TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
HİDAYET GÜLLÜBAŞ VE GÖNEN GÜLLÜBAŞ BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2014/12834)
|
|
Karar Tarihi: 22/12/2016
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Burhan ÜSTÜN
|
Üyeler
|
:
|
Serruh KALELİ
|
|
|
Nuri NECİPOĞLU
|
|
|
Kadir ÖZKAYA
|
|
|
Rıdvan GÜLEÇ
|
Raportör Yrd.
|
:
|
Gökçe GÜLTEKİN
|
Başvurucular
|
:
|
1. Hidayet GÜLLÜBAŞ
|
|
:
|
2. Gönen GÜLLÜBAŞ
|
Vekili
|
:
|
Av. Ümit İNCEEFE
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 25/7/2014 tarihinde
yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine
ilişkin iddia dışındaki iddialar yönünden kısmi kabul edilmezlik kararı
verilerek makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddia
yönünden başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından
yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
(Bakanlık) gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucular 14/4/2007 tarihinde
gözaltına alınmışlardır. Uşak Cumhuriyet Başsavcılığının 23/8/2007
tarihli iddianamesiyle başvurucular hakkında tasarlayarak kasten insan öldürme
suçunu işledikleri iddiasıyla kamu davası açılmıştır. Uşak 1. Ağır Ceza
Mahkemesinin 28/5/2008 tarihli kararıyla
başvurucuların hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir. Temyiz
üzerine hüküm, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 20/6/2011
tarihli kararıyla bozulmuştur. Bozmaya uyularak yürütülen yargılamada,
Mahkemenin 11/6/2013 tarihli kararıylabaşvurucuların
hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir. Temyiz üzerine hüküm,
Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 28/5/2014 tarihli
kararıyla onanmıştır.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
9. Mahkemenin 22/12/2016 tarihinde
yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
10. Başvurucular, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini
ileri sürmüştür.
A. Kabul Edilebilirlik
Yönünden
11. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine
karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul
sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir
olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
12. Ceza yargılaması süresinin tespitinde kişiye suç işlediği
iddiasının yetkili makamlar tarafından bildirildiği veya isnattan ilk olarak
etkilendiği arama ve gözaltı gibi tedbirlerin uygulandığı tarih ile suç
isnadına ilişkin nihai karar tarihi (bireysel başvuruya konu devam eden
yargılamalar yönünden Anayasa Mahkemesinin inceleme tarihi) arasında geçen süre
esas alınır (B.E., B. No: 2012/625, 9/1/2014,
§ 34).
13. Ceza yargılamasının süresinin makul olup olmadığı
değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların
ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın
süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate
alınır (B.E., § 29).
14. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 7 yıl 1 aylık
yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
15. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un
50. Maddesi Yönünden
16. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı
Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50.
maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir…”
17. Başvurucular, manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
18. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
sonucuna varılmıştır.
19. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında başvuruculara ayrı ayrı net 6.000 TL manevi tazminat ödenmesine
karar verilmesi gerekir.
20. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800
TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvuruculara
müştereken ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin
iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvuruculara ayrı ayrı net 6.000 TL manevi tazminat
ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
D. 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam
2.006,10 TL yargılama giderinin BAŞVURUCULARA MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE
E. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucuların Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesine
(E.2013/42, K.2013/154) GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 22/12/2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.