TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
İKİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Ç.İ. BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2015/1736)
|
|
Karar Tarihi:7/2/2018
|
|
İKİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
GİZLİLİK TALEBİ KABUL
Başkan
|
:
|
Engin
YILDIRIM
|
Üyeler
|
:
|
Osman Alifeyyaz PAKSÜT
|
|
|
Recep
KÖMÜRCÜ
|
|
|
Celal Mümtaz
AKINCI
|
|
|
Recai AKYEL
|
Raportör
|
:
|
Tuğçe TAKCI
|
Başvurucu
|
:
|
Ç.İ.
|
Vekili
|
:
|
Av. Cihat
HAYKIR
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, bir başka yargılamada verilen hükmün açıklanmasının
geri bırakılması kararının mahkûmiyet kararına esas alınması nedeniyle
masumiyet karinesinin ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 28/1/2015 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesi
neticesinde başvurunun Komisyona sunulmasına engel teşkil edecek bir
eksikliğinin bulunmadığı tespit edilmiştir.
4. Komisyonca, başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin
Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
5. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve Ulusal
Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden ulaşılan bilgi ve belgelere göre
ilgili olaylar özetle şöyledir:
6. Başvurucu 1981 doğumlu olup olayların gerçekleştiği tarihte
Ankara'da ikamet etmektedir.
7. Başvurucu hakkında sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımlar
yüzünden Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hakaret ve iftira suçlarından kamu
davası açılmış olup Ankara 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2/7/2014 tarihli
kararıyla başvurucunun iftira suçundan beraatine,
hakaret suçundan ise bilişim sitesinden elde edilen bilgi ve belgeler ve bu
sitenin sanık tarafından kullanıldığına dair ifadelerle eylemin sabit olduğu
gerekçesiyle adli para cezasıyla cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının
geri bırakılmasına (HAGB) karar verilmiştir.
8. Sonrasında başvurucunun sosyal medya hesabından bulunduğu
yeni paylaşımları nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 18/9/2014 tarihli
iddianamesiyle başvurucu hakkında sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle
hakaret suçundan cezalandırılması talebiyle bir başka kamu davası açılmıştır.
9. Ankara 32. Asliye Ceza Mahkemesinin (Mahkeme) 30/12/2014
tarihli kararıyla Ankara 24. Asliye Ceza Mahkemesinin gerekçesinin ve tüm dosya
kapsamından atılı iletilerin sanığa ait internet hesabından gönderildiğinin
sabit olduğunun kabul edildiğini gerekçe göstererek başvurucunun müsnet suçtan neticeten 112 gün adli para cezasına mahkûm
edilmesine kesin olarak karar verilmiştir.
10. Karar, başvurucuya 30/12/2014 tarihinde tebliğ edilmiştir.
11. Bireysel başvuru 28/1/2015 tarihinde yapılmıştır.
12. Bireysel başvuru sonrasında Adalet Bakanlığının talebi
üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Mahkemenin 30/12/2014
tarihli kararına karşı kanun yararına bozma yoluna gidilmiştir.
13. Anılan karar, Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 18/1/2016 tarihli
kararıyla bozulmuştur.
14. Bozma üzerine Mahkemenin 2016/346 esasına kaydedilen
yargılamanın 22/9/2016 tarihli celsesinde başvurucu müdafiinin
huzurunda verilen kararla başvurucunun müsnet suçtan beraatine karar verilmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
15. Mahkemenin 7/2/2018 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
16. Başvurucu, sosyal medya hesabından hakaret suçunu işlediğine
dair bir başka yargılamada eksik incelemeyle verilen HAGB kararının başvuru konusu
yargılamadaki mahkûmiyet kararına esas alınması nedeniyle masumiyet karinesinin
ihlal edildiğini ileri sürmüş; ihlalin tespiti, yargılamanın yenilenmesi ve
tazminata hükmedilmesi talebinde bulunmuştur.
B. Değerlendirme
17. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un "Başvuru hakkının kötüye kullanılması"
kenar başlıklı 51. maddesi şöyledir:
"Bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığı tespit edilen
başvurucular aleyhine, yargılama giderlerinin dışında, ayrıca ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para
cezasına hükmedilebilir."
18. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün
(İçtüzük) "Başvuru hakkının kötüye
kullanılması" kenar başlıklı 83. maddesi şöyledir:
"Başvurucunun istismar
edici, yanıltıcı ve benzeri nitelikteki davranışlarıyla bireysel başvuru
hakkını açıkça kötüye kullandığının tespit edilmesi hâlinde başvuru reddedilir
ve yargılama giderleri dışında, ilgilinin ikibin Türk
Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasıyla cezalandırılmasına karar
verilir."
19. İçtüzük'ün "Bireysel başvuru formu ve ekleri"
kenar başlıklı 59. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:
"Başvurucuların,
adreslerinde veya başvuruyla ilgili koşullarda herhangi bir değişiklik meydana
geldiğinde bunu Mahkemeye bildirmeleri zorunludur."
20. Anılan düzenlemelerde, genel olarak bir hakkın öngörüldüğü
amaç dışında ve başkalarını zarara sokacak şekilde kullanılmasının hukuk
düzenince himaye edilmeyeceğini ifade eden hakkın kötüye kullanılmasının bireysel
başvuru alanında özel olarak ele alındığı açıkça görülmektedir. Bu bağlamda
bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olan ve Anayasa Mahkemesinin
başvuruyu gereği gibi değerlendirmesini engelleyen davranışların başvuru
hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi mümkündür (S.Ö., B. No: 2013/7087, 18/9/2014, § 28; Mehmet Güven Ulusoy [GK], B. No:
2013/1013, 2/7/2015, § 31).
21. Bu kapsamda başvurunun değerlendirilmesi sürecinde vuku
bulan ve söz konusu değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli
gelişmeler hakkında Anayasa Mahkemesinin bilgilendirilmemesi suretiyle başvuru
hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasının engellenmesi durumunda başvuru
hakkının kötüye kullanıldığı kabul edilebilecektir (S.Ö., § 29; Mehmet Güven
Ulusoy, § 32).
22. Somut olayda Anayasa Mahkemesinin incelemesi tamamlanmadan
önce Yargıtay 18. Ceza Dairesi, başvuruya konu kararın bozulmasına karar
vermiştir (bkz. § 13). Bozma üzerine yapılan yargılama neticesinde başvurucu müdafiinin yüzüne karşı beraat kararı verilmiştir (bkz. §
14). Dolayısıyla anılan karardan başvurucunun haberdar olduğu görülmektedir.
Başvurucu bununla birlikte İçtüzük'ün 59. maddesinin
(5) numaralı fıkrasında belirtilen yükümlülüğe açıkça aykırı olarak bozma ve
beraat kararlarına dair herhangi bir bildirimde bulunmamıştır.
23. Bu itibarla başvuru sonrasında gerçekleşen ve başvurunun
değerlendirilmesini etkileyecek nitelikteki bir konuda bilgi verilmeyerek
Anayasa Mahkemesini yanıltıcı, öte yandan yeniden yargılamayla ilgili
işlemlerin başlatılmasına yol açabilecek bir davranışın ortaya konduğu
anlaşılmaktadır (Benzer yönde kararlar için bkz. Abdurrehman Uray, B. No: 2013/6140, 5/11/2014, § 38; S.Ö., § 29).
24. Açıklanan gerekçelerle başvurunun başvuru hakkının kötüye kullanılması nedeniyle reddine
ve6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi uyarınca başvurucu aleyhine takdiren 500 TL disiplin para cezasına hükmedilmesine karar
verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurucunun kamuya açık belgelerde kimliğinin gizli
tutulması talebinin KABULÜNE,
B. Başvurunun başvuru
hakkının kötüye kullanılması nedeniyle REDDİNE,
C. 6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi uyarınca başvurucunun 500 TL
disiplin para cezası ile CEZALANDIRILMASINA,
D. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA
7/2/2018 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.