logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Alaaddin Ökmen ve Bereket Sevinç [1.B.], B. No: 2014/9911, 10/3/2015, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

ALAADDİN ÖKMEN VE BEREKET SEVİNÇ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2014/9911)

 

Karar Tarihi: 10/3/2015

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Serruh KALELİ

Üyeler

:

Burhan ÜSTÜN

 

 

Nuri NECİPOĞLU

 

 

Hicabi DURSUN

 

 

Hasan Tahsin GÖKCAN

Raportör Yrd.

:

Derya ATAKUL

Başvurucular

:

Alaaddin ÖKMEN

 

 

Bereket SEVİNÇ

Vekilleri

:

Av. İsmail DOĞAN

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvurucular, "kaçakçılık" suçunu işledikleri iddiasıyla yargılandıkları davada makul sürede yargılama yapılmadığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşler, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru, 23/6/2014 tarihinde Anayasa Mahkemesine doğrudan yapılmıştır. İdari yönden yapılan ön incelemede başvurunun Komisyona sunulmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. Birinci Bölüm Üçüncü Komisyonunca 29/9/2014 tarihinde,kabul edilebilirlik incelemesi Bölüm tarafından yapılmak üzere, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

A. Olaylar

4. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve UYAP aracılığıyla erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:

5. Başvurucular hakkında, Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığınca 23/3/2006 tarihinde başlatılan soruşturma sonunda E.2006/1176 sayılı iddianame ile "kasten yaralama, tehdit, hakaret ve kaçakçılık" suçlarını işledikleri iddiasıyla Tekirdağ Sulh Ceza Mahkemesine kamu davası açılmıştır.

6. Tekirdağ Sulh Ceza Mahkemesi, 20/11/2006 tarih ve E.2006/616 K.2006/578 sayılı kararla “kaçakçılık” suçundan açılan kamu davasını ayırarak, anılan suça ilişkin yargılama yapma görevinin Asliye Ceza Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine ve dava dosyasının Tekirdağ 1. Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

7. Tekirdağ 1. Asliye Ceza Mahkemesi, 9/5/2007 tarih ve E.2006/847, K.2007/215 sayılı kararla 10/7/2004 tarih ve 4926 sayılı mülga Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 3. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi ile 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca, başvurucuların 2.390.366,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar vermiştir.

8. Temyiz üzerine, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 26/4/2011 tarih ve E.2009/7666, K.2011/4786 sayılı ilâmıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair hükümlerin değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

9. Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonunda, 4/11/2011 tarih ve E.2011/225, K.2011/363 sayılı kararla başvurucuların 4926 sayılı mülga Kanun'un 3. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi ile 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca 2.390.366,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.

10. Temyiz üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesi, 9/4/2014 tarih ve E.2014/3868, K.2014/6930 sayılı ilâmı ile suç tarihi itibarıyla temyiz inceleme gününde; suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanıkların lehine olan 1/3/1926 tarih ve 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102. maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendi ve 104. maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek hükmün bozulmasına ve sanıklar hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar vermiştir.

11. Başvurucular, Yargıtayın anılan kararının henüz tebliğ edilmediğini, bu kararı Yargıtay internet sitesinden öğrendiklerini bildirmişler, başvuru dilekçesinin ekine, 5/5/2014 tarihinde alınan Yargıtay kararının sonucunu gösteren yazıyı eklemişlerdir.

12. Başvurucular, 23/6/2014 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuşlardır.

B. İlgili Hukuk

13. 4926 sayılı mülga Kanun'un 3. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi ile 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi,765 sayılı Kanun'un 102. maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendi, 104. maddesinin ikinci fıkrası ile 112. maddesinin birinci fıkrası.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

14. Mahkemenin 10/3/2015 tarihinde yapmış olduğu toplantıda, başvurucuların23/6/2014 tarih ve 2014/9911 numaralı bireysel başvuruları incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucuların İddiaları

15. Başvurucular, Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığınca haklarında açılan kamu davası üzerine Tekirdağ 1. Asliye Ceza Mahkemesince, "kaçakçılık" suçundan mahkûmiyet kararı verildiğini, temyiz üzerine, Yargıtay 7. Ceza Dairesince 9/4/2014 tarihinde zamanaşımı nedeniyle kamu davasının ortadan kaldırılmasına hükmedildiğini, anılan kararı Yargıtay internet sitesinden öğrendiklerini, kararın henüz tebliğ edilmediğini, Yargıtay kararı üzerine Mahkemece yeniden yargılama yapılacağını, dolayısıyla yargılamanın halen sonuçlanmadığını ve makul sürede yargılama yapılmadığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.

B. Değerlendirme

16. 30/3/2011 tarih ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un “Bireysel başvuru usulü” kenar başlıklı 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:

“Bireysel başvurunun, başvuru yollarının tüketildiği tarihten; başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir.”

17. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nünBaşvuru süresi ve mazeret” başlıklı 64. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:

“Bireysel başvurunun, başvuru yollarının tüketildiği tarihten, başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir.”

18. Bireysel başvurunun ön şartlarından birisi de başvuru süresidir. Süre, başvurunun her aşamasında dikkate alınması gereken bir usul hükmüdür.

19. Bireysel başvuruların, 6216 sayılı Kanun'un 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası ile İçtüzük'ün 64. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca, başvuru yollarının tüketildiği tarihten, başvuru yolu öngörülmemiş ise ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Anayasa Mahkemesine doğrudan veya diğer mahkemeler yahut yurt dışı temsilcilikler vasıtasıyla yapılması gerekmektedir (B. No: 2012/1075, 12/2/2013, §§18-19).

20. Başvuru konusu olayda başvurucular, Tekirdağ 1. Asliye Ceza Mahkemesince" kaçakçılık" suçundan haklarında mahkûmiyet kararı verildiğini, temyiz üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesince 9/4/2014 tarihinde zamanaşımı nedeniyle kamu davasının ortadan kaldırılmasına hükmedildiğini, anılan kararı Yargıtay internet sitesinden öğrendiklerini, kararın henüz tebliğ edilmediğini, Yargıtay kararı üzerine Mahkemece yeniden yargılama yapılacağını, dolayısıyla yargılamanın halen sonuçlanmadığını ve makul sürede yargılama yapılmadığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.

21. Tekirdağ 1. Asliye Ceza Mahkemesince "kaçakçılık" suçundan yapılan yargılama sonunda başvurucuların mahkûmiyetine hükmedildiği, temyiz üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesi tarafından 9/4/2014 tarihinde, suç tarihi itibarıyla, temyiz inceleme gününde zamanaşımı süresinin dolduğu belirtilerek hükmün bozulmasına ve sanıklar hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Anılan karar kesin nitelikte bir karar olup, Mahkemece yeniden yargılama yapılmasına olanak bulunmamaktadır.

22. Başvurucular, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin anılan kararının tebliğ edilmediğini, bu kararı Yargıtay internet sitesinden öğrendiklerini bildirmişler, başvuru dilekçelerinin ekine, 5/5/2014 tarihinde alınan Yargıtay kararının sonucunu gösteren yazıyı eklemişlerdir.

23. Yargıtay 7. Ceza Dairesince verilen karar kesin nitelikte bir karar olup, Tekirdağ 1. Asliye Ceza Mahkemesince 9/5/2014 tarihinde, kararın, Yargıtay 7. Ceza Dairesince verilen karar tarihi olan 9/4/2014 tarihi itibarıyla kesinleştiği yazılarak dosyaya eklenmiştir.

24. 4/12/2004 tarih ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre Yargıtay Ceza Dairesi kararlarının tebliğ zorunluluğu bulunmamaktadır. Başvurucular,Yargıtay kararının tebliğ edilmediğini, kararı Yargıtay internet sitesinden öğrendiklerini bildirmişler ve başvuru dilekçelerinin ekinde Yargıtay Dosya Sorgu ekranından alınan ve dosya ayrıntı bilgilerini gösteren yazıyı eklemişlerdir. Bu yazıda, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin karar tarihi, esas ve karar numaraları ile mahkûmiyet hükmünün ortadan kaldırıldığı belirtilmektedir. Anılan yazının Yargıtay internet sitesinden alındığı tarih ise 5/5/2014 tarihidir.

25. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 64. maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre, bireysel başvurunun, başvuru yollarının tüketildiği ve başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir.

26. Başvurucuların Yargıtay 7. Ceza Dairesince verilen ortadan kaldırma kararını 5/5/2014 tarihinde öğrendikleri, başvurunun ise 23/6/2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla 5/5/2014 tarihinden itibaren otuz günlük sürede bireysel başvuruda bulunulması gerekirken bu sürenin geçmesinden sonra 23/6/2014 tarihinde başvuruda bulunulduğu belirlenmiştir. Bu itibarla başvuruda süre aşımı bulunduğu sonucuna varılmaktadır.

27. Açıklanan nedenlerle, ihlale neden olduğu iddia edilen karara ilişkin olarak otuz gün geçtikten sonra yapılan başvurunun, diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin “süre aşımı” nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun "süre aşımınedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucular üzerinde bırakılmasına,

10/3/2015 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Alaaddin Ökmen ve Bereket Sevinç [1.B.], B. No: 2014/9911, 10/3/2015, § …)
   
Başvuru Adı ALAADDİN ÖKMEN VE BEREKET SEVİNÇ
Başvuru No 2014/9911
Başvuru Tarihi 23/6/2014
Karar Tarihi 10/3/2015

II. BAŞVURU KONUSU


Başvurucular, "kaçakçılık" suçunu işledikleri iddiasıyla yargılandıkları davada makul sürede yargılama yapılmadığını belirterek, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşler, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Suç İsnadı) Makul sürede yargılanma hakkı (ceza) Süre Aşımı

IV. İLGİLİ HUKUK



Mevzuat Türü Mevzuat Tarihi/Numarası - İsmi Madde Numarası
Kanun 4926 Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu 3
4
765 Türk Ceza Kanunu 102
104
112
  • pdf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi