logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Soner Tüzün [2.B.], B. No: 2018/33497, 27/7/2022, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

SONER TÜZÜN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2018/33497)

 

Karar Tarihi: 27/7/2022

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Kadir ÖZKAYA

Üyeler

:

Engin YILDIRIM

 

 

Rıdvan GÜLEÇ

 

 

Yıldız SEFERİNOĞLU

 

 

Kenan YAŞAR

Raportör

:

Mahmut ATEŞ

Başvurucu

:

Soner TÜZÜN

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru; gözaltı sürecindeki bazı uygulamalar nedeniyle kötü muamele yasağının, adil yargılanma hakkının ve adil yargılanma hakkıyla bağlantılı olarak eşitlik ilkesinin ihlal edildiğine ilişkindir.

2. Başvurucu, öğretmen olarak görev yapmaktayken Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi olma suçlamasıyla 24/9/2016 tarihinde gözaltına alınmıştır. Başvurucu 5/10/2016 tarihinde tutuklama talebiyle sevk edildiği sulh ceza hâkimliğince tutuklanmış, hakkında açılan kamu davasında terör örgütü üyesi olma suçundan başvurucunun 8 yıl 9 ay hapis cezasıyla tecziyesine karar verilmiştir. Süreçte tahliyesine karar verilen ve kamu görevinden ihraç edilen başvurucu hakkındaki ceza davası inceleme tarihi itibarıyla istinaf aşamasında derdesttir.

3. Gözaltı sürecinde alınan doktor raporlarında başvurucuda darp ve cebir izi bulunmadığı bildirilmiştir. Başvurucunun gözaltı dosyasında bu raporların yanında yakalama, gözaltına alma, yakınlarına haber verme ve avukatla görüşme tutanakları da bulunmaktadır.

4. Başvurucu, 19/1/2017 tarihinde gözaltında kötü muamele gördüğü iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyette bulunmuştur. Bu şikâyetinde özetle gözaltında iken kolluk görevlileri tarafından avukatı hazır bulunmadan sorguya alınarak hainlikle suçlandığı, uzun süreli hapis cezası alacağı tehdidiyle korkutulduğu, dört kişilik nezarethanede dokuz kişi kaldığı, sadece katı yemekler verildiği, tuvalete gitmesine izin verilmediği, adliyeye sevk edilirken temel ihtiyaçları karşılanmadığından hâkim karşısına aç, susuz ve yorgun bir şekilde çıktığı iddialarını dile getirmiştir.

5. Başsavcılık, ilgili emniyet birimlerinden görüntü kayıtları ile beraber konuya ilişkin bilgi, belge, tutanak, rapor vb. evrakı talep etmiştir. İlgili belgelerin temin edilmesinin ardından 22/12/2017 tarihinde başvurucunun şikâyetiyle ilgili kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir. Kararda özetle başvurucunun doktor raporlarında darp ve cebir izinin bulunmadığının bildirildiği, nezarethane kamera kayıtlarının teknik olarak 28 gün saklanabilmesi nedeniyle şikâyet tarihinde bu kayıtların silindiği, başvurucunun 3/10/2016 tarihinde avukatla görüştüğüne dair tutanak düzenlendiği, gözaltı işlemlerinin mevzuata uygun yürütüldüğünün tespit edildiği, başvurucunun gözaltında kötü muameleye uğradığına dair delil bulunmadığı hususlarına yer verilmiştir. Başvurucunun kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yaptığı itiraz 11/10/2018 tarihinde reddedilmiştir.

6. Başvurucu nihai kararı tebellüğ etmesinin ardından 13/11/2018 tarihinde süresinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

7. Komisyon tarafından 1/9/2021 tarihinde başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne ve başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

II. DEĞERLENDİRME

A. Kötü Muamele Yasağının İhlal Edildiğine İlişkin İddia

8. Başvurucu somut başvuruda Başsavcılığa yaptığı şikâyette dile getirdiği hususları tekrar etmesinin yanı sıra gözaltında iken dinî vecibelerini yerine getirmesine izin verilmediğini, adliye ve hastaneye götürülürken kasıtlı olarak elleri kelepçeli vaziyette görüntülerinin alınmasına izin verildiğini, bu nedenle kötü muamele yasağı ile birlikte özel ve aile hayatına saygı hakkının da ihlal edildiğini iddia etmiştir. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşlerinde; başvurucunun gözaltına alınmasından uzun bir süre geçtikten sonra kötü muamele iddiasında bulunduğu, soruşturma sürecinde doktor raporları ve diğer ilgili belgelerin tamamının incelendiği, adli makamların tespitlerinden ve ulaştıkları sonuçtan ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmadığı belirtilmiştir. Bakanlık ayrıca başvurucunun gözaltı işlemleri ile ilgili doktor raporlarını ve tüm tutanakların bir örneğini görüş yazısına eklemiştir.

9. Başvurunun bu kısmı kötü muamele yasağı kapsamında incelenmiştir.

10. Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan maddi ve manevi varlığı koruma ve geliştirme hakkına saygı gösterme yükümlülüğü öncelikle negatif yükümlülük olarak kamu otoritelerinin kişilerin fiziksel ve ruhsal olarak zarar görmelerine neden olmamalarını gerektirdiği gibi ayrıca pozitif yükümlülük olarak devlete kişilerin işkence ve eziyete ya da insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir ceza veya muameleye maruz bırakılmalarını engelleyecek tedbirler alma ödevi yüklemektedir. Kötü muamele iddialarının savunabilir olduğundan ve dolayısıyla bu iddialara ilişkin derhâl resmî bir soruşturma başlatılması gerekliliğinden söz edilebilmesi için iddiaların güçlü bir dayanak ile birlikte yetkili merciler nezdinde dile getirilmesi gerekmektedir. Söz konusu gereklilik sağlanmadığında mağdur olduğunu ileri süren kişilerin etkili soruşturma yürütülmesine ilişkin meşru bir beklentiye girebileceklerini söyleyebilmek mümkün değildir (Cezmi Demir ve diğerleri, B. No: 2013/293, 17/7/2014;Ali Rıza Özer ve diğerleri [GK], B. No: 2013/3924, 6/1/2015; Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013; Beyza Metin, B. No: 2014/19426, 12/12/2018).

11. Başvurucu, gözaltı hâlinin sona ermesinden 3 ay 14 gün sonra Başsavcılığa şikayette bulunmuş; şikâyetini yetkili makamlara geç iletmesi nedeniyle Başsavcılık başvurucunun tutulduğu nezarethanenin güvenlik kamerası kayıtlarına ulaşamamıştır. Doktor raporlarında başvurucunun vücudunda darp ve cebir izi olmadığı belirtilmiştir. Bu raporlarda başvurucunun gözaltı koşulları nedeniyle sağlığının bozulduğuna dair bir şikâyeti olduğuna dair kayıt da bulunmamaktadır. Başvurucu, müdafi huzurunda alınan savunmasında gözaltında kötü muamele gördüğü iddiasını dile getirmemiştir. Başvurucu ile ilgili gözaltı dosyasında Avukatla Görüşme Tutanağı, Yakınlarına Haber Verme Tutanağı, gözaltına alma kararı ve doktor raporlarının eksiksiz olarak yer aldığı görülmektedir. Dolayısıyla somut başvuruda başvurucunun gözaltında iken fiziksel, sözlü ya da psikolojik şiddete maruz kaldığı iddialarını destekleyen hiçbir delil yoktur.

12. Öte yandan başvurucunun ilk kez somut başvuruda dile getirdiği kelepçeli iken kasıtlı olarak görüntülerinin alındığı ve dinî vecibelerini yerine getirmesine izin verilmediği iddialarına dair Cumhuriyet Başsavcılığına bir şikâyeti, dolayısıyla bu iddialarla ilgili olarak yürütülen bir soruşturma olmadığından ikincillik ilkesi gereği Anayasa Mahkemesinin bu iddialarla ilgili bir değerlendirme yapma olanağı bulunmamaktadır.

13. Bu açıklamalar ışığında başvurucunun Cumhuriyet Başsavcılığına iddia ettiği kötü muamele yasağı ihlallerinden 3 ay 14 gün sonra başvurarak olayların ortaya çıkarılması için üzerine düşen özen yükümlülüğünü yerine getirmediği gibi kötü muameleye maruz kaldığına ilişkin savunulabilir bir iddia da ortaya koyamadığı sonucuna ulaşılmıştır.

14. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

B. Diğer İhlal İddiaları

15. Başvurucunun gözaltında kaldığı sürede diğer terör örgütlerine üye olmaktan gözaltında bulunan kişilerden farklı bir muameleye tabi tutularak avukatıyla görüştürülmemesi nedeniyle adil yargılanma hakkı ve bu hakla bağlantılı olarak eşitlik ilkesinin ihlal edildiği iddialarının Ahmet Sil (2) (B. No: 2017/20969, 28/6/2018, §§ 36-40) kararı doğrultusunda başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. 1. Kötü muamele yasağının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

2. Diğer ihlal iddialarının başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA27/7/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Soner Tüzün [2.B.], B. No: 2018/33497, 27/7/2022, § …)
   
Başvuru Adı SONER TÜZÜN
Başvuru No 2018/33497
Başvuru Tarihi 13/11/2018
Karar Tarihi 27/7/2022

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru; gözaltı sürecindeki bazı uygulamalar nedeniyle kötü muamele yasağının, adil yargılanma hakkının ve adil yargılanma hakkıyla bağlantılı olarak eşitlik ilkesinin ihlal edildiğine ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Kötü muamele yasağı Yakalama ve/veya gözaltı sırasında güç kullanımı Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
Adil yargılanma hakkı (Suç İsnadı) Adil yargılanma (ceza) ile bağlantılı ayrımcılık yasağı Başvuru Yollarının Tüketilmemesi
Müdafi yardımından yararlanma hakkı (ceza) Başvuru Yollarının Tüketilmemesi
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi