TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
KAZİM PİRİNÇÇİOĞLU BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2014/17233)
Karar Tarihi: 4/1/2017
Başkan
:
Engin YILDIRIM
Üyeler
Recep KÖMÜRCÜ
Celal Mümtaz AKINCI
Muammer TOPAL
Recai AKYEL
Raportör Yrd.
Derya ATAKUL
Başvurucu
Kazim PİRİNÇÇİOĞLU
Vekili
Av. Hakan GELERİ
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 3/11/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Başvurucu tarafından yapılan 2014/17233 ve 2014/17236 numaralı başvurular, aralarında kişi yönünden irtibat bulunduğu anlaşıldığından birleştirilmiş, incelemeye 2014/17233 numaralı bireysel başvuru dosyası üzerinden devam edilmiştir.
5. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
6. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
7. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
9. Başvurucu aleyhine 24/5/1988 tarihinde el atmanın önlenmesi talebiyle dava açılmıştır. Derik Asliye Hukuk Mahkemesi 28/5/1991 tarihli kararı ile davanın reddine karar vermiştir. Karar, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin (Daire) 9/12/1991 tarihli ilamı ile bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada Mahkemece 26/7/1994 tarihli karar ile davanın dinlenilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Karar, Dairenin 15/12/1994 tarihli ilamı ile bozulmuştur. Bozma üzerine Mahkemenin E.1995/14 sayılı dosyasına kaydedilen davada Mahkemece 2/12/2014 tarihli karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Davacının temyiz talebi üzerine dava dosyası Yargıtaya gönderilmiş olup temyiz incelemesi devam etmektedir.
10. Başvurucu aleyhine 26/9/1988 tarihinde haksız işgal nedeniyle maddi tazminat davası açılmıştır. Derik Asliye Hukuk Mahkemesi 26/7/1994 tarihli kararı ile davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Karar, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 13/2/1995 tarihli ilamı ile bozulmuştur. Bozma üzerine Mahkemenin E.1995/55 sayılı dosyasına kaydedilen davada Mahkemece 10/11/1998 tarihli karar ile E.1995/55 sayılı dava dosyasının Mahkemenin E.1995/14 sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine, yargılamaya E.1995/14 sayılı dava dosyası üzerinden devam edilmesine karar verilmiştir. Mahkemece 12/5/2003 tarihli duruşmada daha önce E.1995/14 sayılı dava dosyası ile birleştirilen E.1995/55 sayılı dava dosyasının tefrikine karar verilmiştir. Tefrik kararı üzerine Mahkemenin E.2003/53 sayılı dosyasına kaydedilen davada yargılama devam etmektedir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
11. Mahkemenin 4/1/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
12. Başvurucu 24/5/1988 ve 26/9/1988 tarihlerinde aleyhine açılan davalarda yargılamaların uzun süredir devam ettiğini belirterek makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
A. Kabul Edilebilirlik Yönünden
13. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
14. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Güher Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 50, 52).
15. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Güher Ergun ve diğerleri, §§ 41-45).
16. Anılan ilkeler doğrultusunda Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda başvurucu aleyhine 24/5/1988 ve 26/9/1988 tarihlerinde açılan davalarda sırasıyla 28 yıl 7 ay ve 28 yıl 3 aydır devam eden yargılama sürelerinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
17. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un 50. Maddesi Yönünden
18. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 50. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir…”
19. Başvurucu, manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
20. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
21. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında dava dosyalarındaki taraf sayıları da dikkate alınarak başvurucuya net 39.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
22. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 412,20 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.212,20 TL yargılama giderinin başvurucuya ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucuya net 39.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
D. 412,20 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.212,20 TL yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,
E. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın birer örneğinin Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ve Derik Asliye Hukuk Mahkemesine (E.2003/53) GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 4/1/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.