesi yaptırılmamasına karar verilmiştir. Başvurucu, salgın hastalık nedeniyle telefonla görüşme hakkının kullandırılması talebiyle 9/12/2020 tarihinde Bursa 1. İnfaz Hâkimliğine (İnfaz Hâkimliği) başvurmuştur. İnfaz Hâkimliği 11/12/2020 tarihli kararı ile İnfaz Kurumunun 7/9/2020 tarihli kararına karşı yasal süresi içinde itirazda bulunulmadığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar vermiştir.
4. Başvurucu, İnfaz Hâkimliğinin kararına karşı 21/12/2020 tarihinde Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesine (Ağır Ceza Mahkemesi) itirazda bulunmuştur. Ağır Ceza Mahkemesi kararın usule ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle 21/12/2020 tarihinde itirazı reddetmiştir.
5. Başvurucu, nihai hükmü öğrendikten sonra 21/1/2021 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
II. DEĞERLENDİRME
6. Başvurucu; salgın hastalık hâlinde telefonla görüşme hakkından faydalandırılmasının yasal zorunluluk olduğunu, telefonla görüştürülmemesinin ölçülü olmadığını, telefon görüşmesi hakkının kullandırılmaması nedeniyle haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Bakanlık 7/9/2020 tarihli karara karşı süresi içinde itiraz edilmemesi nedeniyle başvuru yollarının tüketilmediği görüşünü bildirmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı başvuru yollarının tüketilmediği iddiasının doğru olmadığını ve müdahalenin meşru amacının olmadığını ifade etmiştir.
7. Başvuru haberleşme hürriyeti kapsamında incelenmiştir.
8. Bireysel başvuru, iddia edilen hak ihlallerinin yargı mercilerince düzeltilmemesi hâlinde başvurulabilecek ikincil nitelikte bir kanun yoludur. Bireysel başvuru yolunun bu niteliği gereği Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunabilmek için öncelikle olağan kanun yollarının tüketilmesi zorunludur. Bu ilke uyarınca başvurucunun Anayasa Mahkemesi önüne getirdiği şikâyetini öncelikle ve süresinde yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak iletmesi, bu konuda sahip olduğu bilgi ve kanıtlarını zamanında bu makamlara sunması ve aynı zamanda bu süreçte dava ve başvurusunu takip etmek için gerekli özeni göstermiş olması gerekir (İsmail Buğra İşlek, B. No: 2013/1177, 26/3/2013, § 17). Somut olayda; İnfaz Kurumunun telefon görüşmelerinin altı ay süreyle yaptırılmamasına dair kararının başvurucuya 8/9/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu'nun 5. maddesinin 1. fıkrası gereğince on beş gün içinde yapılması gereken itiraz başvurusunun bu süre geçtikten sonra 9/12/2020 tarihinde yapıldığı belirtilerek İnfaz Hâkimliğinin yasal süre içinde itiraz edilmediği gerekçesiyle ret kararı verdiği görülmüştür. Bu durumda başvurucunun şikâyetini süresinde yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak iletmediği anlaşıldığından, başvurunun başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna kararı verilmesi gerekir.
III. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun, başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 20/11/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.