TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
ABDÜLSELAM SULTAN VE HAKAN SOYTEMİZ BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2015/1781)
|
|
Karar Tarihi: 21/3/2018
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Burhan ÜSTÜN
|
Üyeler
|
:
|
Serruh KALELİ
|
|
|
Nuri
NECİPOĞLU
|
|
|
Hasan Tahsin
GÖKCAN
|
|
|
Rıdvan GÜLEÇ
|
Raportör
|
:
|
Tuğçe TAKCI
|
Başvurucular
|
:
|
1. Abdülselam SULTAN
|
|
|
2. Hakan
SOYTEMİZ
|
Vekilleri
|
:
|
Av. Sezin
UÇAR
|
|
|
Av. Suzan
YALTI
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, haksız olarak tutuklama kararı verilmesi ve
tutukluluğun makul süreyi aşması nedenleriyle kişi hürriyeti ve güvenliği
hakkının; eksik incelemeyle mahkûmiyet kararı verilmesi ve yargılamanın özel
statülü mahkemece yapılması nedenleriyle adil yargılanma hakkının ihlal
edildiği iddialarına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvurular 23/1/2015 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvuruların kabul edilebilirlik incelemelerinin
Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. 2015/1509, 2015/1781 numaralı bireysel başvuru dosyalarının
aralarındaki hukuki bağlantı nedeniyle 2015/1781 numaralı bireysel başvuru
dosyası ile birleştirilmesine; incelemenin 2015/1781 başvuru numaralı bireysel
başvuru dosyası üzerinden yürütülmesine karar verilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve Ulusal
Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden ulaşılan bilgi ve belgelere göre
ilgili olaylar özetle şöyledir:
7. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK 250. madde ile
görevli) 15/9/2009 tarihli iddianamesiyle başvurucu Abdülselam
Sultan hakkında terör örgütü üyesi olma isnadıyla, 24/1/2011 tarihli
iddianamesiyle ise başvurucu Hakan Soytemiz hakkında
terör örgütü üyesi olma ve resmî belgede sahtecilik isnatlarıyla kamu davaları
açılmıştır. Anılan davalar, daha sonra İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi (CMK
250. madde ile görevli) (Mahkeme) nezdinde birleştirilmiştir.
8. Mahkemenin 2009/213 esasına kayıtlı yargılama neticesinde
verilen 19/7/2013 tarihli kararla başvurucu Abdülselam
Sultan'ın terör örgütüne yardım etme suçundan neticeten 3 yıl 1 ay 15 gün hapis
cezasıyla, başvurucu Hakan Soytemiz'in ise terör
örgütü üyesi olma suçundan neticeten 6 yıl 3 ay, resmî belgede sahtecilik
suçundan ise neticeten 2 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına
hükmedilmiştir.
9. Karar, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 22/12/2014 tarihli
kararıyla başvurucu Hakan Soytemiz yönünden her iki
suç açısından onanmış; başvurucu Abdülselam Sultan
yönünden ise bozulmuştur.
10. Başvurucu Hakan Soytemiz nihai
kararı 6/1/2015 tarihinde, başvurucu Abdülselam
Sultan ise 24/12/2014 tarihinde öğrendiklerini beyan etmişlerdir.
11.Her iki bireysel başvuru 23/1/2015 tarihinde yapılmıştır.
12. Bireysel başvuru sonrasında, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin
22/12/2014 tarihli Hakan Soytemiz yönünden her iki
suç açısından verdiği onama kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca
12/3/2015 tarihinde itiraz yoluna başvurulmuştur. Yargıtay 16. Ceza Dairesi
30/4/2015 tarihli kararıyla Hakan Soytemiz hakkında
her iki suç açısından verilen mahkûmiyet kararlarının onanmasına dair
kararların kaldırılarak bozulmasına karar verildiği tespit edilmiştir.
13. Bozma kararları üzerine İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesinin
2015/187 esasına kaydedilen yargılama neticesinde verilen 17/5/2017 tarihli
kararla, başvurucu Abdülselam Sultan'ın terör
örgütüne yardım etme suçundan neticeten 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasıyla
cezalandırılmasına; başvurucu Hakan Soytemiz'in ise
terör örgütü üyesi olma suçundan beraatine, resmî
belgede sahtecilik suçundan ise neticeten 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına,
verilen kısa süreli hapsin ertelenmesine karar verildiği anlaşılmıştır. Anılan
karar her iki başvurucunun müdafiine tefhim
edilmiştir. Dosyanın Yargıtay nezdinde derdest olduğu görülmüştür.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
14. Mahkemenin 21/3/2018 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucuların İddiaları
15. Başvurucular, haksız olarak tutuklandıklarını,
tutukluluklarının makul süreyi aştığını, lehe deliller toplanmadan haksız olarak
mahkûm edildiklerini ve yargılamanın CMK 250. madde ile görevli mahkeme
tarafından yapılması nedeniyle bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından
yargılanmadıklarını ileri sürmüşlerdir.
B. Değerlendirme
16. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un "Başvuru hakkının kötüye kullanılması"
kenar başlıklı 51. maddesi şöyledir:
"Bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığı tespit edilen
başvurucular aleyhine, yargılama giderlerinin dışında, ayrıca ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para
cezasına hükmedilebilir."
17. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün
(İçtüzük) "Başvuru hakkının kötüye
kullanılması" kenar başlıklı 83. maddesi şöyledir:
"Başvurucunun istismar edici, yanıltıcı ve benzeri nitelikteki
davranışlarıyla bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığının tespit
edilmesi hâlinde başvuru reddedilir ve yargılama giderleri dışında, ilgilinin ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para
cezasıyla cezalandırılmasına karar verilir."
18. İçtüzük'ün "Bireysel başvuru formu ve ekleri"
kenar başlıklı 59. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:
"Başvurucuların,
adreslerinde veya başvuruyla ilgili koşullarda herhangi bir değişiklik meydana
geldiğinde bunu Mahkemeye bildirmeleri zorunludur."
19. Anılan düzenlemelerde, genel olarak bir hakkın öngörüldüğü
amaç dışında ve başkalarını zarara sokacak şekilde kullanılmasının hukuk
düzenince himaye edilmeyeceğini ifade eden hakkın kötüye kullanılmasının
bireysel başvuru alanında özel olarak ele alındığıaçıkça
görülmektedir. Bu bağlamda bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olan
ve Anayasa Mahkemesinin başvuruyu gereği gibi değerlendirmesini engelleyen
davranışların başvuru hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi
mümkündür (S.Ö., B. No:
2013/7087, 18/9/2014, § 28; Mehmet Güven
Ulusoy [GK], B. No: 2013/1013, 2/7/2015, § 31).
20. Bu kapsamda, başvurunun değerlendirilmesi sürecinde vuku
bulan ve söz konusu değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli
gelişmeler hakkında Mahkemenin bilgilendirilmemesi suretiyle başvuru hakkında
doğru bir kanaat oluşturulmasının engellenmesi durumunda başvuru hakkının
kötüye kullanıldığı kabul edilebilecektir (S.Ö.,
§ 29; Mehmet Güven Ulusoy, § 32).
21. Somut olayda, başvurucu Abdülselam
Sultan tarafından bireysel başvuru formunda hakkındaki mahkûmiyet hükmünün
Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 22/12/2014 tarihli kararıyla onandığı bildirildiği
hâlde, anılan hükmün Yargıtayca bozulduğu ve
sonrasında İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/187 esasına kayden başvurucunun yeniden mahkûmiyetine karar verildiği,
dosyanın da Yargıtay incelemesinde olduğu (bkz. §§ 9, 13) görülmüştür.
22. Somut olayda, başvurucu Hakan Soytemiz
hakkındaki her iki mahkûmiyet hükmünün onanmasına dair kararların Yargıtay 16.
Ceza Dairesince kaldırıldığı, İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/187
esasına kayden yapılan yargılama neticesinde
başvurucu hakkında beraat ve verilen kısa süreli hapis cezasının ertelenmesine
karar verildiği (bkz. §§ 12, 13) görülmüştür.
23. Başvurucular tarafından İçtüzük'ün
59. maddesinin (5) numaralı fıkrasında belirtilen yükümlülüğe açıkça aykırı
olarak değinilen hususların hiçbirinden Anayasa Mahkemesinin
bilgilendirilmediği anlaşılmıştır.
24. Bu itibarla başvuru sonrasında gerçekleşen ve başvurunun
değerlendirilmesini etkileyecek nitelikteki bir konuda bilgi verilmeyerek
Anayasa Mahkemesini yanıltıcı, öte yandan yeniden yargılamayla ilgili
işlemlerin başlatılmasına yol açabilecek bir davranışın ortaya konduğu
anlaşılmaktadır (Benzer yönde kararlar için bkz. Abdurrehman Uray, B. No: 2013/6140, 5/11/2014, § 38; S.Ö., § 29).
25. Açıklanan gerekçelerle başvurunun başvuru hakkının kötüye kullanılması nedeniyle reddine
ve6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi uyarınca her bir başvurucu hakkında takdiren 1.000 TL disiplin para cezasına hükmedilmesine
karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun başvuru
hakkının kötüye kullanılması nedeniyle REDDİNE,
B. 6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi uyarınca her bir
başvurucunun 1.000 TL disiplin para cezasıyla CEZALANDIRILMASINA,
C. Yargılama giderlerinin başvurucular üzerinde BIRAKILMASINA
21/3/2018 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.