TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
SALAH EL CASİM BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2023/15408)
Karar Tarihi: 20/3/2024
Başkan
:
Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
İrfan FİDAN
Muhterem İNCE
Yılmaz AKÇİL
Raportör
Sinan ARMAĞAN
Başvurucu
Salah EL CASİM
Vekili
Av. Ruken Emel ÇEVİK
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru; sınır dışı etme kararının iptali amacıyla açılan davada bazı usul güvencelerine riayet edilmemesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Bölüm, Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 73. maddesince sınır dışı etme işleminin tedbiren durdurulmasına karar vermiştir.
3. Ankara Valiliği 9/6/2022 tarihinde 4/4/2013 tarihli ve 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 54. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (d) bendince başvurucunun sınır dışı edilmesine ve bu maksatla idari gözetim altına alınmasına karar vermiştir.
4. Başvurucunun sınır dışı etme kararının iptali amacıyla açtığı dava, Ankara 1. İdare Mahkemesi tarafından 30/12/2022 tarihinde kesin olarak reddedilmiştir.
5. 17/2/2023 tarihinde nihai kararı öğrenen başvurucu 2/3/2023 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
II. DEĞERLENDİRME
6. Ödeme gücünden yoksun olduğunu belirten başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir (Nadali Agheli Kohne Shari, B. No: 2014/12633, 9/9/2015, §§ 17, 18).
7. Başvurucu; hukuka aykırı şekilde hakkında sınır dışı etme kararı verildiğini, sadece kamu makamlarının düzenlediği tutanağa üstünlük tanınarak silahların eşitliği ilkesinin zedelendiğini, isnat edilen eylemler nedeniyle masumiyet karinesinin hiçe sayıldığını ve yargılama sonunda verilen kararının gerekçesinin yetersiz olduğunu belirterek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
8. Anayasa’nın 148. maddesinin üçüncü fıkrası ile 30/3/2011 tarih ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu Ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 45. maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre bireysel başvurunun incelenebilmesi için kamu gücü tarafından ihlal edildiği iddia edilen hakkın Anayasa’da güvence altına alınmış olmasının yanı sıra Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (Sözleşme) veya Türkiye’nin taraf olduğu Sözleşme'ye ek protokoller kapsamına da girmesi gerekir. Anayasa ve Sözleşme’nin ortak koruma alanı dışında kalan hak ihlali iddiasını içeren başvurular bireysel başvurunun kapsamında değildir (Onurhan Solmaz, B. No: 2012/1049, 26/3/2013, § 18).
9. Devletin yabancıları ülkeye kabul etmekte veya sınır dışı etmekte takdir yetkisinin bulunduğu kuşkusuzdur. Ancak anılan işlemlerin Anayasa'da güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklere müdahale oluşturması hâlinde bireysel başvuruya konu edilebilmesi mümkündür (A.A. ve A.A. [GK], B. No: 2015/3941, 1/3/2017, § 54). Öte yandan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından yabancıların ülkeye girişine, ülkede kalışına veya ülkeden çıkarılmasına ilişkin işlemlerin Sözleşme'nin 6. maddesi kapsamında kalmadığı kabul edilmektedir. Bir başka ifadeyle söz konusu işlemlere ilişkin davalar medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili görülmemektedir (Aıgul Mavlıanova, B. No: 2016/6293, 9/11/2017, § 27). Dolayısıyla sınır dışı etme işlemini konu alan uyuşmazlıkları içeren yargılamaların Anayasa'nın 36. ve Sözleşme'nin 6. maddesinde güvence atına alınan adil yargılama hakkının ortak koruma alanı kapsamında kalmadığının kabulü gerekir (Aıgul Mavlıanova, § 28).
10. Başvuru konusu olayda yukarıda da belirtildiği üzere başvurucunun adil yargılanma hakkına ilişkin iddialarının konusunun Anayasa'nın ve Sözleşme'nin ortak koruma alanı dışında kaldığı anlaşılmaktadır.
11. Açıklanan gerekçelerle başvurunun diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin konu bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
III. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,
B. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın konu bakımından yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
C. Sınır dışı etme işlemine ilişkin verilen tedbir kararının SONLANDIRILMASINA,
D. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA,
E. Kararın bir örneğinin İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,
F. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 20/3/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.