TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
MELTEM ÖZEN BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2019/3017)
Karar Tarihi: 20/3/2024
Başkan
:
Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
İrfan FİDAN
Muhterem İNCE
Yılmaz AKÇİL
Raportör
Osman KODAL
Başvurucu
Meltem ÖZEN
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru; kredi kartı kullanımı ile ilgili sunulan hizmetin ayıplı olması nedeniyle açılan borçlu olmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi davasında verilen ret kararı ile ceza mahkemesinin verdiği mahkûmiyet kararı arasında çelişki olması nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
A. Bireysel Başvuruya Konu Davayla İlgili Süreç
2. Başvurucu 13/3/2014 tarihinde İstanbul 2. Tüketici Mahkemesinde, davalı bankanın müşterisi ve kredi kartı kullanıcısı olduğunu, internet üzerinden telefon faturası ödemesi yaparken bilgisi dışında kartından tahsilat yapıldığını, işlemlerle ilgili itirazını davalıya bildirdiğini, olayla ilgili soruşturma başlatıldığını, bankanın kusurlu olduğunu, tahsilatlar nedeniyle cebri icra tehlikesi altında olduğunu ileri sürerek borçlu olmadığının tespitini, tahsilatın faiziyle birlikte iadesini, tahsil edilecekse de bu bedelin kart sigortasından tahsil edilmesini talep ve dava etmiştir.
3. Tüketici Mahkemesi 1/7/2015 tarihinde davanın reddine karar vermiştir. Karar gerekçesinin ilgili kısmı şöyledir:
" ...
Dosya kapsamından ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı her ne kadar bilgisi dışında internet üzerinden kredi kartından tahsilatlar yapıldığını ve bunların iadesini talep etmiş ise de alınan teknik bilirkişi raporunda davacının kredi kartı ile daha önce ki zamanlarda da benzer oyun sitelerinden oyun satın aldığı dava konusu çekimlerin olduğu günde Game Sultan adlı siteden oyunlar satın alındığı, davacının kredi kartı bilgilerini paylaşarak ve 3D Secüre yöntemiyle davalı bankaca yollanan SMS mesajındaki şifrenin girilerek işlem yapılmış olması göz önüne alındığında davalı bankanın olayda kusurunun bulunmadığı kusurun davacıda olduğu belirlenmiş olduğundan davalı banka kusuru tespit edilemediğinden davanın reddine karar vermek gerekmiştir. ..."
4. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 28/3/2018 tarihinde başvurucunun temyiz talebini reddederek kararı onamıştır. Nihai karar başvurucuya 29/5/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, başvurucu 25/6/2018 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
B. Ceza Davasıyla İlgili Süreç
5. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2/9/2015 tarihli iddianamesi ile N.T. hakkında başvurucuya karşı başkasına ait banka veya kredi kartını izinsiz kullanmak suretiyle yarar sağlama suçunu işlediği iddiasıyla Antalya 25. Asliye Ceza Mahkemesinde (Asliye Ceza Mahkemesi) kamu davası açılmıştır. Asliye Ceza Mahkemesi 30/12/2016 tarihli ve E.2015/660, K.2016/558 sayılı kararı ile sanığın mahkûmiyetine karar vermiştir. Karar gerekçesinin ilgili kısmı şöyledir:
"...
Sanığın savunması, iddianame içeriği, katılanın beyanı ve tüm dosya kapsamının incelenmesinden müşteki Meltem Özen in 19/10/2013 tarihinde oğlunun kullanmakta olduğu 0537 853 82 [...] numaralı telefon hattının faturasını ödemek için Turkcell logosunun bulunduğu bir web sitesine giriş yaptığı; Türkiye Halk Bankasından almış olduğu 5213 **** **** 3281 numaralı kredi kartı bilgilerini bu internet sitesine girerek kullanmakta olduğu, 0532 648 02 [...] numaralı diğer telefonuna gelen SD şifreyide bu internet sitesine girdiği;
Müştekinin internet sitesinde işlem yapmasına rağmen faturasının ödendiğine dair herhangi bir bilgilendirme uyarısı görmediği için işlemi birkaç kez tekrarladığı;
Müştekinin yapmış olduğu işlem ile sahte internet sitesi ile kredi kartı numarası ve güvenlik alış veriş şifresinin ele geçirildiği, bu şifre ve kredi kartı kullanılarak kredi kartından bilgisi ve rızası dışında harcama yapıldığı;
Bu bağlamda müştekinin kredi kartından saat 23:28'de 1000 TL, 23:30'da 1000 TL ve saat 23:43'de 1000 TL, saat 23:44'de 4000 TL, saat 23:45'de 2000 TL tutarlarında çekim yapıldığının telefonuna gelen mesajla bildirildiği müştekinin müşteri hizmetlerini arayarak itirazını bildirdiği ancak bir sonuç alamadığı;
Yapılan yazışma sonucu Türkiye Halk Bankası A.Ş. cevap yazısında müşteki Meltem Özenin kredi kartı bilgileri ile İş Bankası ye işyeri www.gamesultan.com Kıbrıs ünvanlı işyerinden 19.10.2013 tarihinde dört işlemde 9000 TL tutarlı harcama yapıldığı, Türkiye İş Bankası A.Ş. yazısında müştekinin kredi kartı bilgileri ile 19.10.2013 tarihinde internet üzerinden 1000 TL ve 1000 TL tutarlı işlemlerin 5.27.61.63 İp adresi ile 1000TL,4000 TL,2000 TYL tutarlı işlemlerin 176.88.45.129 İp adresi ile internet erişimi sağlanarak gerçekleştirildiği;
Antalya Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla mücadele Şube Müdürlüğünün fezlekesine göre Meltem Özen in kredi kartından yapılan harcamanın saat 23:28, 23:30 , 23:43, 23:44, 23:45 te yapıldığı, BTK dan gelen Turkcell Aş den edinilen bilgilere göre harcamaların yapıldığı 19/10/2013 günü saat 21:43:00 İle 19/10/2013 23:45:59 saatleri arasında 176.88.45.129 IP numarasına 0534 067 33 [...] nolu GSM kullanıcısının erişim sağladığı, bu hat sahibinin [N.T.] olduğu, abone başlangıç tarihinin 29/06/2012 olup halen aktif olarak kullanıldığının bildirildiği,
Sanık [N.T.]'nin sahibi olduğu hat vasıtası ile müşteki Meltem Özen in kredi kartı bilgi ve şifresini öğrenmek sureti ile izinsiz kullanarak kendisine 9,000 TL tutarında yarar sağladığı sonuç ve kanaatine ulaşılmış sanığın bu suretle üzerine atılı bulunan başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçunu işlediği anlaşılmakla sonuç olarak 2 Yıl 6 Ay Hapis 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Her ne kadar sanık [N.T.] alınan savunmasında inşaat amelesi olduğunu inşaat işleri ile uğraştığını telefondan hiç internete girmediğini, 2006 yılında kontörlü olan hattını kaybettiğini kendiliğinden kapanır diye herhangi bir yere bildirmediğini, başka telefon kullandığını beyan etmiş ise de; sanığın bu savunması BTK (Bilgi Teknolojileri Kurumu) ve Turkcell AŞ nin yazısı ile yalanlandığı hattın internette müştekinin kredi kartından para çekilmesi için kullanıldığı, 2006 yılında değil 2012 yılında halen aktif olduğu, sanık telefon numarasını kaybetmiş olsa hayatın olağan akışı içerisinde bunu bildirmesi gerektiği bu nedenle savunmasının inandırıcı bulunmadığı sonuç ve vicdani kanaate varılarak sanığın mahkumiyetine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
..."
6. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesi 26/10/2017 tarihinde istinaf talebini reddetmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
7. Başvurucu, telefon faturasını internet sitesinden öderken kendisine ait kredi kart bilgileri ile hesabından bilgisi haricinde para çekildiğini, olayda kusuru olmadığını, davalı bankaya durumu bildirmesine rağmen çekilen paranın iade edilmediğini, bu nedenle açtığı tazminat davasının ret kararıyla sonuçlandığını ancak ceza mahkemesinin dolandırılmasına ilişkin olarak mahkûmiyet kararı verdiğini, kararların birbiriyle çeliştiğini belirtmiş; adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
8. Anayasa’nın 36. maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.”
9. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder. Başvuru formu ve ekleri incelendiğinde başvurucunun şikâyetlerinin özünün açtığı tazminat davasında mahkemenin verdiği kararın sonradan karar veren ceza mahkemesinin kararı ile çelişmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkin olduğu görüldüğünden başvuru, hakkaniyete uygun yargılanma hakkı kapsamında incelenmiştir.
10. Anayasa'nın 148. maddesinin dördüncü fıkrasında, kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlara ilişkin şikâyetlerin bireysel başvuruda incelenemeyeceği belirtilmiştir. Bu kapsamda ilke olarak mahkemeler önünde dava konusu yapılmış maddi olay ve olguların kanıtlanması, delillerin değerlendirilmesi, hukuk kurallarının yorumlanması ve uygulanması ile uyuşmazlık konusunda varılan sonucun adil olup olmaması bireysel başvuru konusu olamaz. Ancak bireysel başvuru kapsamındaki hak ve özgürlüklere müdahale teşkil eden, bariz takdir hatası veya açık bir keyfîlik içeren tespit ve sonuçlar bu kapsamda değildir (konuya ilişkin birçok karar arasından bkz. Ahmet Sağlam, B. No: 2013/3351, 18/9/2013).
11. Somut olayda başvurucu; bankanın müşterisi ve kredi kartı kullanıcısı olduğunu, internet üzerinden telefon faturası ödemesi yaparken haksız şekilde kartından tahsilat yapıldığını, bankanın sorumlu olduğunu belirterek borçlu olmadığının tespit edilmesi ve tahsilatın faiziyle birlikte ödenmesi talebiyle dava açmıştır. Mahkeme olayda davalı bankanın kusuru olup olmadığına ilişkin bilirkişi raporu almıştır. Alınan bilirkişi raporu doğrultusunda Mahkeme, başvurucunun kredi kartı ile daha önceki zamanlarda da benzer oyun sitelerinden oyun satın aldığı, dava konusu çekimlerin olduğu günde "Game Sultan" adlı siteden oyunlar satın alındığı, davacının kredi kartı bilgilerini paylaşarak ve 3D secure yöntemiyle davalı bankaca yollanan SMS mesajındaki şifrenin girilerek işlem yapıldığı gözönüne alındığında davalı bankanın olayda kusuru olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
12. Başvurucu; kendisine ait banka veya kredi kartının rızası dışında kullanıldığını belirterek suç duyurusunda bulunduğunu, Antalya 25. Asliye Ceza Mahkemesinde sanık N.T. hakkında mahkûmiyet kararı verildiğini, kendisinin kusurlu olmadığını, Tüketici Mahkemesinin verdiği ret kararının bu kararla çeliştiğini ileri sürmüştür.
13. Başvurucu ile davalı banka arasında kredi kartı kullanım sözleşmesi yapılmış, söz konusu sözleşmede taraflar birbirlerine karşı hak ve yükümlülükler öngörmüştür. Dosya içinde bulunan 20/1/2015 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasında imzalanan 5/1/2012 tarihli sözleşmede kart kullanımından doğan sorumluluğun sözleşmenin imzalandığı ve kartın zilyetliğinin başvurucuya geçtiği andan itibaren başvurucuya ait olacağı, banka müşterisinin sanal ödeme yöntemlerini kullanarak yaptığı işlemlerden bizzat sorumlu olacağına ilişkin hükümlerin olduğu belirtilmiştir.
14. Asliye Ceza Mahkemesinin sanık N.T.nin sahibi olduğu hat vasıtası ile başvurucuya ait kredi kartı bilgi ve şifresini öğrenmek suretiyle izinsiz kullanarak kendisine 9.000 TL tutarında yarar sağladığı, başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçunu işlediğinden sanık hakkında mahkûmiyet kararı verdiği görülmüştür.
15. Tüketici Mahkemesinde başvurucunun aleyhine sonuçlanan davada Mahkeme hukuki sorumluluk ilkeleri çerçevesinde yapılan yargılama sonucunda taraflar arasındaki sözleşme ilişkisini, bilirkişi raporu ve daha önce aynı siteden benzer harcamalar yapıldığı hususlarını gözeterek davalı bankanın kusurlu olmadığı tespitinde bulunarak davayı reddetmiştir. Anılan bu karardan sonra Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davada ise suç işlediği iddia olunan üçüncü kişi (sanık) hakkında yargılama yapılarak mahkûmiyet kararı verilmiştir. Söz konusu ceza davasında bankanın kusurlu olduğuna ilişkin herhangi bir tespit yapılmamıştır. Bu bağlamda Tüketici Mahkemesinin başvurucunun aleyhine olan kararı ile bu karardan sonra Asliye Ceza Mahkemesinin verdiği karar arasında çelişki bulunmamaktadır.
16. Başvuru konusu olayda başvurucunun ileri sürdüğü iddiaların yargılama mercilerince delillerin değerlendirilmesine ve hukuk kurallarının yorumlanmasına ilişkin olduğu, başvurucunun iddialarını ve itirazlarını ileri sürme imkânından yoksun bırakılmadığı, mahkeme kararlarında bariz takdir hatası veya açık bir keyfîlik oluşturan bir durumun da bulunmadığı dikkate alındığında ihlal iddialarının kanun yolu şikâyeti niteliğinde olduğu anlaşılmıştır.
17. Açıklanan gerekçelerle başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
III. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Hakkaniyete uygun yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 20/3/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.