logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Ayşe Budak [1. B.], B. No: 2023/54957, 2/10/2025, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

AYŞE BUDAK BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2023/54957)

 

Karar Tarihi: 2/10/2025

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

İrfan FİDAN

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

Hüseyin ERAL

Başvurucu

:

Ayşe BUDAK

Vekili

:

Av. Tacettin YILDIRIM

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, beyanları belirleyici ölçüde hükme esas alınan tanığın başvurucu (sanık) tarafından duruşmada sorgulanmasına imkân verilmemesi nedeniyle tanık sorgulama hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir. Başvuru, soruşturma ve kovuşturma evrelerinde gerçekleştirilen işlemler nedeniyle başka temel hakların ihlal edildiğine ilişkin şikâyetleri de içermektedir.

2. Konya Cumhuriyet Başsavcılığı (Başsavcılık), Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi olduğu şüphesiyle başvurucu hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan soruşturma başlatmıştır. Soruşturma neticesinde Başsavcılık başvurucunun silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırılması talebiyle 9/1/2018 tarihinde iddianame düzenlemiştir.

3. (Kapatılan) Konya 10. Ağır Ceza Mahkemesi (Mahkeme) yargılama sonucunda başvurucunun silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediğini sabit kabul etmek suretiyle 4 yıl 2 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, başvurucunun konumu itibarıyla örgüt hakkında verdiği bilgileri de gözeterek etkin pişmanlık hükümleri uyarınca cezasında 1/3 oranında indirim yapılmasına karar vermiştir.

4. Mahkeme; gerekçeli kararında, başvurucunun etkin pişmanlık kapsamında verdiği beyanlara, başvurucunun örgüte ait sohbetlere katıldığına ve yardım topladığına ilişkin tanık beyanlarına, Bank Asya hesabında çağrı dönemiyle uyumlu şekilde yaptığı artışa ilişkin hesap hareketlerine, örgütle irtibatı nedeniyle haklarında soruşturma bulunan kişilerle olan HTS irtibatına ve Aktif Eğitimciler Sendikasına üyeliğinin bulunmasına dayanmıştır.

5. Hüküm, istinaf ve temyiz kanun yolu denetimlerinden geçerek 8/5/2023 tarihinde kesinleşmiştir.

6. Başvurucu, nihai kararı 19/6/2023 tarihinde öğrendikten sonra 11/7/2023 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

7. Bireysel başvuruda bulunulmasından sonra 28/6/2024 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı "...daha üst ve makul bir seviyede etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasının gerektiği" gerekçesiyle onama kararına itiraz etmiştir. Yargıtay 3. Ceza Dairesi (Daire) 8/11/2024 tarihinde itirazı yerinde görerek "...sanık hakkında üst hadden indirim yapılarak ceza tayini gerekirken fazla cezaya hükmedildiği" gerekçesiyle mahkûmiyet kararının bozulmasına karar vermiştir.

8. Dairenin bozma kararı sonrasında Konya 9. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılamaya başvurucu ve müdafii katılmıştır. Konya 9. Ağır Ceza Mahkemesi yargılama sonucunda, başvurucunun vermiş olduğu bilgilerin fayda derecesini nazara alarak üst hadden indirim yapılmak suretiyle başvurucunun 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar vermiştir. Gerekçeli kararda bozma öncesindeki kararla aynı delillere dayanılmıştır (bkz. § 4). Anılan karar kanun yoluna başvurulmaksızın 10/3/2025 tarihinde kesinleşmiştir.

9. Başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

II. DEĞERLENDİRME

10. Başvurucu; aleyhine beyanda bulunan tanıkların istinabe mahkemeleri tarafından dinlenmelerine bağlı olarak tanıkları sorgulayamadığını, savunmasını desteklemek amacıyla sunduğu tanıkların dinlenmediğini, uyuşmazlığın sonucuna etkili nitelikteki iddia ve itirazlarının gerekçede karşılanmadığını ve içeriği tespit edilemeyen HTS kayıtlarının mahkûmiyet kararına esas alındığını belirterek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Başvurucu ayrıca gözaltı ve tutuklama kararlarının hukuka aykırı olduğunu ifade ederek anayasal haklarının ihlal edildiğini de belirtmiştir.

11. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde; belirli bir davaya ilişkin olarak delilleri değerlendirme ve gösterilmek istenen delilin davayla ilgili olup olmadığına karar verme yetkisi esasen derece mahkemesine ait olduğu, hükmün yalnızca veya belirleyici ölçüde, sanığın sorgulama imkânına sahip olmadığı duruşmaya getirilmeyen tanık tarafından verilen ifadeye dayandırılıp dayandırılmadığının tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.

12. Genel olarak bir hakkın açıkça öngörüldüğü amaç dışında ve başkalarını zarara sokacak şekilde kullanılmasının hukuk düzenince himaye edilmeyeceğini ifade eden hakkın kötüye kullanılması bireysel başvuru alanında özel olarak ele alınmaktadır. Bu bağlamda bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olan ve mahkemenin başvuruyu gereği gibi değerlendirmesini engelleyen davranışların başvuru hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi mümkündür (Mehmet Güven Ulusoy [GK], B. No: 2013/1013, 2/7/2015, § 31; S.Ö., B. No: 2013/7087, 18/9/2014, § 28).

13. Bu kapsamda özellikle mahkemeyi yanıltmak amacıyla gerçek olmayan maddi vakıalara dayanılması veya bu nitelikte bilgi ve belge sunulması, başvurunun değerlendirilmesi noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi verilmemesi, başvurunun değerlendirilmesi sürecinde vuku bulan ve söz konusu değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişmeler hakkında mahkemenin bilgilendirilmemesi suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasının engellenmesi, medeni ve meşru eleştiri sınırları saklı kalmak kaydıyla bireysel başvuru amacıyla bağdaşmayacak surette hakaret, tehdit veya tahrik edici bir üslup kullanılması ile söz konusu başvuru yolu kapsamında ihlalin tespiti ile ihlal ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin amaçla bağdaşmayacak surette içeriksiz bir başvuruda bulunulması durumunda başvuru hakkının kötüye kullanıldığı kabul edilebilecektir (Mehmet Güven Ulusoy, § 32; S.Ö., § 29).

14. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün (İçtüzük) 83. maddesi ile 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 51. maddesi gereği başvurucunun istismar edici, yanıltıcı ve benzeri nitelikteki davranışlarıyla bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığının tespit edilmesi hâlinde başvuru reddedilir.

15. Somut olayda mahkûmiyet kararı kesinleştikten sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının itirazı üzerine Daire mahkûmiyet kararını bozmuştur. Kararın bozulması üzerine Mahkeme, bozma doğrultusunda başvurucunun etkin pişmanlık hükümleri kapsamında vermiş olduğu beyanlara bağlı olarak üst hadden indirim yapılmasına karar vermiş ve karar kesinleşmiştir. Bozma sonrasındaki celsede başvurucu ve müdafii bizzat hazır bulunmuştur. Başvurucu, gerekçeli kararı Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden 18/2/2025 tarihinde okumuş ve öğrenmiştir. Anılan olgular başvurucunun ihlal iddialarına yönelik bireysel başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesi bakımından oldukça önem taşımaktadır. Buna rağmen başvurucu, İçtüzük'ün 59. maddesinin (5) numaralı fıkrasında belirtilen yükümlülüklerine açıkça aykırı bir şekilde başvuru sürecinde yukarıda belirtilen olgulara ilişkin olarak herhangi bir bildirimde bulunmamıştır.

16. Bu durumda başvurucunun başvurunun değerlendirilmesi noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi vermemesi, bu süreçte vuku bulan değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişmeler hakkında Anayasa Mahkemesini bilgilendirmemesi ile başvuru hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasını engellediği anlaşıldığından başvuru hakkının kötüye kullanımı nedeniyle başvurunun reddine karar verilmesi gerekir.

17. Başvurunun mahiyeti gözetildiğinde 6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi ve İçtüzük’ün 83. maddesi uyarınca başvurucu aleyhine disiplin para cezasına hükmedilmesine gerek görülmemiştir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun başvuru hakkının kötüye kullanılması nedeniyle REDDİNE,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 2/10/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Ayşe Budak [1. B.], B. No: 2023/54957, 2/10/2025, § …)
   
Başvuru Adı AYŞE BUDAK
Başvuru No 2023/54957
Başvuru Tarihi 11/7/2023
Karar Tarihi 2/10/2025

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, beyanları belirleyici ölçüde hükme esas alınan tanığın başvurucu (sanık) tarafından duruşmada sorgulanmasına imkân verilmemesi nedeniyle tanık sorgulama hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Suç İsnadı) Tanık dinletme ve sorgulama hakkı (ceza) Başvurunun Reddi
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi