logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Eda Şen (Yiyin) ve diğerleri [1.B.], B. No: 2013/137, 17/11/2014, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

EDA ŞEN (YİYİN) VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2013/137)

 

Karar Tarihi: 17/11/2014

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

 

Başkan

:

Serruh KALELİ

Üyeler

:

Nuri NECİPOĞLU

 

 

Hicabi DURSUN

 

 

Erdal TERCAN

 

 

Hasan Tahsin GÖKCAN

Raportör Yrd.

:

Gizem Ceren DEMİR KOŞAR

Başvurucular

:

Eda ŞEN (YİYİN)

 

 

Nevin ŞENTÜRK (CİN)

 

 

Şeyda ADLIĞ (CİN)

 

 

Ferda ŞEN (CİN)

 

 

Esra AYDEMİR (CİN)

Vekilleri

:

Av. Sabahattin TÜDEŞ

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvurucular 16/12/2002 tarihinde, iş kazası sonucu meydana gelen ölüm olayından doğan zararın tazmini istemiyle Adana 1. İş Mahkemesinde açtıkları davanın uzun süre tamamlanması nedeniyle yargılama sonunda hükmedilen tazminat tutarının gerçek değerini kaybettiğini ve yargılamada makul sürenin aşıldığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşler, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru, 27/12/2012 tarihinde Adana 1. İş Mahkemesi vasıtasıyla yapılmıştır. İdari yönden yapılan ön incelemede başvurunun Komisyona sunulmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. Birinci Bölüm Birinci Komisyonunca, 22/4/2013 tarihinde, kabul edilebilirlik incelemesi Bölüm tarafından yapılmak üzere, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Bölüm tarafından 20/5/2013 tarihinde, kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına ve bir örneğinin görüş için Adalet Bakanlığına gönderilmesine karar verilmiştir.

5. Adalet Bakanlığının 4/7/2013 tarihli görüş yazısı başvurucular vekiline 9/7/2013 tarihinde tebliğ edilmiş, başvurucular Bakanlık görüşüne karşı beyanlarını yasal süresi içinde Anayasa Mahkemesine sunmamışlardır.

III. OLAY VE OLGULAR

A. Olaylar

6. Başvuru formu ve ekleri ile başvuruya konu yargılama dosyası içeriğinden tespit edilen ilgili olaylar özetle şöyledir:

7. Başvurucular, murislerinin iş kazası (trafik) sonucu hayatını kaybettiği iddiasıyla, 16/12/2002 tarihinde Adana 1. İş Mahkemesinde, işverenler Güney Eksport Nak. Pet. San. ve Tic. Ltd. Şti., Gümüş Nak. Taah. Tic. Ltd. Şti., M. B. ve S. Y. aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açmışlardır.

8. Mahkeme, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan 13/5/2005 tarihli rapor ve 13/10/2005 tarihli kusur raporu doğrultusunda, 4/4/2006 tarih ve E.2003/33, K.2006/390 sayılı karar ile hayatını kaybeden sigortalının kazada %100 oranda kusurlu olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar vermiştir.

9. Başvurucuların temyizi üzerine, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 12/2/2007 tarih ve E.2006/14258, K.2007/1770 sayılı ilamıyla, ölüme sebebiyet veren olayın iş kazası olduğunun tespitiyle, kusur oranlarının 4857 sayılı İş Kanunu’nun 77. maddesine göre hesaplanması gerekirken, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre değerlendirme yapılan kusur raporlarının hükme esas alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur.

10. Adana 1. İş Mahkemesi bozma kararına uyarak, 2/7/2009 tarih ve E.2007/246, K.2009/442 sayılı kararıyla, yeniden alınan kusur raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, başvuruculardan Esra için 1.696,48 TL maddi tazminat ve her bir başvurucu için 2.000,00 TL manevi tazminatın, kaza tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte başvurucuculara ödenmesine karar vermiştir.

11. Davalıların temyizi üzerine, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 5/11/2012 tarih ve E.2012/2141, K.2012/18751 sayılı ilamıyla karar onanarak aynı tarihte kesinleşmiştir.

12. Onama kararı başvuruculara tebliğ edilmemiş, başvurucular, kararı 3/12/2012 tarihinde öğrendiklerini bildirmişlerdir.

13. Başvurucular, 27/12/2012 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuşlardır.

B. İlgili Hukuk

14. 12/1/2011 tarih ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 30. maddesi ile 447. maddesinin (1) numaralı fıkrası, 30/1/1950 tarih ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1. maddesinin birinci fıkrası ile 7. maddesinin birinci fıkrası ve 15. maddesi, 25/8/1971 tarih ve 1475 sayılı mülga İş Kanunu’nun 73. maddesi, 22/5/2003 tarih ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun mülga 77. maddesi.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

15. Mahkemenin 17/11/2014 tarihinde yapmış olduğu toplantıda, başvurucuların 27/12/2012 tarih ve 2013/137 numaralı bireysel başvuruları incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucuların İddiaları

16. Başvurucular 16/12/2002 tarihinde, iş kazası sonucu meydana gelen ölüm olayından doğan zararın tazmini istemiyle Adana 1. İş Mahkemesinde açtıkları davanın uzun süre sonuçlandırılmaması nedeniyle yargılama sonunda hükmedilen tazminat tutarının gerçek değerini kaybettiğini, yargılamada makul sürenin aşıldığını, yargılamanın uzun sürmesi nedeniyle Devletin söz konusu farktan kaynaklanan zararı tazmin etmesi gerektiğini belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.

B. Değerlendirme

17. Başvuru dilekçesi ve ekleri incelendiğinde, başvurucuların, yargılamanın uzun sürmesi nedeniyle tazminat miktarının da değer kaybettiğini ileri sürdükleri anlaşılmıştır. Başvurucuların Derece Mahkemesince hükmedilen faiz oranına ve faizin niteliğine yönelik şikâyetleri olmadığı belirlenmiş olup, değer kaybına yönelik şikâyetlerinin de makul sürede yargılanma hakkının ihlali iddiası bağlamında değerlendirilmesi uygun görülmüştür.

1. Kabul Edilebilirlik Yönünden

18. Başvuru formu ile eklerinin incelenmesi sonucunda, açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

2. Esas Yönünden

19. Başvurucula 16/12/2002 tarihinde, iş kazası sonucu meydana gelen ölüm olayından doğan zararın tazmini istemiyle Adana 1. İş Mahkemesinde açtıkları davanın makul sürede tamamlanmadığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.

20. Adalet Bakanlığı görüşünde, başvuruya konu yargılamanın yaklaşık on yıllık bir sürede tamamlandığı, bu sürenin büyük kısmının dosyanın temyiz incelemesi için gönderildiği Yargıtay nezdinde geçtiği belirtilmiştir.

21. Anayasa ve Avrupa insan Hakları Sözleşmesi’nin (Sözleşme) ortak koruma alanı dışında kalan bir hak ihlali iddiasını içeren başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi mümkün olmayıp (B. No: 2012/1049, 26/3/2013, § 18), Sözleşme metni ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarından ortaya çıkan ve adil yargılanma hakkının somut görünümleri olan alt ilke ve haklar, Anayasa’nın 36. maddesinde yer verilen adil yargılanma hakkının da unsurlarıdır. Anayasa Mahkemesi de Anayasa’nın 36. maddesi uyarınca inceleme yaptığı bir çok kararında, ilgili hükmü Sözleşme’nin 6. maddesi ve AİHM içtihadı ışığında yorumlamak suretiyle, Sözleşme’nin lafzi içeriğinde yer alan ve AİHM içtihadıyla adil yargılanma hakkının kapsamına dâhil edilen ilke ve haklara, Anayasa’nın 36. maddesi kapsamında yer vermektedir. Somut başvurunun dayanağını oluşturan makul sürede yargılanma hakkı da yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca adil yargılanma hakkının kapsamına dâhil olup, ayrıca davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılmasının yargının görevi olduğunu belirten Anayasa’nın 141. maddesinin de Anayasa’nın bütünselliği ilkesi gereği, makul sürede yargılanma hakkının değerlendirilmesinde göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır (B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 38–39).

22. Davanın karmaşıklığı, yargılamanın kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun davanın hızla sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar, bir davanın süresinin makul olup olmadığının tespitinde göz önünde bulundurulması gereken kriterlerdir (B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 41–45).

23. Anayasa’nın 36. maddesi ve Sözleşme’nin 6. maddesi uyarınca, medeni hak ve yükümlülüklere ilişkin uyuşmazlıkların makul sürede karara bağlanması gerekmektedir. Başvuru konusu olayda, iş kazasından doğan zararın tazmini istemiyle açılan davada, 5521 sayılı Kanun ve 6100 sayılı Kanun’da yer alan usul hükümlerine göre yürütülen somut yargılama faaliyetinin, medeni hak ve yükümlülükleri konu alan bir yargılama olduğunda kuşku yoktur (B. No: 2013/4701, 23/1/2014, § 41).

24. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin makul süre değerlendirmesinde, sürenin başlangıcı kural olarak, uyuşmazlığı karara bağlayacak yargılama sürecinin işletilmeye başlandığı, başka bir deyişle davanın ikame edildiği tarih olup, somut başvuru açısından bu tarih 16/12/2002 tarihidir.

25. Sürenin bitiş tarihi ise yargılamanın sona erme tarihidir (B. No: 2012/13, 2/7/2013, § 52). Bu kapsamda somut yargılama faaliyeti açısından sürenin bitiş tarihi, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği 5/11/2012 tarihidir.

26. İş mahkemelerinin görevi 5521 sayılı Kanun’un 1. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan maddede, işçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş akdinden veya İş Kanunu’na dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının iş mahkemelerinde çözümleneceği hüküm altına alınmıştır.

27. Bu şekilde kanun koyucu, iş hukukunun çalışanı koruyucu niteliğini ve iş davalarının özelliklerini dikkate alarak genel mahkemelerin dışında özel bir iş yargılaması sistemi oluşturmuş ve iş davalarının, konunun uzmanı mahkemelerce mümkün olduğunca hızlı, basit ve ucuz bir biçimde sonuçlandırılmasını amaçlamıştır (B. No: 2013/4701, 23/1/2013, § 47).

28. Bunun yanı sıra 6100 sayılı Kanun’un 447. maddesiyle daha önce yürürlüğe girmiş olan kanunlarda yer alan sözlü ve seri yargılama usulleri kaldırılmış ve bunun yerine iş hukuku uyuşmazlıklarına da uygulanmak üzere basit yargılama usulü getirilmiştir. Basit yargılama usulü yazılı yargılama usulünden daha basit ve çabuk işleyen, daha kısa bir incelemeye ihtiyaç duyan ve daha kolay bir inceleme ile sonuçlandırılabilecek dava ve işler için kabul edilmiş bir yargılama usulüdür (B. No: 2013/772, 7/11/2013, § 64-65).

29. Başvuruya konu yargılama sürecinin İş Mahkemesi önünde sürdüğü görülmekle, yukarıda bahsedildiği üzere, 5521 sayılı Kanun’da yer alan özel usul hükümleri ile 6100 sayılı Kanun’un 30. maddesinin uyuşmazlıkların makul sürede çözümlenmesi gerekliliğini ortaya koyduğu anlaşılmaktadır (§ 14).

30. Başvuruya konu yargılama sürecinin incelenmesinde, 16/12/2002 tarihinde Adana 1. İş Mahkemesinde açılan davada, alınan bilirkişi raporları doğrultusunda yaklaşık 3 yıl 4 aylık bir sürenin sonunda davanın reddine karar verildiği görülmektedir. Davacıların temyizi üzerine Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 8 aylık bir süre sonunda, Mahkemece temin edilen bilirkişi raporlarının davanın niteliğine uygun olmadığı gerekçesiyle bozma kararı vermiş, Adana 1. İş Mahkemesinin bozma kararı doğrultusunda yeni bilirkişi raporları aldırmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar vermesi ise ortalama 3 ay aralıklarla yapılan 9 duruşma neticesinde yaklaşık 2 yıl 5 ay sürmüştür. Temyiz üzerine Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin, 3 yıl 4 ay sonunda verdiği onama kararı ile sonuçlanan yargılamanın, yaklaşık on yıllık bir sürede tamamlandığı anlaşılmaktadır.

31. İş kazasından kaynaklanan tazminat istemlerini içeren ve 5521 sayılı Kanun’un öngördüğü yargılama usullerine tabi mahkemeler önünde görülen yargılamaların makul sürede tamamlanmadığı yönündeki iddialar daha önce bireysel başvuru konusu yapılmış ve Anayasa Mahkemesi tarafından, özellikle yargılamada sürati temin etmeye hizmet eden özel usul hükümlerinin nazara alınmadığı göz önünde bulundurularak makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği yönünde karar verilmiştir (B. No: 2013/4701, 23/1/2014, §§ 35-51).

32. Başvuruya konu yargılamanın incelenmesinde; hukuki meselenin çözümündeki güçlük, maddi olayların karmaşıklığı, delillerin toplanmasında karşılaşılan engeller, taraf sayısı gibi kriterler dikkate alındığında, somut başvuru açısından farklı bir karar verilmesini gerektirecek bir yön bulunmadığı, yargılamanın uzun sürmesinde, bilirkişi raporlarının temin edilmesinin uzun sürmesi, duruşma aralarının uzun tutulması ve Yargıtay önünde geçen sürenin uzunluğunun etkili olduğu ve yargılama süresinin uzamasında başvuruculara atfedilecek bir kusur bulunmadığı anlaşılmakta olup, yaklaşık on yıl süren yargılama sürecinde makul olmayan bir gecikmenin olduğu sonucuna varılmıştır.

33. Açıklanan nedenlerle, başvurucuların Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

3. 6216 Sayılı Kanun’un 50. Maddesi Yönünden

34. Başvurucular, makul sürede yargılama yapılmaması nedeniyle her biri için 50.000 TL maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini talep etmişlerdir.

35. 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un “Kararlar” kenar başlıklı 50. maddesinin (2) numaralı fıkrası şöyledir:

 “Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hâllerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla yükümlü mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında açıkladığı ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden karar verir.”

36. Başvurucuların tarafı oldukları uyuşmazlığa ilişkin yaklaşık on yıllık yargılama süresi nazara alındığında, yargılama faaliyetinin uzunluğu sebebiyle, yalnızca ihlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında başvurucuların her biri için takdiren net 10.800,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.

37. Başvurucular tarafından maddi tazminat talebinde bulunulmuş olmakla beraber, tespit edilen ihlal ile iddia edilen maddi zarar arasında illiyet bağı bulunmadığı anlaşıldığından, başvurucuların maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerekir.

38. Başvurucular tarafından yapılan ve dosyadaki belgeler uyarınca tespit edilen 172,50 TL harç ve 1.500,00 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 1.672,50 TL yargılama giderinin başvuruculara müştereken ödenmesine karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurucuların;

1. Makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiği yönündeki iddialarının KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

2. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,

B. Başvurucuların her birine net 10.800,00 TL manevi TAZMİNAT ÖDENMESİNE, başvurucuların tazminata ilişkin diğer taleplerinin REDDİNE,

C. Başvurucular tarafından yapılan 172,50 TL harç ve 1.500,00 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 1.672,50 TL yargılama giderinin müştereken BAŞVURUCULARA ÖDENMESİNE,

D. Başvurucular tarafından yatırılan 40,00 TL gider avansının talep edilmesi halinde müştereken başvuruculara iadesine,

E. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucuların Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına; ödemede gecikme olması halinde, bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmasına,

17/11/2014 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Esas (İhlal)
Künye
(Eda Şen (Yiyin) ve diğerleri [1.B.], B. No: 2013/137, 17/11/2014, § …)
   
Başvuru Adı EDA ŞEN (YİYİN) VE DİĞERLERİ
Başvuru No 2013/137
Başvuru Tarihi 27/12/2012
Karar Tarihi 17/11/2014

II. BAŞVURU KONUSU


Başvurucular 16/12/2002 tarihinde, iş kazası sonucu meydana gelen ölüm olayından doğan zararın tazmini istemiyle Adana İş Mahkemesinde açtıkları davanın uzun süre tamamlanması nedeniyle yargılama sonunda hükmedilen tazminat tutarının gerçek değerini kaybettiğini ve yargılamada makul sürenin aşıldığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşler, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Medeni Hak ve Yükümlülükler) Makul sürede yargılanma hakkı (hukuk) İhlal Manevi tazminat

IV. İLGİLİ HUKUK



Mevzuat Türü Mevzuat Tarihi/Numarası - İsmi Madde Numarası
Kanun 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu 77
30
5521 İş Mahkemeleri Kanunu 1
7
15
1475 İş Kanunu 73
4857 İş Kanunu 77
  • pdf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi