logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Şuayb Evin [1.B.], B. No: 2019/24412, 26/7/2022, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

ŞUAYB EVİN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2019/24412)

 

Karar Tarihi: 26/7/2022

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Muammer TOPAL

 

 

Recai AKYEL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

İrfan FİDAN

Raportör

:

Habip OĞUZ

Başvurucu

:

Şuayb EVİN

Vekili

:

Av. Adem GÜMÜŞ

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, -temel olarak- işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı fiillerden dolayı silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi nedeniyle suçların ve cezaların kanuniliği ilkesinin, eksik araştırma ile hüküm kurulması nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 11/7/2019 tarihinde yapılmıştır. Komisyon başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.

3. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, görüşünü bildirmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.

III. OLAY VE OLGULAR

4. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi aracılığıyla erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde ilgili olaylar özetle şöyledir:

5. Başvurucu hakkında Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi olduğu şüphesiyle soruşturma başlatılmıştır. Soruşturma sonucunda Mardin Cumhuriyet Başsavcılığının (Başsavcılık) 2/3/2017 tarihli iddianamesiyle başvurucunun silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmıştır. İddianamede başvurucunun örgüt tarafından haberleşmede kullanılan ByLock isimli kriptolu mesajlaşma uygulamasını kullandığının tespit edildiği, tanık V.Ö.nün alınan ifadesinde 2016 yılı Haziran ayına kadar örgüt mensuplarının düzenlemiş olduğu sohbetlere katıldığını beyan ettiği iddialarına yer verilmiştir.

6. İddianamenin Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesince (Mahkeme) kabulü ile başvurucu hakkında açılan kamu davasında, başvurucunun Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) üye olma suçundan hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir.

7. Mahkeme; mahkûmiyet gerekçesinde, başvurucuyla birlikte örgütsel toplantılara katıldığına ve örgütsel toplantıların başvurucunun evinde de yapıldığına ilişkin beyanda bulunan tanık V.Ö.nün anlatımlarına, başvurucuya ait telefon numarasına ilişkin yaptırılan HTS analiz raporunda başvurucunun, hakkında FETÖ/PDY üyeliği suçundan soruşturma yürütülen bir çok kişi ile irtibatlı olduğu hususlarına dayanmıştır.

8. Hüküm kanun yolu denetiminden geçerek kesinleşmiştir.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

9. Anayasa Mahkemesinin 26/7/2022 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Suç ve Cezaların Kanuniliği İlkesinin İhlal Edildiğine İlişkin İddia

1. Başvurucunun İddiaları

10. Başvurucu işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı fiillerden dolayı silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırıldığını, böylece suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

2. Değerlendirme

11. Başvuruya konu mahkûmiyet hükmünün kanuni dayanağı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 314. maddesidir. Anayasa Mahkemesi, Adnan Şen kararında FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünü suç ve cezaların kanuniliği ilkesi yönünden değerlendirmiştir. Anılan karara konu mahkûmiyet hükmünde, örgütlenmenin suç işlemek amacını taşıdığının bilincinde olunduğu değerlendirmesi yapılarak savunmalara itibar edilmediği belirtilmiş, mahkemenin bu yorumunun kanun koyucunun suç olarak belirlediği fiilin kapsamını suçların ve cezaların kanuniliği ilkesine aykırı olacak şekilde genişletmediği, 5237 sayılı Kanun'un 314. maddesinin özüyle çelişmediği ve öngörülebilir olduğu vurgulanmıştır. Kararda ayrıca, fiilin işlendiği tarihte yürürlükte olan 5237 sayılı Kanun'un 314. maddesi gereği cezaya hükmolunduğu ve kanunun geçmişe uygulanması yasağına aykırı bir durumun söz konusu olmadığı belirtilmiştir. Dolayısıyla Anayasa'nın 38. maddesinde güvence altına alınan suçların ve cezaların kanuniliği ilkesine yönelik bir ihlalin bulunmadığının açık olduğu sonucuna ulaşılmıştır (Adnan Şen [GK], B. No: 2018/8903, 15/4/2021, § 121). Benzer şikayetler içeren somut başvuruda da söz konusu karardan ayrılmayı gerektirecek bir yön bulunmamaktadır.

12. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

B. Diğer İhlal İddiaları

1. Başvurucunun İddiaları ve Bakanlık Görüşü

13. Başvurucu; tanık beyanlarından isnat olunan suçlamaya ilişkin delil mahiyetinde herhangi bir hususun söz konusu olmadığını, aynı eylemler dolayısıyla birtakım kişilere etkin bir koruma sağlandığını böylece adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

14. Başvurucu, ayrıca etkin ve adil bir yargılama yapılmayarak mahkumiyetine karar verilmesi sebebiyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

15. Bakanlık görüşünde; başvurucunun yargılama aşamasında lehine olan hususları ileri sürebildiği, aleyhine olan delillere karşı çıkabildiği ve yargılamaya konu olaya ilişkin kendi anlatımını mahkemeye sunabildiği, tanık beyanlarına karşı doğrudan soru yöneltebilme hakkı tanındığı ifade edilmiştir.

2. Değerlendirme

16. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvurucunun iddialarının yargılamanın sonucuna yönelik olduğu anlaşılmakla kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkin olarak ayrıca bir değerlendirme yapılmamıştır.

17. İlke olarak mahkemeler önünde dava konusu yapılmış maddi olay ve olguların kanıtlanması, delillerin değerlendirilmesi, hukuk kurallarının yorumlanması ve uygulanması ile uyuşmazlıkla ilgili varılan sonucun adil olup olmaması bireysel başvurukonusu olamaz. Ancak bireysel başvuru kapsamındaki hak ve özgürlüklere müdahale teşkil eden, bariz takdir hatası veya açık bir keyfîlik içeren yorum, uygulama ve sonuçlar Anayasa Mahkemesinin denetim yetkisi kapsamındadır (Ahmet Sağlam, B. No: 2013/3351, 18/9/2013, § 42). Buna göre başvurucunun ihlal iddialarının kanun yolu şikâyeti niteliğinde olduğu ve somut olayda bariz takdir hatası veya açık bir keyfîlik oluşturan hususun da bulunmadığı anlaşılmıştır.

18. Açıklanan gerekçelerle başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. 1. Suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

2. Diğer iddialarının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 26/7/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Şuayb Evin [1.B.], B. No: 2019/24412, 26/7/2022, § …)
   
Başvuru Adı ŞUAYB EVİN
Başvuru No 2019/24412
Başvuru Tarihi 11/7/2019
Karar Tarihi 26/7/2022

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, -temel olarak- işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı fiillerden dolayı silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi nedeniyle suçların ve cezaların kanuniliği ilkesinin, eksik araştırma ile hüküm kurulması nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Suç ve cezaların kanuniliği ilkesi Suç ve cezada kanunilik Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
Adil yargılanma hakkı (Suç İsnadı) Kanun yolu şikâyeti Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi