logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Hakan Ceylan [1.B.], B. No: 2014/15918, 10/1/2018, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

HAKAN CEYLAN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2014/15918)

 

Karar Tarihi: 10/1/2018

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Burhan ÜSTÜN

Üyeler

:

Nuri NECİPOĞLU

 

 

Kadir ÖZKAYA

 

 

Rıdvan GÜLEÇ

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

Raportör

:

Volkan SEVTEKİN

Başvurucu

:

Hakan CEYLAN

Vekili

:

Av. Devrim BİÇEN

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, tüketici hakem heyetine yaptığı şikâyetin kabul edilmesine rağmen lehine vekâlet ücreti verilmemesi ve bu konuda Tüketici Mahkemesine açtığı itiraz davasının reddedilmesi nedeniyle adil yargılama hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvurular 1/10/2014 ve 23/10/2014 tarihlerinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Başvurucunun 2014/16914 ve 2014/17271 sayılı bireysel başvuru dosyaları konu yönünden hukuki irtibat nedeniyle 2014/15918 sayılı dosya üzerinde birleştirilmesine karar verilmiştir.

6. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

7. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, görüş bildirmemiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar özetle şöyledir:

9. Başvurucu aynı banka şubesinden farklı tarihlerde kullandığı tüketici kredileri nedeniyle 781,05 TL "kredi tahsis ve değerlendirme, kredi masrafı", 100 TL "dosya masrafı" ve 200 TL "kredi istihbarat ücreti" adları altında kendisinden tahsil edilen tutarların iadesi için 17/4/2014 tarihinde üç ayrı şikâyet dilekçesiyle Sur Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyetine (Heyet) başvurmuştur.

10. Heyet, 12/5/2014 tarihli ve 1072607, 1072670 ve 1072555 sayılı kararları ile başvurucunun haklılığını tespit ederek şikâyetlere konu masraf ve ücretlerin başvurucuya iadesine karar vermiştir. Başvurucunun her bir şikâyet yönünden 250 TL vekâlet ücreti talebi ise yargı mercii olmadığı ve vekâlet ücretine hükmetme konusunda kanunla verilmiş bir yetki ve görevinin de bulunmadığı gerekçeleriyle kabul edilmemiştir.

11. Başvurucu, şikâyetlerinin kabul edilmesine rağmen vekâlet ücreti talebi hakkında verilen olumsuz Heyet kararlarına karşı Diyarbakır 4. Asliye (Tüketici) Hukuk Mahkemesi (Mahkeme) nezdinde 17/6/2014 tarihinde itirazlarda bulunmuştur.

12. Mahkeme 3/9/2014 tarihli kararı ile "kredi istihbarat ücreti" hakkındaki Heyet kararına karşı vekâlet ücreti yönünden açılan davanın reddine kesin olarak karar vermiştir. Kararın gerekçesi şu şekildedir:

"Tüm dosya kapsamı hep birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde; Davacının tüketici sorunları hakem heyetine yapmış olduğu başvurunun kabulüne karar verildiği davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmediği Barolar Birliği tarafından belirlenen avukatlık asgari ücret tarifesindeki belirlenen vekalet ücretlerinin yasal dayanağının olması gerektiği, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen Tüketici Hakem Heyeti nezdinde takip edilecek işler için belirlenmiş olan vekalet ücretinin avukatların müvekkilinden talep edebileceğine ilişkin bir düzenleme olduğu, hakem heyetinin davacı lehine vekalet ücretine hükmetmesine yönelik bir düzenleme olmadığı bu hali ile tüketici hakem heyetinin vekalet ücretine hükmetmemiş olmasının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılarak davanın reddine karar veril(miştir)."

