logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(E.E. [1.B.], B. No: 2022/68208, 21/5/2024, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

E.E. BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2022/68208)

 

Karar Tarihi: 21/5/2024

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

RESEN GİZLİLİK KARARI VERİLDİ

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

Yüksel GÜNARSLAN

Başvurucu

:

E.E.

Vekili

:

Av. Raşit BAŞKAN

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, tutuklama koruma tedbirinin hukuki olmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı (Başsavcılık) tarafından başvurucu ile M.A.Y. hakkında 14 yaşındaki mağdur İ.A.ya yönelik olarak çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından soruşturma yürütülmüştür.

3. Mağdur İ.A. alınan ifadesinde, olay günü davet üzerine M.A.Y.nin evine gittiğini, M.A.Y. ve başvurucunun ısrarı üzerine önce M.A.Y. ile, sonrasında başvurucu ile ilişkiye girdiğini, başvurucu ile sürtünme şeklinde birlikte olduğunu beyan etmiştir.

4. Kolluk görevlileri tarafından üçüncü kişilerden temin edilen ve başvurucu tarafından çekildiği ileri sürülen cinsel ilişki görüntüleri soruşturma dosyasına eklenmiştir.

5. Olay tarihi itibarıyla 12 yaşında olan başvurucu 20/5/2022 tarihli savcılık ifadesinde, M.A.Y.nin tehdidi üzerine cinsel ilişkiyi kaydettiğini, mağdurun cinsel ilişki teklifini kabul ettikten sonra isnat edilen eylemi sadece sürtünme şeklinde gerçekleştirdiğini beyan etmiştir.

6. Başsavcılık, başvurucuyu çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından tutuklanması talebiyle Malatya 3. Sulh Ceza Hâkimliğine (Hâkimlik) sevk etmiştir. Hâkimlik, sorgunun ardından 20/5/2022 tarihinde başvurucunun tutuklanmasına karar vermiştir. Bu karara karşı yapılan itiraz Malatya 7. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 26/5/2022 tarihinde reddedilmiştir.

7. Başsavcılık tarafından başvurucunun çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından cezalandırılması talebiyle 3/6/2022 tarihli iddianame düzenlenmiştir. İddianamenin kabulü ile açılan dava çocuk mahkemesi sıfatıyla Malatya 5. Ağır Ceza Mahkemesince (Mahkeme) yürütülmüştür.

8. Başvurucu, tutukluluğa itirazın reddi kararını 3/6/2022 tarihinde öğrendikten sonra 20/6/2022 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

9. Mahkeme, duruşmanın 28/6/2022 tarihli ilk oturumunda başvurucunun tahliyesine karar vermiştir.

10. Yargılama neticesinde Mahkeme, başvurucunun işlediği fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabilme ve sonuçlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmediğine dair rapora dayanarak 29/9/2022 tarihinde ceza verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. İstinaf incelemesinden geçen hüküm 22/11/2023 tarihinde kesinleşmiştir.

11. Komisyon, adli yardım talebinin kabulü ile başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.

II. DEĞERLENDİRME

A. Kişi Hürriyeti ve Güvenliği Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia

12. Başvurucu; suç tarihinde çocuk olduğunu, bu durumun tutuklama kararında dikkate alınmadığını, 15 yaşından küçük akranlar arasında gerçekleşen cinsel nitelikteki eylemlerin isnat edilen suçu oluşturmadığını, buna rağmen tutuklama nedenleri ortaya konulmadan ölçüsüz ve hukuka aykırı bir şekilde tutuklandığını beyan ederek kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının suçta ve cezada kanunilik ilkesinin, eşitlik ilkesinin, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı ile maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkının ihlal edildiğinden yakınmıştır.

13. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde; anılan şikâyetle ilgili olarak 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 141. ve 142. maddeleri uyarınca açılması gereken bir tazminat davası açılmadığından söz konusu iddia bakımından olağan başvuru yolları tüketilmeden bireysel başvuru yapıldığı ileri sürülmüştür.

14. Başvurucunun şikâyetinin özü, tutukluluğun hukuki olmadığına ilişkindir. Dolayısıyla başvurucunun iddialarının Anayasa'nın 19. maddesinin üçüncü fıkrası bağlamındaki kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı kapsamında incelenmesi gerekir.

15. Anayasa Mahkemesi tutuklamaya konu davanın kesinleşmiş olması hâlinde başvurucuların tutuklamanın hukuka aykırı olduğu iddiasına yönelik olarak 5271 sayılı Kanun'un 141. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendi kapsamında tazminat davası açabileceğini belirtmiş ve anılan iddiayı başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez bulmuştur (Reşat Ertan, B. No: 2013/5700, 15/4/2015, § 26; Ömer Köse, B. No: 2014/12036, 16/11/2016, § 34; Eyyüp Güneş [GK], B. No: 2017/28308, 21/10/2021, § 88; Murat Ağırel ve diğerleri [GK], B. No: 2020/11655, 7/4/2022, §§ 23-26). Başvurucu, çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından tutuklanmıştır. Yapılan yargılama sonucunda ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir. Somut olayda da kesinleşmiş bir hüküm bulunduğundan başvurucunun tutuklama tedbiri açısından 5271 sayılı Kanun'un 141. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendinde düzenlenen tazminat yoluna başvurabilmesi mümkündür (kanuna aykırı yakalandığını veya tutuklandığını iddia eden bir kişinin 5271 sayılı Kanun'un 141. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendi kapsamında tazminat davası açabileceğine ilişkin benzer değerlendirmeler için bkz. Eyyüp Güneş, § 91).

16. Açıklanan gerekçelerle başvurunun başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

B. Diğer İhlal İddiaları

17. Başvurucunun soruşturma dosyasına erişimin kısıtlandığına ilişkin iddiasının Günay Dağ ve diğerleri ([GK], B. No: 2013/1631, 17/12/2015, §§ 168-176); Süleyman Bağrıyanık ve diğerleri (B. No: 2015/9756, 16/11/2016, §§ 248-257) kararları doğrultusunda; ceza infaz kurumunda tutulması nedeniyle okuluna devam edemediğine, Liselere Geçiş Sistemi Sınavı'na giremediğine ve bu suretle eğitim hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddiasının Doğan Yüksekbağ ve diğerleri (B. No: 2014/1197, 13/9/2017, §§ 26-32) ve Seyran Çakmakcı (B. No: 2014/16310, 19/4/2018, §§ 17-24) kararları doğrultusunda açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun niteliği gereği kamuya açık belgelerde başvurucunun kimliğinin RESEN GİZLİ TUTULMASINA,

B. 1. Tutuklamanın hukuki olmaması dolayısıyla kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

2. Diğer ihlal iddialarının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

C. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 21/5/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(E.E. [1.B.], B. No: 2022/68208, 21/5/2024, § …)
   
Başvuru Adı E.E.
Başvuru No 2022/68208
Başvuru Tarihi 20/6/2022
Karar Tarihi 21/5/2024

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, tutuklama koruma tedbirinin hukuki olmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı Tutukluluk (suç süphesi ve tutuklama nedeni) Başvuru Yollarının Tüketilmemesi
Tutulan kişinin yargı merciine başvuru hakkı (hakim önüne çıkarılma) Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
Eğitim hakkı Ceza infaz kurumunda eğitim Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi