logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Mutlu Dilek [1.B.], B. No: 2021/52445, 21/11/2023, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

MUTLU DİLEK BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2021/52445)

 

Karar Tarihi: 21/11/2023

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Muammer TOPAL

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

İrfan FİDAN

 

 

Muhterem İNCE

Raportör

:

Ayşenur TUNCER

Başvurucu

:

Mutlu DİLEK

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, ceza infaz kurumunda bulunan başvurucunun kardeşinin cenaze törenine katılması ve taziyeleri kabul etmesi için izin verilmemesi nedeniyle özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Başvurucu, terör örgütüne üye olma suçundan Türkoğlu (Kahramanmaraş) 1 No.lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (Ceza İnfaz Kurumu) hükümözlü olarak bulunmaktadır. Başvurucu 21/9/2021 tarihinde kardeşinin vefatı nedeniyle cenaze törenine katılma ve taziyeleri kabul etme izin talebiyle Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığına (Başsavcılık) başvurmuştur. Başsavcılık 22/9/2021 tarihinde başvurucunun talebini, COVID-19 salgınının yayılma tehlikesinin bulunduğu, ceza infaz kurumlarının toplu olarak yaşanan yerler olması ve bulaşıcı hastalıklar açısından kapalı ortamların çok daha fazla risk oluşturması nedeniyle salgın hastalık ve can güvenliği yönünden sevk ve nakiller ile ziyaretler gibi konularda kurumda alınan geçici tedbirler kapsamında uygun görülmediğini ifade ederek reddetmiştir.

3. Başvurucu 27/9/2021 tarihinde karara itiraz etmiştir. Kahramanmaraş İnfaz Hâkimliği (İnfaz Hâkimliği) 6/10/2021 tarihinde itirazın kabulüne karar vermiştir. Mahkeme kararında mevzuat gereğince başvurucuya kardeşinin cenaze törenine katılması için izin verilebileceği, başvurucunun mazeret izninin bitimiyle ceza infaz kurumuna girişinden sonra alınan tedbirler kapsamında doğrudan bulunduğu koğuşa gönderilmeyeceği, karantina koğuşunda kalacağı ve dolayısıyla başvurucunun talebinin Ceza İnfaz Kurumu bakımından tehlike oluşturmayacağı belirtilmiştir.

4. Başsavcılık karara itiraz etmiş, itirazı inceleyen Kahramanmaraş 1. Ağır Ceza Mahkemesi 7/10/2021 tarihinde itirazın kabulüne ve İnfaz Hâkimliği kararının kaldırılmasına karar vermiştir. Mahkeme kararında COVID-19 salgınının henüz tam olarak bitmediği, hâlen yayılma tehlikesinin olduğu, ceza infaz kurumlarının toplu yaşanan yerler olduğu ve bulaşıcı hastalıklar açısından kapalı ortamların çok daha fazla risk oluşturduğu, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının (FETÖ/PDY) bir istihbarat örgütü olduğu ve etkin pişmanlıkta bulunan kişilere ulaşıp bu yöndeki ifadelerinden döndürmeye çalıştığı, bir kısım örgüt üyesinin hâlen kaçmaya çalıştığı dikkate alındığında başvurucunun kaçmasının da söz konusu olabileceği vurgulanmıştır. Başvurucunun cenaze törenine katılma ve taziye kabulünde bulunmasında güvenlik yönünden sakınca olup olmadığına ilişkin tutanağın başvurucunun kardeşleri ile mahalle muhtarı azası ile yapılan görüşme neticesi tanzim edildiği, güvenlik hususundaki araştırmanın etraflıca ve tarafsız kişilerden sorularak yapılmadığı belirtilmiştir. Başvurucunun can güvenliğinin tehlike için baz alındığı ancak başvurucunun işlemiş olduğu suç dikkate alındığında toplum için bir tehlike oluşturup oluşturmadığına dair somut tespitlerin yapılmadığı bu nedenle eksik araştırma ile karar verildiği ifade edilmiştir.

5. Başvurucu nihai hükmü 8/10/2021 tarihinde tebliğ ettikten sonra 19/10/2021 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

6. Komisyonca başvurucunun adli yardım talebi kabul edilmiş, kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

II. DEĞERLENDİRME

7. Başvurucu, haklı bir gerekçe olmadan cenaze törenine katılması ve taziyeleri kabul etmesi için izin verilmediğinden ailesine karşı son görevini yerine getiremediği ve ağır bir manevi üzüntü ve travmaya neden olduğundan özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının, masumiyet karinesinin ve eşitlik ilkesinin ihlal edildiğini iddia etmiştir. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde; inceleme yapılırken Anayasa ve ilgili mevzuat hükümleri, Anayasa Mahkemesi içtihadı ve somut olayın kendine özgü koşullarının da dikkate alınması gerektiği ifade edilmiştir. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanında ihlal iddialarını tekrar etmiştir.

8. Başvuru, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı kapsamında incelenmiştir.

9. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

10. Başvurucunun özel hayata ve aile hayatına saygı hakkına yönelik müdahalenin 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 94. maddesinin (1) ve (2) numaralı fıkralarında yer alan düzenlemeler gereğince kanuni temelinin bulunduğu ve infaz kurumunun güvenliğinin sağlanması şeklinde meşru amacının bulunduğu açıktır (Rasul Kocatürk [GK], B. No: 2016/8080, 26/12/2019, §§ 45-50).

11. Temel hak ve özgürlüklere yönelik bir müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun kabul edilebilmesi için zorunlu bir toplumsal ihtiyacı karşılaması ve orantılı olması gerekir (Ferhat Üstündağ, B. No: 2014/15428, 17/7/2018, § 45; Abuzer Uzun, B. No: 2016/61250, 13/6/2019, § 38).

12. Anayasa’nın 19. maddesi gereği hükümlü ve tutukluların özel hayata ve aile hayatına birtakım sınırlamaların getirilmiş olması, hukuka uygun olarak ceza infaz kurumunda tutulmanın kaçınılmaz ve doğal bir sonucudur. Bu bağlamda idarenin tutuklu ve hükümlülerin özel hayata ve aile hayatına müdahale konusunda takdir yetkisinin daha geniş olduğu gözetilmelidir. Burada mühim olan ceza infaz kurumunun güvenliğinin sağlanması amacı ile hükümlünün özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesi hakkı arasında adil bir dengenin sağlanmış olmasıdır (Rasul Kocatürk, § 56). Ayrıca Rasul Kocatürk kararında belirtildiği üzere yakını ölen hükümlünün izin talebinin, kamu makamlarınca süratle harekete geçilerek koşullar da dikkate alındığında mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırılması önem arz etmektedir. Ayrıca talebin karşılanmasında kamu makamlarının kendilerinden beklenen özeni göstermeleri gerekmektedir. Şayet talebin karşılanması imkân dâhilinde görülmezse bu duruma ilişkin zorunluluk hâllerinin ve güvenlik risklerinin, somut olgu ve olaylara dayalı olarak açıklanması gerekir (Rasul Kocatürk, §§ 61, 62).

13. Somut olayda başvurucunun kardeşinin cenaze törenine katılma ve taziye kabulü için izin talebi Başsavcılık tarafından COVID-19 salgını ve bu kapsamda alınan tedbirler gerekçe gösterilerek reddedilmiştir. İnfaz Hâkimliği tarafından verilen izni kaldıran Ağır Ceza Mahkemesi ise COVID-19 salgının henüz tam olarak bitmediğini ve FETÖ/PDY'nin etkin pişmanlıkta bulunan kişilere ulaşıp bu yöndeki ifadelerinden döndürmeye çalıştığı ve başvurucunun kaçma tehlikesi olabileceğini ifade etmiştir.

14. Ağır Ceza Mahkemesinin COVID-19 salgının henüz tam olarak bitmediği ve kapalı ortamların çok daha fazla risk oluşturduğu şeklinde kabul ettiği gerekçenin başvurucunun mazeret izni dönüşünde ceza infaz kurumunda alınan tedbirler kapsamında karantina koğuşunda kalacağı nedenleriyle ilgili olduğu söylenemez. Ayrıca başvurucunun kaçma tehlikesinin bulunduğu ile FETÖ/PDY tarafından ifadesinden döndürülmeye çalışılabileceğine dair bilgiler somut olgu ve olaylara dayandırılmamıştır. Dolayısıyla anılan gerekçeler başvurucunun çıkarları ile toplumun çıkarları arasında adil denge kurulmasına yönelik ikna edici, ilgili ve yeterli unsurlara sahip olmayıp özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının güvencelerini korumasız bırakmaktadır. Bu durumda, başvurucunun cenaze törenine katılması ve taziyeleri kabul etmesi imkânından yoksun kalmasında kamu makamlarının talebin reddedilmesi şeklindeki müdahalenin özel hayata ve aile hayatına saygı hakkını ihlal ettiği sonucuna ulaşılmıştır.

15. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

III. GİDERİM

16. Başvurucu; ihlalin tespiti ve 2.000.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur.

17. Başvurucunun kardeşinin cenaze törenine ve taziye kabulüne katılmasının artık mümkün olmadığı dikkate alındığında tespit edilen hak ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır.

18. Öte yandan ihlalin niteliği dikkate alınarak başvurucuya net 18.000 TL manevi tazminat ödenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

IV. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

B. Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,

C. Başvurucuya net 18.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,

D. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,

E. Kararın bir örneğinin bilgi için Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı (Muh.2021/3519), Kahramanmaraş İnfaz Hakimliği (E.2021/5329, K.2021/5571) ve Kahramanmaraş 1. Ağır Ceza Mahkemesi (2021/1439 D.İş) ile Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 21/11/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Esas (İhlal)
Künye
(Mutlu Dilek [1.B.], B. No: 2021/52445, 21/11/2023, § …)
   
Başvuru Adı MUTLU DİLEK
Başvuru No 2021/52445
Başvuru Tarihi 19/10/2021
Karar Tarihi 21/11/2023

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, ceza infaz kurumunda bulunan başvurucunun kardeşinin cenaze törenine katılması ve taziyeleri kabul etmesi için izin verilmemesi nedeniyle özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Özel hayatın ve aile hayatının korunması hakkı Ceza infaz kurumu uygulamaları İhlal Manevi tazminat
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi