logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Ali Suat Ertosun (14) [1.B.], B. No: 2019/20572, 3/5/2023, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

ALİ SUAT ERTOSUN BAŞVURUSU (14)

(Başvuru Numarası: 2019/20572)

 

Karar Tarihi: 3/5/2023

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

İrfan FİDAN

 

 

Muhterem İNCE

Raportör

:

Derya ATAKUL

Başvurucu

:

Ali Suat ERTOSUN

Vekili

:

Av. Rabiya BALKANLI

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, Yargıtay üyeliği sona erdirilen başvurucunun yargısal süreçlerde kullanmak üzere bir Danıştay üyesinin hukuki durumu ile ilgili bilgi edinme talebinin reddedilmesi nedeniyle ifade özgürlüğünün ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Başvurucu 23/7/2016 tarihli ve 29779 sayılı 2. mükerrer Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Danıştay ve Yargıtay üye sayılarını azaltan 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Yargıtay üyeliğinin sona erdirilmesini müteakip, Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından yapılan seçimde yeniden Yargıtay üyeliğine seçilememiştir.

3. Başvurucu, yazılı basından kendisi ile aynı durumda olan, başka bir ifadeyle yüksek yargı üyeliği düşürülen ve yeniden seçilemeyen bir Danıştay üyesinin daha sonra üyeliğe döndüğünü öğrenmesi üzerine 1/3/2017 tarihli dilekçesi ile Danıştay Başkanlığından bahsi geçen Danıştay üyesinin, üyeliğe döndürülmesi işlemlerinin hangi mevzuat hükümlerine göre yapıldığına dair bilgi ve ilgili belge örneklerinin verilmesini talep etmiştir.

4. Danıştay Genel Sekreterliği 10/3/2017 tarihli yazısı ile başvurucunun talebini "[S.D.nin] Danıştay üyeliğine döndürülmesi işlemi, HSYK Genel Kurulunun 11/1/2017 tarih ve 2 sayılı kararı ile gerçekleştiğinden, bu işleme ilişkin belgelerin anılan kurumdan talep edilmesi; diğer taraftan adı geçenin Danıştay Üyeliğine başlatılması işlemlerinin ise, Danıştay Başkanlığının kendi personeli ile kurum içi uygulamalarına ilişkin olduğu ve Bilgi Edinme Hakkı Kanunu'nun 25. maddesi gereği bilgi edinme hakkı kapsamı dışında bulunduğu" gerekçesiyle reddetmiştir.

5. Başvurucu 29/3/2018 tarihinde daha kapsamlı bir dilekçe ile bilgi edinme talebini tekrarlamış, Danıştay Genel Sekreterliği 11/4/2017 tarihli yazısı ile önceki cevabını ilgi tutarak başvurucunun talebini reddetmiştir.

6. Başvurucunun Bilgi Edinme Değerlendirme Kuruluna yaptığı itiraz Kurul tarafından 27/4/2017 tarihinde "Talebin 4982 sayılı Kanun kapsamında kabul edilebilecek bilgi ve belgelere yönelik bilgi edinme talepleri niteliğinde olmadığı ve mütalaa niteliğinde bulunduğu; anılan Kanun'un 27. maddesinin 'Tavsiye ve mütalaa talepleri bu Kanun kapsamı dışındadır.' hükmünü içerdiği" gerekçesiyle reddedilmiştir.

7. Başvurucunun bu işlemlere karşı açtığı davada Ankara 12. İdare Mahkemesi 22/11/2018 tarihli kararı ile Danıştay Genel Sekreterliğinin 10/3/2017 tarihli işleminin iptali istemine ilişkin kısım yönünden davanın reddine, Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulunun 27/4/2017 tarihli işleminin iptali istemine ilişkin kısım yönünden "başvurucunun bilgi edinme başvurusunda yer alan Danıştay üyesinin Danıştay üyeliğine seçilmesi ve göreve başlatılması işlemlerinin hangi mevzuat hükümlerine dayanılarak yapıldığına dair belgelerin tarafına verilmesi talebinin, mütalaa talebi niteliğinde bulunduğunun kabulüne olanak bulunmadığından" davanın kabulüne karar vermiştir.

8. Başvurucu davanın reddine ilişkin kısım yönünden istinaf talebinde bulunmuş, Ankara Bölge İdare Mahkemesi 12. İdari Dava Dairesinin 18/4/2019 tarihli kararı ile istinaf talebi reddedilerek kesinleşmiştir.

9. Başvurucu, nihai hükmü 2/6/2019 tarihinde öğrendikten sonra 14/6/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

10. Başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

II. DEĞERLENDİRME

11. Başvurucu; bilgi edinme talebinin reddi nedeniyle açtığı ve açacağı davalarda kanıt sunma olanağının elinden alındığını, talep ettiği bilgi ve belgelerin gizliliği bulunmayan hususlara ilişkin olduğunu, istinaf itirazlarının dikkate alınmadığını ve başvurusunun gerekçesiz reddedildiğini belirterek adil yargılanma hakkı ile ifade özgürlüğü bağlamında bilgi edinme hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

12. Bakanlık görüşünde; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) Magyar Helsinki Bizottság/Macaristan [GK] (B. No: 18030/11, 8/11/2016) kararına yer verilerek bilgi edinme hakkının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (Sözleşme) kapsamında bir hak olarak ele alınabilmesi için bilginin açıklanmasının kesin hüküm niteliği kazanmış bir yargı kararının gereği olması ya da bilgiye erişimin sağlanmasının kişinin düşüncesini açıklama hakkını kullanmasının bir aracı olması gerektiği bildirilmiş, somut olayda başvurucunun bilgi edinme talebinin bir yargı kararına dayanmadığını dikkate alarak meselenin ikinci durum yönünden ele alınmasının uygun olacağı açıklanmıştır. Başvurucunun sadece kendi mesleki durumuyla ilgili olarak yine üçüncü bir kişinin yüksek yargıya tekrar seçilmesine ilişkin bilgi ve belgelere ulaşmak istediği, bu çerçevede başvurucu tarafından elde edilmek istenilen bilgilere erişimin sağlanmasının başvurucunun düşüncesini açıklama hakkını kullanmasının bir aracı olup olmadığının belirlenmesinin gerektiği, düşünce açıklamasının bir aracı olmadığı kanaatine varıldığı takdirde ise Anayasa ve Sözleşme ile buna ek Türkiye'nin taraf olduğu protokollerin ortak koruma alanına girmeyen başvurunun konu bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemezliğine karar verilmesinin uygun olacağı belirtilmiştir.

13. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanında Bakanlık tarafından Sözleşme'nin 10. maddesinin bireye kendisi ile ilgili tutulan kayıtlara erişim hakkı tanımadığı ya da kamu makamlarının bu yolla tutulan bilgileri bireye sunma biçiminde bir yükümlülük getirmediği belirtilmesine rağmen AİHM'in konuyla ilgili içtihadına yer vererek bilgi edinme hakkının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmiştir.

14. Başvuru, ifade özgürlüğü kapsamında incelenmiştir.

15. Anayasa Mahkemesi, Yaman Akdeniz [GK] (B. No: 2016/6815, 15/2/2023) kararında bilgi edinme hakkı kapsamında resmî makamlardan talep edilen bilgi ve belgelerin hangi durumlarda Anayasa'nın 26. maddesi kapsamında görülmeye uygun olduğunu incelemiştir. Mahkeme, Anayasa'nın 26. maddesinin kişilere resmî makamlarca tutulan bilgiye ulaşma şeklinde genel bir hak tanıdığı, devlete de elindeki veri ve belgelerle ilgili bilgi verme ve/veya talep edilen bilgiyi toplama yükümlülüğü yüklediği şeklinde anlaşılamayacağını, bununla birlikte kesin nitelikteki bir yargı kararıyla devlete bilgi verme yükümlülüğü yüklenmesi durumu, resmî makamlarca tutulan verilere erişimin, düşüncenin açıklanması özgürlüğünün kullanılmasında araçsal bir işlev üstlendiği durum olmak üzere iki durumda bilgi edinme talebinin reddedilmesinin ifade özgürlüğüne yönelik bir müdahaleye yol açabileceğini kabul eden AİHM içtihadını gözönünde bulundurmamak için bir neden görmediğini açıklamıştır (aynı kararda bkz. § 50).

16. Anayasa'nın 26. maddesi bağlamında devlete bilgi verme ödevi yükleyen ilk durumla ilgili bir tereddüt bulunmamakla beraber ikinci durumun açıklığa kavuşturulmasına ihtiyaç olduğunu belirten Anayasa Mahkemesi, somut olayın koşulları esas alınarak yapılacak değerlendirmede dört kriterin sağlanması hâlinde bilgi edinme hakkının ifade özgürlüğünün kullanılmasının bir aracı olduğu sonucuna ulaşılacağını belirtmiştir. Buna göre;

i. Bilgi edinme talebinin amacı: Kamu kurumları tarafından tutulan bilgiye erişim "düşüncenin açıklanması" amacının bir ön koşulu olmalıdır. Bu bağlamda talep edilen bilginin, gazetecilik faaliyetlerinde veya kamusal tartışma platformu oluşturan diğer faaliyetlerin hazırlık aşaması olan düşüncenin oluşumu sürecinde faydalanılmak üzere ulaşılması gerekli bir araç olduğunun ortaya konulması gerekir.

ii. Talep edilen bilginin niteliği: Talep edilen bilginin niteliğinin kamu yararı testini geçiyor olması gerekir. Bu bağlamda resmî makamlarca tutulan ve kişinin kendisi hakkında olan bilgiye erişim talepleri ile kişinin kendisi hakkında olmamakla birlikte kamu yararı amacı da taşımayan bilgiye erişim talepleri başvuruculara Anayasa'nın 26. maddesi kapsamında bir hak tanımaz. Ancak kamu yararını ilgilendiren, kamuya menfaat sağlayacak meselelere ilişkin bilgi taleplerinde bilgi edinme hakkının ifade özgürlüğünün gerçekleştirilmesinde başvurulan bir araç işlevi gördüğü kabul edilebilir.

iii. Bilgi edinme talebinde bulunan kişinin kimliği: Bilgi edinme talebinde bulunan kişinin kamuoyunun bilgilendirilmesi konusundaki rolünün özel bir önem taşıması gerekir.

iv. Talep edilen bilginin mevcudiyeti: Anayasa'nın 26. maddesi resmî makamlara bilgi ve veri toplama yükümlülüğü yüklememektedir. Bu nedenle ancak hazır ve kullanılabilir olan bilgiye erişim taleplerinin reddi ifade özgürlüğüne yönelik bir müdahale oluşturabilir (daha ayrıntılı değerlendirmeler için aynı kararda bkz. § 51).

17. Somut olayda başvurucunun üçüncü bir kişi hakkındaki bazı bilgilerin kendisine verilmesini talep etmekteki amacının düşünce açıklamasının bir ön koşulunu sağlamak olduğu değerlendirilmemiştir. Kişinin kendisi hakkında olmayan, üçüncü bir kişiye ait bilginin kamu yararını ilgilendiren meselelere ilişkin olduğu da gösterilememiştir. Bu kapsamdaki bir bilgiye erişim talebi başvurucuya Anayasa'nın 26. maddesi kapsamında bir hak tanımamaktadır.

18. Açıklanan gerekçelerle başvurunun konu bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. İfade özgürlüğünün ihlal edildiğine ilişkin iddianın konu bakımından yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 3/5/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Ali Suat Ertosun (14) [1.B.], B. No: 2019/20572, 3/5/2023, § …)
   
Başvuru Adı ALİ SUAT ERTOSUN (14)
Başvuru No 2019/20572
Başvuru Tarihi 14/6/2019
Karar Tarihi 3/5/2023

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, Yargıtay üyeliği sona erdirilen başvurucunun yargısal süreçlerde kullanmak üzere bir Danıştay üyesinin hukuki durumu ile ilgili bilgi edinme talebinin reddedilmesi nedeniyle ifade özgürlüğünün ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
İfade özgürlüğü Diğer Konu Bakımından Yetkisizlik
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi