TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
DEVA ÖZEL SAĞLIK HİZMETLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2014/16638)
|
|
Karar Tarihi: 20/7/2017
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Burhan ÜSTÜN
|
Üyeler
|
:
|
Serruh KALELİ
|
|
|
Nuri
NECİPOĞLU
|
|
|
Kadir ÖZKAYA
|
|
|
Rıdvan GÜLEÇ
|
Raportör
|
:
|
Volkan
ÇAKMAK
|
Başvurucu
|
:
|
Deva Özel
Sağlık Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş.
|
Vekili
|
:
|
Av. Bülent
AKSU
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, sağlık kuruluşu için tabela uygunluk belgesi almak
amacıyla yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan
davada hukuka aykırı karar verildiği ve yargılamanın makul sürede
tamamlanmadığı gerekçesiyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına
ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 17/10/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyon, başvurucunun makul sürede yargılanma hakkı dışında
ileri sürdüğü ihlal iddiaları yönünden başvurunun açıkça dayanaktan yoksun
olduğu gerekçesiyle kabul edilemezlik kararı vermiştir. Komisyon, makul sürede
yargılamanın tamamlanmadığı iddiası yönünden ise kabul edilebilirlik incelemesinin
Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
(Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık tarafından görüş sunulmamıştır.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar
özetle şöyledir:
8. Başvurucu; faaliyete geçirmek istediği sağlık kuruluşu için
İstanbul Diş Hekimleri Odasına, tabela uygunluk belgesi verilmesi amacıyla
başvuruda bulunmuştur. Başvurucunun bu talebi 25/11/2008 tarihli işlemle
reddedilmiştir. Başvurucu söz konusu işlemin iptali ile işlem nedeniyle
uğradığını ileri sürdüğü zararın tazmini için 30/1/2009 tarihinde dava
açmıştır.
9. İstanbul 3. İdare Mahkemesi (Mahkeme) 22/7/2009 tarihli
kararıyla, 23/12/2016 tarihli ve 29927 sayılı Resmî Gazete'de
yayımlanarak yürürlüğe giren Ağız ve Diş Sağlığı Hizmeti Sunulan Özel Sağlık
Kuruluşları Hakkında Yönetmelik uyarınca başvurucunun açmak istediği sağlık
kuruluşunun bağlı olduğu merkezle aynı nitelikte olması gerektiğini tespit
etmiştir. Mahkeme, başvurucunun talebinin bu şartı taşınmadığını vurgulamıştır.
Sonuç olarak Mahkeme, hukuka uygun işlem tesis edildiği gerekçesiyle davayı
reddetmiştir.
10. Söz konusu karar, Danıştay Sekizinci Dairesinin 12/12/2013
tarihli kararıyla onanmış ve karar düzeltme istemi aynı Dairenin 24/6/2014
tarihli kararıyla reddedilmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
11. Mahkemenin 20/7/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
12. Başvurucu, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini
ileri sürmüştür.
A. Kabul Edilebilirlik Yönünden
13. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine
karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul
sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir
olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
14. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
idari yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak
davanın ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra
aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam
eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının
ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Selahattin Akyıl, B. No: 2012/1198,
7/11/2013, §§ 45, 47).
15. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
idari yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın
karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama
sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki
menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Selahattin Akyıl, § 41).
16. Anılan ilkeler, Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar ve somut başvuruya konu yargılama sürecinin niteliği dikkate
alındığında yaklaşık 5 yıl 5 aylık yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna
varmak gerekir.
17. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un
50. Maddesi Yönünden
18. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinin (1) numaralı
fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da
edilmediğine kar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve
sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir…”
19. Başvurucu; 50.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminat
talebinde bulunmuştur.
20. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
sonucuna varılmıştır.
21. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında başvurucuya net 4.800 TL manevi tazminat ödenmesine karar
verilmesi gerekir.
22. Anayasa Mahkemesinin maddi tazminata hükmedebilmesi için
başvurucunun uğradığını iddia ettiği maddi zarar ile tespit edilen ihlal
arasında illiyet bağı bulunmalıdır. Başvurucu, makul sürede yargılanma hakkının
ihlali ile maddi zarar arasında illiyet bağı kuracak herhangi bir belge
sunmamış olduğundan maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekir.
23. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800
TL vekalet ücretinden oluşan 2.006,10 TL yargılama giderinin başvurucuya
ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin
iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucuya net 4.800 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE,
tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
D. 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekalet ücretinden oluşan 2.006,10
TL yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,
E. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin İstanbul 3. İdare Mahkemesine
(E.2009/162, K.2009/1322) GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE
20/7/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.