logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Ayhan Dağ ve Ayşe Dağ, B. No: 2021/4390, 20/11/2024, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

AYHAN DAĞ VE AYŞE DAĞ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2021/4390)

 

Karar Tarihi: 20/11/2024

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

 

Başkan

:

Basri BAĞCI

Üyeler

:

Engin YILDIRIM

 

 

Rıdvan GÜLEÇ

 

 

Kenan YAŞAR

 

 

Ömer ÇINAR

Raportör

:

Mustafa Erdem ATLIHAN

Başvurucular

:

1. Ayhan DAĞ

 

 

2. Ayşe DAĞ

Vekili

:

Av. Vedat ÖRNEK

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, işkence suçundan yapılan yargılamada beraat kararı verilmesi nedeniyle kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. 2009 yılında Kayseri ilinde yapılan bir soruşturmanın şüphelilerinden olan başvurucuların oğlu olan Astsubay İ.D.nin İlçe Jandarma Komutanlığı nezarethanesinde uzun süre uykusuz ve aç bırakılıp işkence yapıldığı iddiasıyla yürütülen yargılama sonunda Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi (Mahkeme) 17/4/2012 tarihinde sanıklar A.Z.Ü ve G.D.nin süreli hapis cezası ile cezalandırılmasına karar vermiştir.

3. A.Z.Ü. Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunarak yargılama sürecinde adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir. 2013/1966 numaralı bireysel başvuru dosyasında 25/3/2015 tarihinde A.Z.Ü.nün adil yargılanma hakkının silahların eşitliği ilkesi ve savunma tanıklarının davet edilmelerinin ve dinlenmelerinin sağlanması hakkı bakımından ihlal edildiğine, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapmak üzere kararın bir örneğinin mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir. Mahkemenin 2016/365 Esas sayılı dosyası üzerinden yeniden yapılan yargılamada bu kez A.Z.Ü.nün beraatine karar verilmiştir. Beraat kararı Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Başvurucular, yakınları İ.D.ye karşı işkence suçunu işleyen A.Z.Ü. hakkında beraat kararı verilmesi nedeniyle kötü muamele yasağı ile birlikte adil yargılanma hakkı ve eşitlik ilkesinin ihlal edildiğini iddia ederek bireysel başvuruda (B. No: 2019/26125) bulunmuştur. Komisyon; başka kabul edilebilirlik koşulları yönünden inceleme yapmaksızın "Mahkemenin atılı suçun işlendiğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğine ve suçun işlendiğinin sabit olmadığına dair tespitinin dosyada yer alan bilgi ve belgelerle uyumsuz olduğunu gösteren bir hususun bulunmadığı" gerekçesi ile başvuruyu açıkça dayanaktan yoksun bulmuştur.

4. G.D. ise esas hakkında beyanlarını sunmak için yeterli süre verilmemesi nedeniyle savunma hakkının kısıtlandığını iddia ederek Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda (B. No: 2013/2642) bulunmuştur. Bu başvuru 17/9/2014 tarihinde Birinci Bölüm tarafından kabul edilemez bulunmuştur.

5. G.D.nin 2014 yılında bir kez, 2017 yılında ise iki kez ileri sürdüğü yargılamanın yenilenmesi talepleri reddedilmiştir.

6. Başvurucuların miras bırakanı İ.D. 22/2/2017 tarihinde vefat etmiştir. Başvuru formunda miras bırakan İ.D.nin ölümü ile 2009 yılında uğradığı iddia edilen kötü muamele arasında bir bağ olduğu ileri sürülmemiştir.

7. G.D.nin 8/7/2019 tarihinde yaptığı yeniden yargılama talebi Mahkemece kabul edilmiş, yeniden yapılan yargılama sonunda G.D.nin işkence yapma suçundan beraatine karar verilmiştir. Karar Yargıtayca 11/11/2020 tarihinde onanarak kesinleşmiştir.

8. Başvurucular, nihai kararı 4/1/2021 tarihinde öğrendikten sonra 27/1/2021 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuşlardır.

II. DEĞERLENDİRME

9. Başvurucular, miras bırakan İ.D.ye karşı işkence suçunu işleyen G.D. hakkında beraat kararı verilmesi nedeniyle kötü muamele yasağı, adil yargılanma hakkı ve eşitlik ilkesinin ihlal edildiğini iddia etmiştir. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde özetle Mahkemece yapılan yargılama faaliyeti sonucu karar verildiği ve başvurucuların usuli garantilerden yararlandığı, itiraz ve temyiz haklarını kullandığı bildirilmiştir. Başvurucular, Bakanlık görüşüne karşı başvuru formundaki iddiaları yinelemişlerdir.

10. Başvuru, Anayasa’nın 17. maddesinin üçüncü fıkrasında güvence altına alınan kötü muamele yasağı kapsamında incelenmiştir.

11. Anayasa Mahkemesine göre bireysel başvuru yolunu işletebilecekler esas itibarıyla ihlale yol açtığı ileri sürülen kamu gücü eylem veya işleminden ya da ihmalinden dolayı güncel bir kişisel hakkı doğrudan etkilenen kişiler (doğrudan mağdur) olmakla birlikte somut olayın koşullarına ve ihlal edilen hakkın niteliğine göre doğrudan mağdur ile arasında kişisel ve özel bir bağ bulunan, dolayısıyla da Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ihlalinden olumsuz olarak etkilenmiş veya ihlalin sona ermesinde meşru ve kişisel bir menfaati bulunan kimseler de dolaylı mağdur sıfatıyla bireysel başvuruda bulunabilir (Engin Gök ve diğerleri, B. No: 2013/3955, 14/4/2016, § 47). Nitekim yaşam hakkının doğal niteliği gereği, yaşamını kaybeden kişiler açısından bu hakka yönelik başvurunun ancak yaşanan ölüm olayı nedeniyle mağdur olan ölen kişilerin yakınları tarafından yapılabileceği gerekçesiyle bugüne kadar ölenlerin ebeveynleri, çocukları, eşleri veya kardeşleri gibi yakınları tarafından yaşam hakkının ihlal edildiği iddiasıyla yapılan birçok başvuru incelenmiştir (ebeveyn için bkz. Mehmet Çetinkaya ve Maide Çetinkaya, B. No: 2013/1280, 28/5/2014, § 37; kardeş için bkz. S.K., B. No: 2014/10839, 25/2/2015, § 23; eş için bkz. Ayser Demiralp, B. No: 2013/2849, 7/1/2016).

12. Anayasa Mahkemesi genel olarak ölüm olayıyla yakından bağlantılı olması (örneğin ölümün kötü muamele sonucu meydana gelmesi) koşuluyla başvurucuların ölen yakınları adına kötü muamele yasağının ihlal edildiği yönünde başvuru yapabilmelerine izin vermektedir (Muazzez Babak ve Naif Babak, B. No: 2017/35564, 9/6/2021, § 109;Batuhan Gökçe ve diğerleri, B. No: 2018/36427, 6/10/2021, § 90; ayrıntılı bilgi için ayrıca bkz. Batuhan Gökçe ve diğerleri, §§ 86-89).

13. Somut olayın şartlarının da inceleme konusu yönünden anılan kararlardaki ilkelerden farklı olmadığı değerlendirilmiştir. Nitekim yukarıda da yer verildiği üzere başvurucuların miras bırakanı İ.D. bireysel başvuru tarihinden önce 22/2/2017 tarihinde vefat etmiştir. Başvuru formunda ise miras bırakan İ.D.nin ölümü ile 2009 yılında uğradığı iddia edilen kötü muamele arasında bir bağ bulunduğu ileri sürülmediği gibi somut bir veri de sunulmamıştır. Başvuruya konu edilen ceza kovuşturmasındaki hiçbir unsur da böyle bir bağlantının varlığına işaret etmemektedir. Açıklanan gerekçelerle somut başvuruda Batuhan Gökçe ve diğerleri kararındaki kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı ile kötü muamele yasağının ihlal edildiğine ilişkin olarak yapılan değerlendirmeden ve varılan sonuçtan ayrılmayı gerektirecek bir durum olmadığı ve başvurucuların mağdur sıfatları bulunmadığından başvurunun kişi bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmiştir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Kötü muamele yasağının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kişi bakımından yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucular üzerinde BIRAKILMASINA 20/11/2024tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Ayhan Dağ ve Ayşe Dağ, B. No: 2021/4390, 20/11/2024, § …)
   
Başvuru Adı AYHAN DAĞ VE AYŞE DAĞ
Başvuru No 2021/4390
Başvuru Tarihi 27/1/2021
Karar Tarihi 20/11/2024

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, işkence suçundan yapılan yargılamada beraat kararı verilmesi nedeniyle kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Kötü muamele yasağı Diğer kötü muamele iddiaları Kişi Bakımından Yetkisizlik
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi