logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Evin Cağlı ve diğerleri [1.B.], B. No: 2015/19955, 20/12/2022, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

EVİN CAĞLI VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2015/19955)

 

Karar Tarihi: 20/12/2022

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

İrfan FİDAN

 

 

Muhterem İNCE

Raportör

:

Mahmut ATEŞ

Başvurucular

:

1. Evin CAĞLI

 

 

2. Halise KULJA

 

 

3. Nevroz YILMAZ

 

 

4. Osman KÜLTÜR

 

 

5. Sedat AYDIN

Başvurucular Vekili

:

Av. Oya AYDIN GÖKTAŞ

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru; sokağa çıkma yasağı uygulaması ve haksız gözaltı nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının, sokağa çıkma yasağı sırasında düzenlenen güvenlik operasyonlarında orantısız güç kullanımı nedeniyle yaşam hakkının, sokağa çıkma yasağı sırasında temel ihtiyaçların karşılanamaması, sağlık hizmetlerine erişim bulunmaması ve gözaltında darbedilme nedeniyle kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Olayın gerçekleştiği tarihlerde kamuoyunda hendek olayları olarak tabir edilen PKK terör örgütünün silahlı ayaklanma girişimine karşı bazı yerleşim bölgelerinde sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir. Sokağa çıkma yasağı ilan edilen bölgelerde yoğun terörle mücadele operasyonları yürütülmekte, terörist unsurlarla güvenlik güçleri arasında şiddetli çatışmalar yaşanmaktadır (hendek olayları ve sokağa çıkma yasakları hakkında arka plan bilgisi ve ayrıntılı açıklamalar için bkz. Gazal Kolanç ve diğerleri [GK], B. No: 2017/37897, 5/7/2022, §§ 16-28, 342). Başvuruya konu olayların gerçekleştiği tarihlerde ilk dört başvurucu, sokağa çıkma yasağı ilan edilen Cizre ilçesinde, beşinci başvurucu ise yine sokağa çıkma yasağı uygulanmakta olan Sur ilçesinde ikamet etmektedir. Birlikte bireysel başvuru yapan kişilerden M.Ö.nün 23/1/2017 tarihinde vefat ettiği anlaşıldığından M.Ö. bakımından ayırma kararı verilerek bu kişinin bireysel başvurusu B. No: 2022/101297 esasa kaydedilmiştir.

3. Somut başvuruda dile getirdikleri iddialara göre;

i. Başvurucuların ikametgâhlarının yakınlarında terörist unsurlar ile güvenlik güçleri arasında şiddetli çatışmalar yaşanmaktadır.

ii. 1. ve 3. başvurucular hamiledir, sokağa çıkma yasağı ve çatışma ortamı nedeniyle sağlık hizmetlerine erişememekten endişe etmektedir.

iii. 2. ve 4. başvurucular felçlidir ve hayatlarını tek başlarına idame etme imkânı bulamadıkları gibi sağlık hizmetlerine de erişememektedir.

iv. 5. başvurucunun ikametgâhına ateşli silah mermileri isabet etmiştir. Bu başvurucunun tuvaleti ikametgâhının bahçesindedir ancak çatışma ortamı nedeniyle bahçeye dahi çıkamamaktadır. Ailesinin ve özellikle küçük yaştaki çocuğunun temel ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır. 10/11/2015 tarihinde dışarı çıktığında kolluk görevlileri tarafından gözaltına alınarak darbedilmiş ve üç gün haksız yere tutulduktan sonra serbest bırakılmıştır.

4. 25/12/2015 tarihinde yapılan somut başvuruda başvurucular, Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 73. maddesi uyarınca yaşam ve fiziksel bütünlüklerinin korunmasına, ayrıca temel hizmetlere erişimlerinin sağlanmasına yönelik geçici tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Anayasa Mahkemesi İkinci Bölümü, benzer nitelikteki tedbir başvurularını 2015/19907 numaralı bireysel başvuru üzerinden birlikte ele alarak 26/12/2015 tarihli ara kararıyla tedbir talebinin reddine karar vermiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

"21. Somut olayda başvurucu Sedat Aydın, Sur'da yaşadığını, evde iki aylık bebek bulunduğunu, bebeğin aşı ve kontrollerinin yapılamadığını belirtmiştir. Sur Kaymakamlığından alınan yazıda, başvurucu ile yapılan görüşme neticesinde başvurucunun 11/12/2015 tarihinde yasak ilan edilen bölgeden ailesiyle birlikte ayrıldığının anlaşıldığı belirtilmiştir. Ayrıca nüfus kayıtlarına göre kardeşine ait olduğu anlaşılan bebeğin, aşılarının zamanında yapıldığı ve eksiksiz olduğu görülmektedir (bkz.§ 13). Sur Kaymakamlığınca sunulan bilgi ve belgelerden başvurucunun ve ailesinin sokağa çıkma yasağı ilan edilen bölgenin dışında olduğu ve somut olarak tehlike altında bulunmadığı anlaşıldığından tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerekir.

...

23. Somut olayda başvurucular Evin Çağlı, Osman Kültür, [M.Ö.], Halise Kulja, Nevroz Yılmaz ve [A.P.] sağlık hizmetlerine erişemediklerini, temel ihtiyaçlarının karşılanmadığını, aileleriyle iletişim kuramadıklarını ileri sürmüşlerdir. Şırnak Valiliği bölgede yaşayan insanların 112 Acil Yardım Hattı ve 155 Polis İmdat Hattını aramaları halinde sağlık hizmetlerine ve temel ihtiyaçlarına ilişkin taleplerinin karşılandığını, ancak yapılan araştırma neticesinde başvurucuların Valilik ve Kaymakamlık birimlerinden yardım talebinde bulunmadıklarını, ayrıca yasaklar üresince her türlü telefonla iletişim imkanlarının bulunduğunu belirtmiştir (bkz.§ 12). Nitekim başvurucuların da resmi makamları aramalarına rağmen kendilerine yardım ulaştırılmadığına dair iddiaları bulunmamaktadır. Bu durumda dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden başvurucuların sağlık hizmetlerine ve temel ihtiyaçlarına ilişkin taleplerinin karşılanmadığına dair derhal tedbir kararı verilmesini gerektirecek bir durum bulunmadığı anlaşılmıştır.

24. Açıklanan nedenlerle, başvuruculara yönelik derhal tedbir kararı verilmesini gerektiren ciddi bir tehlike bulunduğu dosya kapsamında bulunan bilgi ve belgelerden bu aşamada anlaşılamadığından koşulları oluşmayan tedbir taleplerinin reddine karar verilmesi gerekir."

II. DEĞERLENDİRME

5. Başvurucular; sokağa çıkma yasağı uygulamasının yasal bir temeli bulunmadığı gibi bu uygulamanın meşru bir amaç da taşımadığını, bu nedenle kişi hürriyeti ve güvenliği haklarının ihlal edildiğini iddia etmiştir. Başvurucular ayrıca güvenlik güçlerinin terörle mücadele operasyonlarında orantısız güç kullandıklarını ve silahlı çatışmalar nedeniyle yaşamlarının tehlikeye girdiğini, sağlık hizmetleri başta olmak üzere temel hizmetlere ulaşamadıklarını, bu nedenle yaşam hakkı ile kötü muamele yasağının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. 5. başvurucu ayrıca gözaltında darbedilmesi nedeniyle kötü muamele yasağının, haksız yere gözaltına alınarak üç gün alıkonulması nedeniyle de kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir.

6. Bakanlık görüşünde özetle; Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunulabilmesi için olağan başvuru yollarının tüketilmesi gerektiği oysa başvurucuların hak ihlali iddialarıyla ilgili telafi sağlamaya elverişli idari ve adli yollara müracaat etmeksizin doğrudan Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunduğu, bu nedenle başvurunun kabul edilemez bulunması gerektiği belirtilmiştir. Başvurucular, Bakanlık görüşüne verdikleri karşı beyanlarında ihlal iddialarını tekrar etmiştir.

7. Başvuru; kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı, kötü muamele yasağı ve yaşam hakkı kapsamında incelenmiştir.

8. Bireysel başvuru yolunun ikincil niteliği gereği, Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunulabilmesi için öncelikle olağan kanun yollarının tüketilmesi zorunludur. Başvurucunun bireysel başvuru konusu şikâyetini öncelikle ve süresinde yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak iletmesi, bu konuda sahip olduğu bilgi ve delilleri zamanında bu makamlara sunması, bu süreçte dava ve başvurusunu takip etmek için gerekli özeni göstermiş olması gerekir (İsmail Buğra İşlek, B. No: 2013/1177, 26/3/2013, § 17). İkincillik ilkesi gereği, iddia edilen hak ihlalleri nedeniyle oluşan zararın idari veya adli makamlarca giderilmesi imkânı bulunmakta iken, Anayasa Mahkemesinin ilk kez bireysel başvuru yoluyla dile getirilen bu iddiaları incelemesi mümkün değildir.

9. Anayasa Mahkemesinin birçok kararında vurguladığı üzere kamu görevlilerinin güç kullanımı nedeniyle yaşam hakkı ve kötü muamele yasağının ihlal edildiği konusunda savunulabilir bir iddia ortaya konulduğunda etkili soruşturma yükümlülüğü ortaya çıkmakta ve iddialarla ilgili olarak resen başlatılacak etkili bir ceza soruşturması yapılması gerekmektedir. Somut başvuruda ise soruşturma gerektiren hak ihlali iddialarıyla ilgili kamu makamlarına ihbar veya şikâyette bulunulduğuna, hak ihlali iddialarından haberdar olan soruşturma makamlarının resen soruşturma başlatmadıklarına ya da varsa yetkili makamlar tarafından başlatılan soruşturmaların aşama ve sonuçlarına dair bir açıklama yer almamaktadır.

10. Başvurucuların idari karar ve işlemlerden ya da kamu görevlilerinin kasti veya ihmalî eylemlerinden kaynaklandığını düşündükleri yaşam hakkının ve kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddialarıyla ilgili olarak ceza soruşturması başlatılması ve uğradıkları zararların tazmini için adli ve idari makamlara başvuruda bulunma imkânları vardır. Benzer şekilde başvurucuların kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlaline neden olduğunu ileri sürdükleri işlem ve kararlara karşı ve aynı zamanda temel hizmetlere erişememe nedeniyle uğradıkları zararlarla ilgili iptal ve tazminat davaları açma hakkı da bulunmaktadır. Öte yandan başvurucuların bu hak ihlali iddialarıyla ilgili potansiyel olarak yeterli giderim sağlama kabiliyeti olan idari ve adli yollara başvurduktan sonra somut başvuruda dile getirdikleri aynı iddialarını Anayasa Mahkemesi önünde yeni bir bireysel başvuru konusu yapmalarına engel bir durum bulunmadığı da vurgulanmalıdır.

11. Açıklanan gerekçelerle başvurunun başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Yaşam hakkı, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı ile kötü muamele yasağının ihlal edildiğine ilişkin iddiaların başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucular üzerinde BIRAKILMASINA,

C. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 20/12/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Evin Cağlı ve diğerleri [1.B.], B. No: 2015/19955, 20/12/2022, § …)
   
Başvuru Adı EVİN CAĞLI VE DİĞERLERİ
Başvuru No 2015/19955
Başvuru Tarihi 25/12/2015
Karar Tarihi 20/12/2022

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru; sokağa çıkma yasağı uygulaması ve haksız gözaltı nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının, sokağa çıkma yasağı sırasında düzenlenen güvenlik operasyonlarında orantısız güç kullanımı nedeniyle yaşam hakkının, sokağa çıkma yasağı sırasında temel ihtiyaçların karşılanamaması, sağlık hizmetlerine erişim bulunmaması ve gözaltında darbedilme nedeniyle kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Yaşam hakkı Güvenlik güçlerinin ölümcül güç kullanması Başvuru Yollarının Tüketilmemesi
Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı Tutukluluk (suç süphesi ve tutuklama nedeni) Başvuru Yollarının Tüketilmemesi
Kötü muamele yasağı Diğer kötü muamele iddiaları Başvuru Yollarının Tüketilmemesi
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi