TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
KAYALAR TEKSTİL BRODE SAN. TİC. A.Ş. BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2014/15911)
Karar Tarihi: 10/1/2018
Başkan
:
Burhan ÜSTÜN
Üyeler
Nuri NECİPOĞLU
Kadir ÖZKAYA
Rıdvan GÜLEÇ
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
Raportör
Volkan SEVTEKİN
Başvurucu
KAYALAR TEKSTİL BRODE SAN. TİC. A.Ş.
Vekili
Av. Tekin DORUK
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, kanun yolu açık olmak üzere verilen görevsizlik kararı uyarınca dosyanın görevli mahkemeye gönderilme talebine rağmen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi nedeniyle mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 9/10/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
5. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:
A. Bireysel Başvuru Öncesi Süreç
6. Başvurucu, Denizli 1. İcra Müdürlüğünde alacak iddiasına dayanak 31/5/2012 tarihli faturaya kapsamında 1.347,01 TL bedel üzerinden ilamsız icra takibi başlatmıştır.
7. Borçlunun borca itiraz etmesiyle takibin durması üzerine başvurucu, Denizli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde (Mahkeme) itirazın iptali davası açmıştır.
8. Mahkemenin 4/7/2013 tarihli kararıyla davanın ticari dava, davalının da tacir olmadığı gerekçesiyle davaya bakmaya asliye hukuk mahkemesinin görevli bulunduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş ve anılan kararda "Dosyanın kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde müracaat edilmesi halinde görevli Denizli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine ... gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere " ibareleri yazılarak karar verildiği açıklanmıştır.
9. Başvurucuya 24/12/2013 tarihinde tebliğ edilen görevsizlik kararı taraflarca temyiz edilmediğinden 31/1/2014 tarihinde kesinleşmiştir. Başvurucu vekili 9/1/2014 tarihli dilekçeyle dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunmuştur.
10. Dosyanın gönderildiği Denizli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 3/3/2014 tarihli kararıyla davanın açılmamış sayılmasına karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi için dosyanın tekrardan Denizli 1. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. Karar gerekçesinde, görevsizlik kararının verildiği tarihte davanın değeri itibarıyla kararın temyiz kabiliyetinin olmayıp kesin nitelikte olduğunu ve temyiz yolu açık olarak karar verilmesinin bu karara temyiz yolunu açmayacağını belirtmiştir. Bu nedenle dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talebinin 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 20. maddesinin "...bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten ... itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ... mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde, bu mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilir." hükmü hatırlatılarak bu duruma göre tekrardan bir değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir.
11. Bu defa Mahkemenin 4/3/2014 tarihli ek kararı ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ve karara "...gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere" ibaresi yazılmıştır. Karar gerekçesinde de dava konusu alacağın 1.347,01 TL, kararın temyiz edilebilirlik sınırının ise 1.820 TL olması nedeniyle görevsizlik kararının verildiği tarihte kesin nitelikte olduğu açıklanmış, 6100 sayılı Kanun'un 20. maddesince görevsizlik karar tarihi olan 4/7/2013 tarihinden itibaren iki haftalık süre geçirildikten sonra dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulduğu belirtilmiş ve görevsizlik kararında temyiz yolu açık olmak üzere karar verilmesinin kanunun emredici hükmünü değiştirmeyeceği ifade edilmiştir.
12. Anılan ek karar 17/9/2014 tarihinde başvurucu vekiline tebliğ edilmiştir. Başvurucu ek kararda kanun yolunun açık olduğunun belirtilmesine rağmen karar gerekçesinde kararın kesin olduğu ve temyiz kabiliyetinin bulunmadığı açıklandığından kanun yoluna başvurmadığını belirtmiştir. 9/10/2014 tarihinde süresi içinde bireysel başvuruda bulunulmuştur.
B. Bireysel Başvuru Sonrası Süreç
13. UYAP aracılığıyla erişilen bilgi ve belgelerden, bireysel başvuru konusu olan karardan sonra bu defa başvurucu tarafından 31/5/2012 tarihli faturaya konu bedelin tahsili istemiyle 28/11/2014 tarihinde alacak davası açılmıştır.
14. Denizli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/5/2015 tarihli kararıyla davalının davacının yanında işçi olarak çalıştığı, dava konusu malların da işçinin ücret alacağına karşılık olarak verildiğinin savunulması nedeniyle işçinin ücret alacağının bulunup bulunmadığı hususunda davaya bakmaya iş mahkemesinin görevli bulunduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir.
15. Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi üzerine yapılan yargılama sonunda Denizli 3. İş Mahkemesinin 14/7/2017 tarihli kararıyla davanın kabulüne ve 1.347,01 TL alacağın takip talebinin tebliğ tarihi olan 22/8/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiştir.
IV. İLGİLİ HUKUK
16. 6100 sayılı Kanun'un "Görevsizlik veya yetkisizlik kararı üzerine yapılacak işlemler" kenar başlıklı Anayasa Mahkemesinin 10/2/2016 tarihli ve E.2015/96, K.2016/9 sayılı kararı ile "…bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten…" ibaresinin iptal edilmeden önceki nihai karar tarihi itibarıyla yürürlükte olan 20. maddesinin (1) numaralı fıkrasının hâli şöyledir:
"Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi hâlinde, taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde, bu mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilir."
17. 6100 sayılı Kanun'un 297. maddesinin (1) numaralı fıkrasının ilgili kısmı şöyledir:
“Hüküm "Türk Milleti Adına" verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar:
…
ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini.
…”
V. İNCELEME VE GEREKÇE
18. Mahkemenin 10/1/2018 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
19. Başvurucu, görevsizlik kararında gösterildiği şekilde dosyanın görevli mahkemeye gönderilme talebine rağmen davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkı ve bu kapsamda mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme
20. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 48. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:
"Kabul edilebilirlik şartları ve incelemesinin usul ve esasları ile ilgili diğer hususlar İçtüzükle düzenlenir."
21. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün (İçtüzük) 80. maddesi şöyledir:
"(1) Bölümler ya da komisyonlarca yargılamanın her aşamasında aşağıdaki hallerde düşme kararı verilebilir:
ç) Bölümler ya da Komisyonlarca saptanan herhangi bir başka gerekçeden ötürü, başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir neden görülmemesi.
(2) Bölümler ya da Komisyonlar; yukarıdaki fıkrada belirtilen nitelikteki bir başvuruyu, Anayasanın uygulanması ve yorumlanması veya temel hakların kapsamının ve sınırlarının belirlenmesi ya da insan haklarına saygının gerekli kıldığı hâllerde incelemeye devam edebilir."
22. Anılan düzenlemeler uyarınca Anayasa Mahkemesi, başvurucunun davadan açıkça feragat etmesi, davasını takipsiz bıraktığının anlaşılması, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kalkmış olması ya da Anayasa Mahkemesince saptanan benzer nitelikteki başka bir gerekçeden dolayı başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir sebebin olmadığı kanaatine varması hâlinde başvuru hakkında düşme kararı verebilmektedir.
23. Adil yargılanma hakkının en temel unsurlarından biri olan mahkemeye erişim hakkı, bir uyuşmazlığı mahkeme önüne taşıyabilmek ve uyuşmazlığın etkili bir şekilde karara bağlanmasını isteyebilmek anlamına gelir. Kişinin mahkemeye başvurmasını engelleyen veya mahkeme kararını anlamsız hâle getiren, bir başka ifadeyle mahkeme kararını önemli ölçüde etkisizleştiren sınırlamalar mahkemeye erişim hakkını ihlal edebilir (Özkan Şen, B. No: 2012/791, 7/11/2013, § 52).
24. Somut olayda başvurucunun temel şikâyeti Denizli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 4/3/2014 tarihli ek kararı ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi nedeniyle mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği iddiasıdır.
25. Başvurucunun bireysel başvuru konusu olan ek karar sonrasında hak sahibi olduğu düşüncesiyle ileri sürdüğü hakkını mahkeme önüne taşıyarak etkili bir şekilde karara bağlanmasını sağladığı (bkz. § 15), bir başka ifadeyle Mahkemenin ek kararı ile ortaya çıkan ve mahkemeye erişim hakkını engelleyen durumun ortadan kalktığı anlaşılmaktadır.
26. Öte yandan İçtüzük'ün 80. maddesinin (2) numaralı fıkrasında öngörülen başvurunun incelenmesinin devamında Anayasa'nın uygulanması veya temel hakların kapsamının ve sınırlarının belirlenmesi ya da insan haklarına saygının gerekli kıldığı herhangi bir durumun da söz konusu olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
27. Dolayısıyla başvurucunun söz konusu temel şikâyetinin bireysel başvuru sonrasındaki yargılama sürecinde giderilmesi nedeniyle başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir neden kalmadığı anlaşıldığından İçtüzük’ün 80. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (ç) bendi gereğince başvurunun, diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin düşmesine karar verilmesi gerekir.
VI. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir neden görülmemesi nedeniyle DÜŞMESİNE,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 10/1/2018 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.