TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
GAP UN İRMİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2014/13474)
Karar Tarihi: 22/12/2016
Başkan
:
Burhan ÜSTÜN
Üyeler
Serruh KALELİ
Nuri NECİPOĞLU
Kadir ÖZKAYA
Rıdvan GÜLEÇ
Raportör Yrd.
Derya ATAKUL
Başvurucu
Gap Un İrmik San. Ve Tic. Ltd. Şti.
Temsilcisi
Nurullah İPEK
Vekili
Av. İsmail DOĞAN
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 19/8/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Başvurucu tarafından yapılan 2014/13474 ve 2014/13477 numaralı başvurular, aralarında kişi yönünden irtibat bulunduğu anlaşıldığından birleştirilmiş, incelemeye 2014/13474 numaralı bireysel başvuru dosyası üzerinden devam edilmiştir.
5. Komisyonca başvurunun kabul edilebilir olduğuna ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucu aleyhine 7/11/2007 tarihinde alacak davası açılmıştır. Mardin 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 17/1/2012 tarihli kararı ile davanın kabulüne karar vermiştir. Karar, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 6/6/2012 tarihli ilamı ile bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada Mahkemece 12/6/2014 tarihli karar ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Başvurucu tarafından temyiz talebinde bulunulmuş ancak temyiz harcı eksik yatırıldığından ve yasal süresi içinde söz konusu eksiklik tamamlanmadığından Mahkemece 2/12/2014 tarihli ek karar ile 12/6/2014 tarihli kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilmiştir. Ek karara karşı temyiz talebinde bulunulmaması üzerine 12/6/2014 tarihli karar 7/10/2014 tarihinde kesinleşmiştir.
9. Başvurucu aleyhine 24/7/2009 tarihinde alacak davası açılmıştır. Mardin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) 6/6/2013 tarihli karar ile davanın kabulüne karar vermiştir. Karar, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 17/9/2014 tarihli ilamı ile onanmış ve 27/11/2014 tarihinde kesinleşmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
10. Mahkemenin 22/12/2016 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
11. Başvurucu 7/11/2007 ve 24/7/2009 tarihlerinde aleyhine açılan davalarda yargılamaların uzun sürdüğünü belirterek makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
A. Esas Yönünden
12. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Güher Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 50, 52).
13. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Güher Ergun ve diğerleri, §§ 41-45).
14. Anılan ilkeler doğrultusunda Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda başvurucu aleyhine 7/11/2007 ve 24/7/2009 tarihlerinde açılan davalarda sırasıyla 6 yıl 7 ay ve 5 yıl 1 ay süren yargılama sürelerinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
15. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
B. 6216 Sayılı Kanun'un 50. Maddesi Yönünden
16. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 50. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir…”
17. Başvurucu, manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
18. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
19. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında başvurucuya net 10.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
20. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 412,20 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.212,20 TL yargılama giderinin başvurucuya ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucuya net 10.000,00 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
D. 412,20 TL harç ve 1.800,00 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.212,20 TL yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,
E. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın birer örneğinin Mardin 1. Asliye Hukuk Mahkemesine (E.2009/602, K.2013/227) ve Mardin 2. Asliye Hukuk Mahkemesine (E.2013/24, K.2014/311) GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 22/12/2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.