TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
BİRSEN UĞUZ VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2014/9745)
|
|
Karar Tarihi: 11/1/2017
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Burhan ÜSTÜN
|
Üyeler
|
:
|
Serruh KALELİ
|
|
|
Nuri
NECİPOĞLU
|
|
|
Hasan Tahsin
GÖKCAN
|
|
|
Rıdvan GÜLEÇ
|
Raportör Yrd.
|
:
|
Derya ATAKUL
|
Başvurucular
|
:
|
1. Birsen
UĞUZ
|
|
|
2. Zennure UĞUZ
|
|
|
3. Binali
UĞUZ
|
Vekili
|
:
|
Av. Casim YILMAZ
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 17/6/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucular, murislerinin trafik kazasında vefat etmesi
üzerine 22/1/2007 tarihinde maddi ve manevi tazminat davası açmışlardır. Körfez
1. Asliye Hukuk Mahkemesi 26/2/2015 tarihinde davanın reddine karar vermiştir.
Başvurucuların temyiz talebi üzerine dosya Yargıtaya
gönderilmiş olup temyiz incelemesi devam etmektedir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
9. Mahkemenin 11/1/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
10. Başvurucular, makul sürede yargılanma haklarının ihlal
edildiğini ileri sürmüşlerdir.
A. Kabul Edilebilirlik
Yönünden
1. Başvurucu Binali UĞUZ
Yönünden
11. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 83.
maddesi ile 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve
Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 51. maddesi gereği başvurucunun istismar
edici, yanıltıcı ve benzeri nitelikteki davranışlarıyla bireysel başvuru
hakkını açıkça kötüye kullandığının tespit edilmesi hâlinde başvuru reddedilir
ve yargılama giderleri dışında ilgilinin 2.000 Türk lirasından fazla olmamak
üzere disiplin para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilir.
12. İlgili düzenlemeler vasıtasıyla genel hukuk teorisinde bir
kamu düzeni kuralı olarak ele alınan ve genel olarak bir hakkın açıkça
öngörüldüğü amaç dışında ve başkalarını zarara sokacak şekilde kullanılmasının
hukuk düzenince himaye edilmeyeceğini ifade eden hakkın kötüye kullanılmasının
bireysel başvuru alanında özel olarak ele alındığı görülmektedir. Bu bağlamda
bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olan ve mahkemenin başvuruyu
gereği gibi değerlendirmesini engelleyen davranışların, başvuru hakkının kötüye
kullanılması olarak değerlendirilmesi mümkündür (S.Ö., B. No: 2013/7087, 18/9/2014, § 28).
13. Bu kapsamda özellikle mahkemeyi yanıltmak amacıyla gerçek
olmayan maddi vakıalara dayanılması veya bu nitelikte bilgi ve belge sunulması,
başvurunun değerlendirilmesi noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi
verilmemesi, başvurunun değerlendirilmesi sürecinde vuku bulan ve söz konusu değerlendirmeyi
etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişmeler hakkında mahkemenin
bilgilendirilmemesi suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat
oluşturulmasının engellenmesi, medeni ve meşru eleştiri sınırları saklı kalmak
kaydıyla bireysel başvuru amacıyla bağdaşmayacak surette hakaret, tehdit veya
tahrik edici bir üslup kullanılması ile söz konusu başvuru yolu kapsamında
ihlalin tespiti ile ihlal ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin amaçla
bağdaşmayacak surette içeriksiz bir başvuruda bulunulması durumunda başvuru
hakkının kötüye kullanıldığı kabul edilebilecektir (S.Ö., § 29, benzer yöndeki kararlar için bkz. Mehmet Güven Ulusoy [GK], B. No:
2013/1013, 2/7/2015; Osman Sandıkçı,
B. No: 2013/6297, 10/3/2016; Selman Kapan ve
diğerleri, B. No: 2013/7302, 20/4/2016).
14. Başvuru konusu olayda başvurucu Binali Uğuz, Kartal 13.
Noterliğinde 19/1/2007 tarihinde Avukat Casim
Yılmaz'a vekâlet vermiştir. Vekâlet sözleşmesine istinaden başvurucuyu, Körfez
1. Asliye Hukuk Mahkemesindeki tazminat davasında vekili olarak Avukat Casim Yılmaz temsil etmiştir. Mahkeme önündeki yargılama
devam ederken başvurucu nüfus kayıtlarına göre 23/1/2008 tarihinde vefat
etmiştir. Avukat Casim Yılmaz tarafından 17/6/2014
tarihinde başvurucunun makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasıyla bireysel başvuru yapılmış, başvuru formunda başvurucunun öldüğü
konusunda bir bilgiye yer verilmemiştir.
15. Kamu gücü tarafından hakkı ihlal edilen kişinin bireysel
başvuru yapmadan önce ölmesi durumunda ölen kişi adına bir başkası tarafından
bireysel başvuru yapma imkânı bulunmamaktadır (Abdurrehman Uray, B. No: 2013/6140, 5/11/2014, § 30).
16. Açıklanan nedenlerle başvuru tarihinden önce vefat etmiş
başvurucu adına vekâlet ilişkisi sona ermiş olan avukat tarafından yapılan
bireysel başvurunun başvuru hakkının kötüye
kullanılması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.
17. Bu durumda Avukat Casim Yılmaz
aleyhine Anayasa Mahkemesini yanıltıcı nitelikte başvuru yapması nedeniyle 6216
sayılı Kanun'un 51. maddesi ve İçtüzük’ün 83. maddesi
uyarınca takdiren 2.000 TL disiplin para cezasına
hükmedilmesi gerekir.
2. Diğer Başvurucular
Yönünden
18. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine
karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul
sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın bu kısmının kabul
edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
19. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın
ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra
aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam
eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının
ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Güher Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13,
2/7/2013, §§ 50, 52).
20. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın
karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama
sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki
menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Güher Ergun ve diğerleri, §§ 41-45).
21. Anılan ilkeler doğrultusunda Anayasa Mahkemesinin benzer
başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında somut başvuruda yaklaşık 10
yıldır devam eden yargılamanın süresinin makul olmadığı sonucuna varmak
gerekir.
22. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un
50. Maddesi Yönünden
23. 6216 sayılı Kanun'un 50. maddesinin (1) numaralı fıkrası
şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir…”
24. Başvurucular, manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
25. Somut olayda başvurucu Binali Uğuz dışında diğer
başvurucular yönünden makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği sonucuna
varılmıştır.
26. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında başvurucu Binali Uğuz dışında diğer başvuruculara ayrı ayrı net
12.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
27. Başvurucu Binali Uğuz dışında diğer başvurucular tarafından
yapılan ve dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800 TL
vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvuruculara
müşterek olarak ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurucu Binali Uğuz yönünden yapılan başvurunun başvuru hakkının kötüye kullanılması
nedeniyle REDDİNE,
B. 6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi ve Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 83. maddesi uyarınca Avukat Casim YILMAZ'ın 2.000 TL disiplin
para cezası ile CEZALANDIRILMASINA,
C. Diğer başvurucular yönünden makul sürede yargılanma hakkının
ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
D. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının başvurucu Binali Uğuz dışında diğer başvurucular yönünden
İHLAL EDİLDİĞİNE,
E. Başvurucular Birsen Uğuz ve Zennure
Uğuz'a ayrı ayrı net 12.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin
diğer taleplerin REDDİNE,
F. Başvurucu Binali Uğuz tarafından yapılan yargılama
giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
G. Başvurucu Binali Uğuz dışında diğer başvurucular tarafından
yapılan ve dosyadaki belgeler uyarınca tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800 TL
vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin BAŞVURUCULARA
MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,
H. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucuların Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
I. Kararın bir örneğinin Yargıtay 17. Hukuk Dairesine
GÖNDERİLMESİNE,
J. Kararın bir örneğinin Türkiye Barolar Birliğine
GÖNDERİLMESİNE,
K. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE
11/1/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.