13. Mahkeme 1/10/2014 tarihli kararlarında ise "kredi tahsis ve değerlendirme, kredi masrafı" ile "dosya masrafı" hakkındaki Heyet kararlarına karşı vekâlet ücreti yönünden açılan davaların ayrı ayrı reddine kesin olarak karar vermiştir. Kararların gerekçeleri şöyledir:

"Tüm dosya kapsamı hep birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde; davacının tüketici sorunları hakem heyetine yapmış olduğu başvurunun kabulüne karar verildiği davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmediği Barolar Birliği tarafından belirlenen avukatlık asgari ücret tarifesindeki belirlenen vekalet ücretlerinin yasal dayanağının olması gerektiği, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen Tüketici Hakem Heyeti nezdinde takip edilecek işler için belirlenmiş olan vekalet ücretinin avukatların müvekkilinden talep edebileceğine ilişkin bir düzenleme olduğu, hakem heyetinin davacı lehine vekalet ücretine hükmetmesine yönelik bir düzenleme olmadığı, dava tarihinden sonra yürürlüğe giren 6552 sayılı yasanın 140. maddesi ile 6502 sayılı yasanın 70/1. maddesine “Tüketici hakem heyetlerince vekâlet ücreti ödenmesine karar verilemez.” hükmünün getirildiği, bu hali ile tüketici hakem heyetinin vekalet ücretine hükmetmemiş olmasının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılarak davanın reddine karar veril(miştir)."

14. Başvurular, kararların tefhimlerinden itibaren 1/10/2014 ve diğer iki başvuruda 23/10/2014 tarihlerinde yasal süre içerisinde yapılmıştır.

IV. İLGİLİ HUKUK

A. Kanun Hükümleri

15. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323. maddesi şöyledir:

 “1) Yargılama giderleri şunlardır:

 ...

 ğ) Vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti.

 ...”

16. 6100 sayılı Kanun’un 332. maddesi şöyledir:

 “(1) Yargılama giderlerine, mahkemece resen hükmedilir..."

17. Uyuşmazlığa konu olay tarihi itibarıyla yürürlükte olan 23/2/1995 tarihli ve 4077 sayılı mülga Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4822 sayılı Kanun ile değiştirilen 22. maddesinin beşinci fıkrası şöyledir:

“...

Değeri beşyüz milyon liranın altında bulunan uyuşmazlıklarda tüketici sorunları hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar tarafları bağlar. Bu kararlar İcra ve İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir. Taraflar bu kararlara karşı onbeş gün içinde tüketici mahkemesine itiraz edebilirler. İtiraz, tüketici sorunları hakem heyeti kararının icrasını durdurmaz. Ancak, talep edilmesi şartıyla hakim, tüketici sorunları hakem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabilir. Tüketici sorunları hakem heyeti kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine tüketici mahkemesinin vereceği karar kesindir.

...”

18. 7/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un "Karar ve karara itiraz" kenar başlıklı 70. maddesinin ilgili kısımları şöyledir:

"(1) İl ve ilçe tüketici hakem heyetinin verdiği kararlar tarafları bağlar. (Ek cümle: 10/9/2014 - 6552/140 md.) Tüketici hakem heyetlerince vekâlet ücreti ödenmesine karar verilemez.

...

(5) Tüketici hakem heyeti kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine tüketici mahkemesinin vereceği karar kesindir.

..."

19. 6502 sayılı Kanun’un 86. maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

"23/2/1995 tarihli ve 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmıştır. Diğer mevzuatta Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna yapılan atıflar bu Kanuna yapılmış sayılır."

20. 6502 sayılı Kanun'un 87. maddesi şöyledir:

"Bu Kanun yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra yürürlüğe girer."

B. Tarife Hükümleri

21. 28/12/2013 tarihli ve 28865 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren (Karar tarihinde yürürlükte bulunan) Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin ekli çizelgesinin birinci kısım ikinci bölümünün "İş Takibi Konusundaki Hukuki Yardımlarda Ödenecek Ücret" başlıklı altıncı sırası şöyledir:

"6. İl ve ilçe tüketici hakem heyetleri nezdinde sunulacak hizmetlerde, hizmete konu işin değerinin % 12’sinden aşağı olmamak üzere. Ancak hizmete konu işin değeri maktu ücretin altında ise hizmete konu işin değeri kadar avukatlık ücretine hükmedilir. 250,00 TL"

22. 31/12/2014 tarihli ve 29222 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren (6502 sayılı Kanun'un 70. maddesinde yapılan kanuni düzenleme sonrası) Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin "Tüketici hakem heyetleri ve tüketici mahkemelerinde ücret" kenar başlıklı 12. maddesi şöyledir:

" (1) Tüketici hakem heyetlerinin tüketici lehine verdiği kararlara karşı açılan itiraz davalarında, kararın iptali durumunda tüketici aleyhine, avukatlık asgari ücret tarifesine göre nisbi tarife üzerinden vekâlet ücretine hükmedilir.

(2) İş bu tarifenin Birinci Kısım İkinci Bölümünün tüketici hakem heyetlerine ilişkin kuralı, tüketici hakem heyetlerinde avukat aracılığı ile takip edilen işlerde, avukat ile müvekkili arasında çıkabilecek uyuşmazlıkların Avukatlık Kanununun 164. maddesinin 4. fıkrası uyarınca çözülmesine ilişkindir."

23. Anılan tarifenin ekli çizelgesinin birinci kısım ikinci bölümünün "İş Takibi Konusundaki Hukuki Yardımlarda Ödenecek Ücret" başlıklı altıncı sırası şöyledir:

"6. İl ve ilçe tüketici hakem heyetleri nezdinde sunulacak hizmetlerde, hizmete konu işin değerinin % 12’sinden aşağı olmamak üzere. Ancak hizmete konu işin değeri maktu ücretin altında ise hizmete konu işin değeri kadar 250,00 TL "

V. İNCELEME VE GEREKÇE

24. Mahkemenin 10/1/2018 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları

25. Başvurucu, kullandığı tüketici kredileri nedeniyle kendisinden tahsil edilen masraf ve ücretlerin iadesi taleplerinin kabul edilmesine rağmen Heyet tarafından lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi nedeniyle Tüketici Mahkemesine açtığı itiraz davasının mevzuat hükümlerinin yanlış yorumlanması sonucu reddedildiğini belirterek Anayasa'nın 2., 10., 18., 35., 36. ve 172. maddelerinde düzenlenen ilke ve hakların ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme

26. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvurucunun şikâyetinin özü, Heyet tarafından lehine karar verilmesine rağmen vekâlet ücretine hükmedilmeyerek Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerinin hatalı şekilde yorumlamasına ilişkin olduğundan iddia yargılamanın sonucuna yönelik olarak değerlendirilmiştir.

27. Vekâlet ücreti yargılama gideri olup bununla davacı veya davalının o dava nedeniyle aldıkları hukuki yardım karşılığında avukata ödedikleri ücretin telafisi amaçlanmaktadır. Bu nedenle kendisini avukatla temsil ettiren kişinin o davada haklı çıkması durumunda, bu kişi lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir. Haklı çıkan taraf lehine hükmedilecek vekâlet ücretinin miktarı avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenmektedir (AYM, E.2013/95, K.2014/176, 13/11/2014).

28. Anayasa’nın 141. maddesinde belirtildiği üzere davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması yargının görevidir. Bu görevin ağır iş yükü altında yerine getirilmesi zorlaştıkça, uyuşmazlıkların çözümü için alternatif yöntemlerin yaşama geçirilmesi, yargıya ilişkin anayasal kuralların etkililiğinin sağlanması bakımından gerekli görülebilir. Bu nedenle taraflara görevli ve yetkili mahkemeye başvurmadan önce belli değerin altındaki uyuşmazlığı kısa sürede çözmek üzere tüketici sorunları hakem heyetlerine başvurma yükümlülüğü getirilmiş, ancak bu aşamadan sonra kararı benimsemeyen tarafa yargı yolu açık tutulmuştur. Buna göre tüketici sorunları hakem heyetlerinin, yargı işlevi yerine getiren bir kurul olarak düzenlenmedikleri anlaşılmaktadır (AYM, E.2006/78, K.2008/84, 20/3/2008).

29. Diğer yandan, 28/12/2013 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin (Tarife) birinci kısım ikinci bölüm 6. maddesinin sonunda yer alan "...avukatlık ücretine hükmedilir." ibaresinin iptali istemiyle açılan davada, hakem heyetlerinin yargısal bir mercii olmadığı, bu nedenle çözüme kavuşturdukları uyuşmazlıklarda vekâlet ücretine hükmedemeyecekleri, bu konuda üst hukuk normlarında da herhangi bir hüküm bulunmadığı belirtilerek anılan ibarenin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiştir (Danıştay 8. Dairesi, E.2014/1419, 4/7/2014).

30. Anayasa’nın 148. maddesinin dördüncü fıkrasında, kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlara ilişkin şikâyetlerin bireysel başvuruda incelenemeyeceği belirtilmiştir. Bu kapsamda ilke olarak mahkemeler önünde dava konusu yapılmış maddi olay ve olguların kanıtlanması, delillerin değerlendirilmesi, hukuk kurallarının yorumlanması ve uygulanması ile uyuşmazlıkla ilgili varılan sonucun adil olup olmaması bireysel başvuru konusu olamaz. Ancak bireysel başvuru kapsamındaki hak ve özgürlüklere müdahale teşkil eden, bariz takdir hatası veya açık bir keyfîlik içeren yorum, uygulama ve sonuçlar Anayasa Mahkemesinin denetim yetkisi kapsamındadır (Ahmet Sağlam, B. No: 2013/3351, 18/9/2013, § 42).

31. Somut olayda başvurucunun ihlal iddiasına gerekçe gösterdiği maddi zararını, bir başka ifadeyle her bir şikâyet nedeniyle 250 TL vekâlet ücreti talebine ilişkin itirazını karar tarihinde yürürlükte bulunan tarife hükmüne dayandırdığı (bkz. § 21) anlaşılmaktadır. Mahkeme, başvurucunun itirazını tarifede belirtilen vekâlet ücretinin yasal dayanağının olmaması ve düzenlemenin avukat ile müvekkil arasındaki iç ilişkiye yönelik olduğu gerekçesiyle reddetmiştir. Başvurucu ayrıca benzer bir itiraz davasında ilgili mevzuat değerlendirilerek avukat marifetiyle başvuru yapan ve haklılığı tespit edilen tüketici yararına hakem heyetinde vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verildiğini dile getirmiştir. Açık bir kanun hükmü bulunmayan ve ilgili tarife hükmünün uygulanmasına ilişkin içtihadın henüz yerleşik hâle gelmediği bir aşamada, o hükmün (tarifenin) yargı organlarınca farklı biçimlerde yorumlanabilmesi hukukun doğası gereğidir.

32. Nitekim, tüketici hakem heyetlerin vekâlet ücretine hükmedip hükmedemeyecekleri konusunda tarife nedeniyle uygulamada ortaya çıkan tereddütler Danıştay kararına (bkz. § 29) konu olmuştur. Anılan karar sonrası 6502 sayılı Kanun'a eklenen "Tüketici hakem heyetlerince vekâlet ücreti ödenmesine karar verilemez." hükmü ile konu açık bir şekilde düzenlenmiştir. Yine bu doğrultuda tarifede değişikliğe gidilmiştir (bkz.§ 22, 23).

33. Yapılan tespitler ışığında, Mahkemenin gerekçesi ve başvurucunun iddiaları incelendiğinde iddiaların özünün hukuk kurallarının yorumlanması ve uygulanmasında isabet olmadığına ve esas itibarıyla yargılamanın sonucuna ilişkin olduğu görülmektedir.

34. Açıklanan nedenlerle başvurucunun iddiasının kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlara ilişkin olduğu, derece mahkemesi kararlarının açık bir keyfîlik veya bariz takdir hatası da içermediği anlaşıldığından başvurunun diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

VI. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 10/1/2018 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Hakan Ceylan [1.B.], B. No: 2014/15918, 10/1/2018, § …)
   
Başvuru Adı HAKAN CEYLAN
Başvuru No 2014/15918
Başvuru Tarihi 1/10/2014
Karar Tarihi 10/1/2018

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, tüketici hakem heyetine yaptığı şikâyetin kabul edilmesine rağmen lehine vekâlet ücreti verilmemesi ve bu konuda Tüketici Mahkemesine açtığı itiraz davasının reddedilmesi nedeniyle adil yargılama hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Medeni Hak ve Yükümlülükler) Mahkemeye erişim hakkı (hukuk) Açıkça Dayanaktan Yoksunluk

IV. İLGİLİ HUKUK



Mevzuat Türü Mevzuat Tarihi/Numarası - İsmi Madde Numarası
Kanun 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu 323
332
4077 Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun 22
4822 Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun 29
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi