logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Yuliyan Andreev [2.B.], B. No: 2013/4837, 9/3/2016, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

YULİYAN ANDREEV BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2013/4837)

 

Karar Tarihi: 9/3/2016

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Engin YILDIRIM

Üyeler

:

Serdar ÖZGÜLDÜR

 

 

Osman Alifeyyaz PAKSÜT

 

 

Recep KÖMÜRCÜ

 

 

M. Emin KUZ

Raportör

:

Akif YILDIRIM

Başvurucu

:

Yuliyan ANDREEV (Yabancı Uyruklu)

Vekili

:

Av. Nalan BENER

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, haksız olarak tutuklu yargılanılma nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının; mahkûmiyet kararına delil olarak esas alınan kamera kayıtlarının duruşmada izlenilmemesi, isnadın mahiyet ve sebebinden en kısa zamanda haberdar edilmemesi, soruşturma aşamasında müdafi tayin edilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması ve iddia makamının duruşmada yer almaması nedenleriyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru, 26/6/2013 tarihinde Bursa 1. Asliye Ceza Mahkemesi vasıtasıyla yapılmıştır. Başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesi neticesinde başvurunun Komisyona sunulmasına engel teşkil edecek bir eksikliğinin bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. İkinci Bölüm İkinci Komisyonunca 14/10/2015 tarihinde, başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

4. Bölüm Başkanı tarafından 2/12/2015 tarihinde, başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, görüşünü 1/2/2016 tarihinde Anayasa Mahkemesine sunmuştur.

7. Bakanlık tarafından Anayasa Mahkemesine sunulan görüş 8/2/2016 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanlarını 11/2/2016 tarihinde ibraz etmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

A. Olaylar

8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) aracılığıyla erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde ilgili olaylar özetle şöyledir:

9. 25/6/2011 tarihinde ... Bankası Heykel Şubesinde bulunan ATM cihazında kart bilgilerinin ele geçirilmesine yarayan elektronik düzenek bulunduğu ihbarı üzerine başvurucu ve şüpheli N.N. hakkında soruşturma başlatılmış, başvurucu ve diğer şüpheli 25/6/2011 ile 27/06/2011 tarihleri arasında (iki gün) gözaltında kalmıştır.

10. Başvurucu ve şüpheli N.N., tercüman eşliğinde ve müdafileri huzurunda26/6/2011 tarihinde kollukta ifade vermiştir.

11. 27/6/2011 tarihinde tercüman eşliğinde ve müdafii huzurunda sorgulanan başvurucu aynı gün tutuklanmıştır. Sorgu sırasında başvurucuya hakları hatırlatılmıştır.

12. Başvurucu hakkındaki 25/6/2011 tarihli yakalama ve "müdafi-şüpheli görüşme" tutanaklarında da tercümanın ad ve imzasının bulunduğu görülmektedir.

13. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı, sahte kredi kartı veya banka kartı kullanmak suretiyle yarar sağlama suçundan başvurucunun cezalandırılması talebiyle aynı yer 1. Asliye Ceza Mahkemesine (Mahkeme) hitaben 16/08/2011 tarihli ve E.2011/19409 sayılı iddianameyi düzenlemiştir.

14. Kovuşturma aşamasında gerçekleştirilen iki celsede de tercüman eşliğinde başvurucunun savunması alınmıştır. Başvurucuya hakları hatırlatılmış, bir gelirinin olmadığının beyan edilmesi üzerine müdafi isteyip istemediği sorulmuş, başvurucu müdafi talebinde bulunmamıştır.

15. Mahkeme, 12/10/2011 tarihli ve E.2011/507, K.2011/611 sayılı kararıyla başvurucunun banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundanhapis cezalarıyla cezalandırılmasına karar vermiştir.

16. Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 21/2/2013 tarihli ve E.2012/35741, K.2013/6114 sayılı ilamıyla başvurucu hakkında ...Bank'a ait ATM cihazına düzenek yerleştirmek suretiyle banka ve kredi kartlarını kopyalamaya teşebbüs suçundan kurulan hükümleri bozmuş ve kararın diğer kısımlarını düzelterek onamıştır. Başvurucu, dosyanın Yargıtay incelemesi sırasında, kendisi tarafından seçilen (resen atanmayan) müdafiin yardımından faydalanmıştır.

17. Yargıtayın kısmi bozma kararı sonrasında 19/3/2013 tarihinde dosya, Bursa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/355 esasına kaydedilmiştir.

18. Başvurucu vekili Yargıtayın kısmi onama/bozma kararı üzerine bu kararın içeriğini gerekçe gösterek 17/5/2013 tarihinde tahliye talebinde bulunmuştur. Tahliye talepli dilekçenin ilgili kısmı şöyledir:

 "...

 1- Yukarıda esas ve karar numarası sunulu olan dosyada müvekkillerim iki yıldır tutuklu bulunmaktadır. Yargıtaydan dönen dosya müvekkiller lehine bozulmuştur.

 2- Tutuklulukta geçecek süreyi düzenleyen CMK 102/1. maddesine göre "Asliye Ceza Mahkemesinin görevine giren işlerde, TUTUKLULUK SÜRESİ EN ÇOK BİR YİLDİR. BU SÜRE ZORUNLU HALLERDE EN FAZLA ALTI AY UZATILABİLİR." Müvekkillerim açısından da bir buçuk yıllık süre çoktan dolmuştur. Bu nedenle tahliyeleri gerekmektedir.

 3- Müvekkillerim 2 yıldır tutuklu bulunmakla yeterince mağdur olmuşlardır. Nitekim müvekkillerimden N. N. yalnızca 2 yıl 6 ay hapis ve 3.100 TL adli para cezası almış olup, cezası onanmış olsaydı dahi infaz kanununa göre cezaevinde bulunduğu süreyi iyi halli geçirmesi durumunda cezasının 3'te 2'sini infaz edeceğinden infaz süresini çoktan tamamlamış olacaktı..."

19. Başvurucu vekili nihai kararı 28/5/2013 tarihinde öğrendiğini beyan etmiştir. 26/6/2013 tarihinde bireysel başvuruda bulunulmuştur.

B. İlgili Hukuk

20. 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 245. maddesinin (2) ve (3) numaralı fıkraları; 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 153. ve 202. maddeleri.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

21. Mahkemenin 9/3/2016 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları

22. Başvurucu;

i. Haksız olarak tutuklu yargılandığını belirterek kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının,

ii. Mahkûmiyet kararınadelil olarak esas alınan kamera kayıtlarının duruşmada izlenmediğini, yabancı uyruklu olduğu ve Türkçe bilmediği için isnadın mahiyet ve sebebinden en kısa zamanda, anladığı bir dilde haberdar edilmediğini, kovuşturma aşamasında müdafi tayin edilmeyerek savunma hakkının kısıtlandığını ve yargılamanın kısa sürmesi nedeniyle yeterince savunma yapamadığını, yargılama aşamasında Savcılığın temsil edilmediğini, duruşma günleri arasındaki zaman aralığının kısa olduğunu, bu sebeple kendisini savunabilmesi için yeterli zaman ve kolaylıklardan faydalandırılmadığını,gerekli araştırmalar yapılmadan haksız yere cezalandırıldığını, suça iştirak ettiği iddia olunan sanıkların dosyalarının erken tefrik edildiğini, kararın gerekçesiz olduğunu, kendisine mağdurların zararlarının giderilmesi fırsatı verilmediğini,

iii. Kovuşturma evresinde tercüman veya bir avukat ile görüşmediğini belirterek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş; yargılamanın yenilenmesi ve 100.000 TL manevi,21.000 TL maddi tazminat talebinde bulunmuştur.

B. Değerlendirme

23. Başvurucu yukarıda belirtilen gerekçelerle kişi hürriyeti ve güvenliği ile adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

24. Bakanlık yazısında başvurucunun savunmalarının tüm aşamalarda tercüman eşliğinde alındığı, müdafi talep etmediği için kendisine müdafi atanmadığı, savcının duruşmada yer almamasının o dönemdeki mevzuatın bir gereği olduğu, soruşturma evresinde başvurucunun müdafi yardımı aldığı belirtilmiştir.

25. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı başvuru formundaki iddialarını tekrarlamıştır.

26. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un “Bireysel başvuru usulü” kenar başlıklı 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:

"Bireysel başvurunun, başvuru yollarının tüketildiği tarihten; başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir. Haklı bir mazereti nedeniyle süresi içinde başvuramayanlar, mazeretin kalktığı tarihten itibaren onbeş gün içinde ve mazeretlerini belgeleyen delillerle birlikte başvurabilirler…"

27. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün (İçtüzük) "Başvuru süresi ve mazeret" kenar başlıklı 64. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:

"Bireysel başvurunun, başvuru yollarının tüketildiği tarihten, başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir."

28. Bireysel başvurunun ön şartlarından biri de otuz günlük süre kuralıdır. Sürenin, başvurunun her aşamasında dikkate alınması gerekir (Deniz Baykal, B. No: 2013/7521, 4/12/2013, § 32).

29. Bireysel başvurunun süre koşuluna bağlanmasıyla başvuruculara bireysel başvuruda bulunmak için imkân tanımanın yanında hukuki belirlilik de sağlanmaktadır. Dolayısıyla dava açma ya da kanun yollarına başvuru için belli sürelerin öngörülmesi -bu süreler dava açmayı imkânsız kılacak ölçüde kısa olmadıkça- hukuki belirlilik ilkesinin bir gereğidir ve mahkemeye erişim hakkına aykırı değildir (Remzi Durmaz, B. No: 2013/1718, 2/10/2013, § 27).

30. Bireysel başvuruların, 6216 sayılı Kanun'un 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası ile İçtüzük'ün 64. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca başvuru yollarının tüketildiği tarihten, başvuru yolu öngörülmemiş ise ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekmektedir. Anılan düzenlemelerde, başvuru yolu öngörülen durumlarda bireysel başvuru süresinin başlangıcına ilişkin olarak "başvuru yollarının tüketildiği" tarihten söz edilmekte ise de haberdar olunmayan bir hususta başvuru yapılamayacağı dikkate alınarak bu ibarenin "nihai kararın gerekçesinin öğrenildiği" tarih olarak anlaşılması gerekir. Bu öğrenme somut olayın özelliklerine göre farklı şekillerde gerçekleşebilir.

31. Bireysel başvuru süresi bakımından "nihai kararın gerekçesinin tebliği", öğrenme şekillerinden biridir (Mehmet Ali Kurtuldu, B. No: 2013/5504, 28/5/2014, § 27). Ancak öğrenme, gerekçeli kararın tebliği ile sınırlı olarak gerçekleşmez; başka şekillerde de öğrenme söz konusu olabilir.

32. Somut olayda, başvurucu vekili Yargıtayın kısmi onama kararı üzerine bu kararın içeriğini gerekçe gösterek 17/5/2013 tarihinde tahliye talebinde bulunmuştur (bkz. § 18). Diğer bir ifadeyle başvurucunun nihai kararın gerekçesini en geç 17/5/2013 tarihinde öğrendiği anlaşılmıştır. Bireysel başvuru tarihinin de 26/6/2013 olduğu gözetildiğinde bireysel başvuru için öngörülen otuz günlük sürenin geçtiği görülmektedir.

33. Açıklanan nedenlerle, başvuru yollarının tüketildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılmayan bireysel başvurunun diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin “süre aşımı” nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun, süre aşımı nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA,

9/3/2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Yuliyan Andreev [2.B.], B. No: 2013/4837, 9/3/2016, § …)
   
Başvuru Adı YULİYAN ANDREEV
Başvuru No 2013/4837
Başvuru Tarihi 26/6/2013
Karar Tarihi 9/3/2016

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, haksız olarak tutuklu yargılanılma nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının; mahkûmiyet kararına delil olarak esas alınan kamera kayıtlarının duruşmada izlenilmemesi, isnadın mahiyet ve sebebinden en kısa zamanda haberdar edilmemesi, soruşturma aşamasında müdafi tayin edilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması ve iddia makamının duruşmada yer almaması nedenleriyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Suç İsnadı) Müdafi yardımından yararlanma hakkı (ceza) Süre Aşımı
Hakkaniyete uygun yargılanma hakkı (hukuka aykırı deliller, bariz takdir hatası vs.) Süre Aşımı
Suçlamayı (İsnadı) Öğrenme Hakkı (ceza) Süre Aşımı
Tercüman yardımından yararlanma hakkı (ceza) Süre Aşımı
Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı Tutukluluk (suç süphesi ve tutuklama nedeni) Süre Aşımı

IV. İLGİLİ HUKUK



Mevzuat Türü Mevzuat Tarihi/Numarası - İsmi Madde Numarası
Kanun 5237 Türk Ceza Kanunu 245
5271 Ceza Muhakemesi Kanunu 153
202
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi