TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
CAHİDE DEMİRKAYA BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2014/5169)
Karar Tarihi: 16/2/2017
Başkan
:
Burhan ÜSTÜN
Üyeler
Serruh KALELİ
Hicabi DURSUN
Hasan Tahsin GÖKCAN
Kadir ÖZKAYA
Raportör
Özgür DUMAN
Başvurucu
Cahide DEMİRKAYA
Vekili
Av. Şenol SALTIK
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, imar affı kapsamında verilen tapu tahsis belgesinin iptal edilmesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 8/4/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından, başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, Anayasa Mahkemesinin önceki kararlarına ve bu kapsamda sunulan görüşlerine atfen başvuru hakkında görüş sunulmayacağını bildirmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
8. İstanbul ili Kadıköy ilçesi Bostancı Mahallesi'nde bulunan 703 ada 19 parsel numaralı taşınmaz, tapuda Todori kızı Atina adına kayıtlı iken Kadıköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 5/3/1984 tarihli ve E.1975/884, K.1984/128 sayılı kararı gereğince Tapu Müdürlüğünce 1/10/1985 tarihinde Maliye Hazinesi adına tescil edilmiştir.
9. Başvurucuların miras bırakanı İbrahim Demirkaya, bu taşınmazda bulunan gecekondusu için 24/2/1984 tarihli ve 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 Sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun kapsamında 13/4/1983 tarihinde 2.000 TL (eski TL ile) ödemiş ve ödeme makbuzu ile birlikte 18/4/1983 tarihinde imar affı başvurusunda bulunmuştur.
10. Millî Emlak Müdürlüğü tarafından 21/4/1986 tarihinde bu taşınmaz için anılan Kanun’a göre “tapu tahsis belgesi” düzenlenerek başvurucunun miras bırakanına verilmiştir. Anılan “tapu tahsis belgesi” Tapu Müdürlüğü tarafından aynı tarihte, taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine işlenmiştir.
11. İstanbul Defterdarlığının (Defterdarlık) 7/5/2002 tarihli yazısı ile tapu tahsis belgesinin iptal edildiği başvurucu ve diğer mirasçılara bildirilmiştir.
12. Başvurucu diğer mirasçılar ile birlikte bu idari işleme karşı Defterdarlık aleyhine İstanbul 1. İdare Mahkemesinde 2/6/2004 tarihinde iptal davası açmıştır. Mahkeme, gecekondunun bulunduğu taşınmazın ıslah imar planında kalmadığı ve bu nedenle tapu tahsis belgesinin iptal edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle 31/10/2005 tarihinde davanın reddine karar vermiştir.
13. Başvurucu ve diğer davacılar kararı temyiz etmiş, Danıştay Altıncı Dairesinin 4/4/2008 tarihli ilamıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma ilamında; yerinde korunamayacak durumda olan gecekondu nedeniyle başka bir gecekondu ıslah veya önleme bölgesinden arsa tahsis edilmesinin kanun gereği olduğu belirtilmiştir.
14. Defterdarlık tarafından karar düzeltme talebinde bulunulması üzerine Daire, 24/12/2010 tarihinde bozma ilamını kaldırarak yeniden davanın esasını incelemiş ve hükmün farklı gerekçeyle bozulmasına karar vermiştir. Daire, imar affı başvurusunun yapıldığı tarih itibarıyla taşınmazın özel bir kişiye ait olup olmadığına bağlı olarak kanundaki koşullarındeğerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir.
15. Bozma ilamına uyan Mahkeme 10/10/2011 tarihinde davanın reddine karar vermiştir. Kararda; dava konusu gecekondu için imar affı başvurusunun yapıldığı tarihte bu taşınmazın özel bir şahıs olan T. kızı A. adına kayıtlı olduğu belirtilmiştir. Mahkeme bu nedenle 2981 sayılı Kanun'un 10. maddesinin (a) bendindeki koşulların gerçekleşmediğini belirterek tapu tahsis belgesinin iptal edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varmıştır.
16. Başvurucu ve diğer davacılar kararı temyiz etmişlerdir. Mahkeme 30/1/2012 tarihinde, süresi geçtikten sonra yapıldığı gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar vermiştir. Mahkeme, kararın davacılar vekiline 21/12/2011 tarihinde tebliğ edildiğini, temyiz dilekçesinin ise otuz günlük süre geçtikten sonra 23/1/2012 tarihinde mahkeme kayıtlarına girdiğini açıklamıştır.
17. Bu kararın da temyizi üzerine Dairenin 4/10/2012 tarihli ilamıyla, temyiz isteminin süre yönünden reddi kararı onanmış, başvurucu ve diğer davacıların karar düzeltme istemleri de aynı Dairenin 8/1/2014 tarihli ilamıyla reddedilmiştir.
18. Nihai karar başvurucu vekiline 12/3/2014 tarihinde tebliğ edilmiş, başvuru formunda karardan 10/3/2014 tarihinde haberdar olunduğu bildirilmiştir.
19. Başvurucu 8/4/2014 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
20. Mahkemenin 16/2/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
21. Başvurucu, miras bırakanına verilen tapu tahsis belgesinin 2981 sayılı Kanun kapsamında öngörülen bedeli ödediği ve taşınmazın da Hazine adına kayıtlı olduğu hâlde açılan bir davada özel kişiye ait olduğunun belirlendiği gerekçesine dayalı olarak iptal edildiğinden yakınmaktadır. Başvurucuya göre aynı taşınmazda bulunan diğer imar affı başvuruları idari ve yargısal süreçler sonunda kabul edilmiş ve tapular verilmiştir. Başvurucu ayrıca, ıslah imar planı yapıldıktan sonra kanuna göre tapu verilmesinin zorunlu olduğunu belirtmektedir. Başvurucu bu nedenlerle mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş; yeniden yargılama ve tazminata karar verilmesi taleplerinde bulunmuştur.
22. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un geçici 1. maddesinin (8) numaralı fıkrası uyarınca Anayasa Mahkemesinin zaman bakımından yetkisinin başlangıcı 23/9/2012 tarihi olup bu tarihten sonra kesinleşen nihai işlem ve kararlar aleyhine yapılan bireysel başvurular incelenebilir (Zafer Öztürk, B. No: 2012/51, 25/12/2012, § 17).
23. Başvuru konusu olayda başvurucunun tapu tahsis belgesinin iptal edilmesi işlemine karşı İstanbul 1. İdare Mahkemesinde açtığı dava, bozma ilamı sonrası 10/10/2011 tarihinde reddedilmiştir (bkz. §§ 12-15). Başvurucunun temyiz istemi ise Mahkemece 23/1/2012 tarihinde, istemin kanunda öngörülen otuz günlük süre geçtikten sonra yapıldığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Temyiz edilen bu karar Danıştayca onanmış, karar düzeltme istemi de reddedilmiştir (bkz. §§ 16, 17).
24. Başvuru formu incelendiğinde; başvurucunun, temyiz isteminin reddine ilişkin yargısal süreç yönünden derece mahkemelerince tebligat vb. delillerin yanlış değerlendirildiği veya süreye ilişkin hukuk kurallarının yanlış yorumlandığı gibi konularda herhangi bir şikâyetinin bulunmadığı görülmektedir. Başvurucunun şikâyeti esas itibarıyla, tapu tahsis belgesinin iptal edilmesi ve bu idari işleme karşı açtığı davanın reddedilmesine ilişkindir. Başvurucunun tapu tahsis belgesinin iptaline ilişkin başlattığı yargısal süreç ise süresinde temyiz edilmediği anlaşılan Mahkemenin 10/10/2011 tarihli davanın reddine dair kararıyla son bulmuştur. Diğer bir deyişle, başvuru konusu olayda olağan kanun yolu, kararın temyiz edilmemesi ile tamamlanmıştır. Nitekim temyiz isteminin reddiyle ilgili sonraki yargısal süreç sonunda da bu kararın kanun ile öngörülen süresi içinde temyiz edilmediği tespit edilmiştir. Dolayısıyla başvuruya konu tapu tahsis belgesinin iptali işlemine karşı açılan söz konusu davanın Anayasa Mahkemesinin zaman bakımından yetkisinin başladığı 23/9/2012 tarihinden önce sonuçlandırıldığı anlaşılmaktadır.
25. Açıklanan nedenlerle başvurunun, diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin zaman bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun zaman bakımından yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 16/2/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.