TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
AHMET TUNCER AKSEL
BAŞVURUSU
|
(Başvuru
Numarası: 2014/11474)
|
|
Karar
Tarihi: 15/12/2016
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Burhan ÜSTÜN
|
Üyeler
|
:
|
Serruh KALELİ
|
|
|
Nuri NECİPOĞLU
|
|
|
Kadir ÖZKAYA
|
|
|
Rıdvan GÜLEÇ
|
Raportör Yrd.
|
:
|
Ceren Sedef EREN
|
Başvurucu
|
:
|
Ahmet Tuncer AKSEL
|
Vekili
|
:
|
Av. Mustafa Metin SEZGİN
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 11/7/2014 tarihinde
yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucunun murislerinin 29/7/1993
yılında açtığı kadastro tespitine itiraz davası çeşitli aşamalardan geçtikten
sonra hâlen İlk Derece Mahkemesi önünde derdest durumdadır.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
9. Mahkemenin 15/12/2016 tarihinde
yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
10. Başvurucu, uzun süren yargılama nedeniyle makul sürede
yargılanma ve mülkiyet haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
A. Kabul Edilebilirlik
Yönünden
11. Başvurucu her ne kadar murislerinden biri olan Sait Sıtkı Eker'in de şikâyet konusu davanın davacılarından olduğunu
ve kendisinin aynı zamanda Sait Sıtkı Eker'in de
mirasçısı sıfatıyla davaya dahil olduğunu belirtmişse
de bireysel başvuru dosyasındaki belgelerden anılan şahsın söz konusu davada taraf
olmadığının anlaşıldığı gözetildiğinde başvurucunun, Sait Sıtkı Eker'in mirasçısı sıfatıyla yer aldığını iddia ettiği
yargılama sürecinin uzunluğu nedeniyle makul sürede yargılanma hakkının ihlal
edildiği iddiası yönünden başvurunun kişi
bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar
verilmesi gerekir.
12. Başvurucunun diğer murisi Emine
Aksel'in şikâyet konusu davanın davacılarından biri olduğu anlaşıldığından
başvurucunun, anılan şahsın mirasçısı sıfatıyla yer aldığı yargılama sürecinde
makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddiasının, açıkça
dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini
gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı değerlendirildiğinden kabul
edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
13. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın
ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra
aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam
eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul süre şikâyetiyle ilgili
kararını verdiği tarih esas alınır (Güher
Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013,
§§ 50, 52).
14. Başvuruya konu dava, başvurucunun murisinden intikalle takip
etmekte olduğu bir uyuşmazlık olup bu yönüyle makul süre değerlendirmesi
bakımından dikkate alınacak sürenin başlangıç anı, mirasçının yargılamaya
katıldığı an değil, somut olayda muris açısından değerlendirmeye esas alınan
sürenin başlangıç anıdır (Gülseren Gürdal ve
diğerleri, B. No: 2013/1115, 5/12/2013, §
51).
15. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı
ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki
tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin
niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Güher
Ergun ve diğerleri, §§ 41-45).
16. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 23 yıl 4 aylık
yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
17. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
18. Başvurucu, uzun süren yargılama nedeniyle mülkiyet hakkının
da ihlal edildiğini iddia etmişse de başvurucunun makul sürede yargılanma
hakkının ihlal edildiği yönünde yukarıda yer verilen tespitler ışığında,
mülkiyet hakkının ihlal edildiği yönündeki iddiasının ayrıca
değerlendirilmesine gerek görülmemiştir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un
50. Maddesi Yönünden
19. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı
Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50.
maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir…”
20. Başvurucu manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
21. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
sonucuna varılmıştır.
22. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında başvurucuya net 26.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar
verilmesi gerekir.
23. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800
TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvurucuya
ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. 1. Sait Sıtkı Eker'in mirasçısı
sıfatıyla yer aldığını iddia ettiği yargılama sürecinin uzunluğu nedeniyle
makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasının kişi bakımından yetkisizlik nedeniyle
KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
2. Emine Aksel'in mirasçısı sıfatıyla yer aldığı yargılama
sürecinin uzunluğu nedeniyle makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasınınKABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucuya net 26.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE,
tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
D. 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam
2.006,10 TL yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,
E. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin Bursa Kadastro Mahkemesine (E.2013/29)
GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 15/12/2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.