TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
BİLAL SALMAN BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2019/12938)
Karar Tarihi: 10/5/2023
Başkan
:
Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler
Muammer TOPAL
Selahaddin MENTEŞ
İrfan FİDAN
Muhterem İNCE
Raportör
Mehmet ALTUNDİŞ
Başvurucu
Bilal SALMAN
Vekili
Av. Ramazan AK
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru, uzun süren yargılama nedeniyle makul sürede yargılanma hakkının, yargılama devam ederken yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'na göre uyuşmazlığın çözümlenmesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
2. Elektrik tesisat ustası olarak çalışmakta iken 28/7/1999 tarihinde beşinci kattan düşerek vefat eden müteveffanın mirasçıları tarafından 10/9/2004 tarihinde açılan maddi ve manevi tazminat davası sonucunda Antalya 2. İş Mahkemesinin 18/12/2009 tarihli kararıyla başvurucunun tazminat ödemesine karar verilmiştir. Temyiz edilen karar, Yargıtay tarafından 25/2/2019 tarihinde onanmıştır.
3. Başvurucu, nihai hükmü 13/3/2019 tarihinde öğrendikten sonra 14/4/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
4. Başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
A. Makul Sürede Yargılanma Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
5. Anayasa Mahkemesi, olay ve olguları somut başvuru ile benzer nitelikte olan Veysi Ado ([GK] B. No: 2022/100837, 27/4/2023) kararında uygulanacak anayasal ilkeleri belirlemiştir. Bu çerçevede Anayasa Mahkemesi 9/1/2013 tarihli ve 6384 sayılı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Yapılmış Bazı Başvuruların Tazminat Ödenmek Suretiyle Çözümüne Dair Kanun'un geçici 2. maddesinde 28/3/2023 tarihli ve 7445 sayılı Kanun'un 40. maddesi ile yapılan değişikliğe göre 9/3/2023 tarihi (bu tarih dâhil) itibarıyla derdest olan, yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı iddialarıyla yapılan başvurulara ilişkin olarak Tazminat Komisyonuna başvuru yolu tüketilmeden yapılan başvurunun incelenmesinin bireysel başvurunun ikincil niteliği ile bağdaşmayacağı neticesine varmıştır.
6. Somut başvuruda, anılan kararda açıklanan ilkelerden ve ulaşılan sonuçtan ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır. Dolayısıyla makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddia yönünden başvurunun bu kısmının diğer kabul edilebilirlik nedenleri incelenmeksizin başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Mülkiyet Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
7. Somut olayda Anayasa'nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının gerektirdiği devletin pozitif yükümlülüklerinin yerine getirilmediğinin başvurucu tarafından ortaya konulamaması nedeniyle bir ihlalin olmadığı açık olduğundan, başvurucunun mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasının Osmanoğlu İnşaat Eğitim Gıda Temizlik Hizmetleri Petrol Ürünleri Sanayi Ticaret Limitet Şirketi (B. No: 2014/8649, 15/2/2017), Selahattin Turan (B. No: 2014/11410, 22/6/2017) ve Hüseyin Ak (B. No: 2016/77854, 1/7/2020) kararları doğrultusunda açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
III. HÜKÜM
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Mülkiyet hakkının ihlal edildiğine yönelik iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
C. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 10/5/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.