TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
MEHMET YAVUZ GÜRSEL BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2016/35860)
Karar Tarihi: 17/7/2019
Başkan
:
Engin YILDIRIM
Üyeler
Celal Mümtaz AKINCI
Muammer TOPAL
M. Emin KUZ
Yıldız SEFERİNOĞLU
Raportör Yrd.
Zehra GAYRETLİ
Başvurucu
Mehmet Yavuz GÜRSEL
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, ceza davasının uzun sürmesi nedeniyle makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 16/12/2016 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
7. 1954 doğumlu olan başvurucu olayların geçtiği tarihte EGS Bank A.Ş. isimli Bankada Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yapmaktadır.
8. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) 9/7/2001 tarihli kararı ile adı geçen Banka, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna (TMSF) devredilmiştir.
9. Devir işlemlerinin tamamlanmasından sonra BDDK murakıpları tarafından yapılan denetim sonucu düzenlenen 9/10/2001 tarihli raporda bazı banka görevlilerince usulsüz kredi kullandırıldığı tespit edilmiş ve sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur.
10. Şişli Cumhuriyet Başsavcılığının muhtelif tarihli iddianameleri ile başvurucunun da aralarında yer aldığı şüpheliler hakkında 4389 sayılı mülga Bankalar Kanunu'na muhalefet, hizmet nedeniyle emniyeti suistimal, özel banka parasını zimmete geçirme ve gerçeğe aykırı muhasebeleştirme yapma suçlarından kamu davası açılmıştır.
11. İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesinin (Mahkeme) 23/12/2013 tarihli kararı ile bir kısım kredi ile ilgili olarak başvurucunun zimmet suçundan mahkȗmiyetine hükmedilmiştir.
12. Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 30/12/2015 tarihli kararı ile mahkȗmiyet hükmünün bozulmasına ve kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmiştir. Kararda, başvurucu tarafından kullandırılan bazı krediler ile ilgili olarak herhangi bir hüküm verilmediği tespit edilerek zamanaşımı süresi içinde mahkemesince bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
13. Mahkemenin 26/4/2016 tarihli kararı ile bahsi geçen kredilerle ilgili olarak başvurucuya isnat edilen suça ilişkin zamanaşımı süresinin gerçekleştiği gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
14. Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 1/11/2016 tarihli kararı ile hüküm onanmıştır.
15. Başvurucu 5/12/2016 tarihinde onama kararından haberdar olduğunu beyan ederek 16/12/2016 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
16. Mahkemenin 17/7/2019 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
17. Başvurucu, bireysel başvuru konusu yargılamanın uzun sürmesi nedeniyle makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme
18. Ferat Yüksel (B. No: 2014/13828, 12/9/2018) kararında Anayasa Mahkemesi; yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı ya da yargı kararlarının geç veya eksik icra edildiği ya da hiç icra edilmediği iddiasıyla 31/7/2018 tarihinden önce gerçekleştirilen bireysel başvurulara ilişkin olarak Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Tazminat Komisyonu Başkanlığına (Tazminat Komisyonu) başvuru imkânının getirilmesine ilişkin yolu ulaşılabilir olma, başarı şansı sunma ve yeterli giderim sağlama kapasitesinin bulunup bulunmadığı yönlerinden inceleyerek bu yolun etkililiğini tartışmıştır (Ferat Yüksel, § 26).
19. Anılan kararda özetle anılan başvuru yolunun kişileri mali külfet altına sokmaması ve başvuruda kolaylık sağlaması nedenleriyle ulaşılabilir olduğu, düzenleniş şekli itibarıyla ihlal iddialarına makul bir başarı şansı sunma kapasitesinden mahrum olmadığı ve tazminat ödenmesine imkân tanıması ve/veya bu mümkün olmadığında başka türlü telafi olanakları sunması nedenleriyle potansiyel olarak yeterli giderim sağlama imkânına sahip olduğu hususunda değerlendirmelerde bulunulmuştur (Ferat Yüksel, §§ 27-34). Bu gerekçeler doğrultusunda Anayasa Mahkemesi, ilk bakışta ulaşılabilir olan ve ihlal iddialarıyla ilgili başarı şansı sunma ve yeterli giderim sağlama kapasitesi olduğu görülen Tazminat Komisyonuna başvuru yolu tüketilmeden yapılan başvurunun incelenmesinin bireysel başvurunun ikincil niteliği ile bağdaşmayacağı sonucuna vararak başvuru yollarının tüketilmemiş olması nedeniyle kabul edilemezlik kararı vermiştir (Ferat Yüksel, §§ 35, 36).
20. Mevcut başvuruda, söz konusu karardan ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır.
21. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının başvuru yollarının tüketilmemiş olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 17/7/2019 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.