TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
E.B. VE R.B. BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2019/7221)
Karar Tarihi: 29/12/2021
GİZLİLİK TALEBİ KABUL
Başkan
:
Kadir ÖZKAYA
Üyeler
Engin YILDIRIM
M. Emin KUZ
Rıdvan GÜLEÇ
Yıldız SEFERİNOĞLU
Raportör
Sinan ARMAĞAN
Başvurucular
1. R.B.
2. E.B
Vekili
Av. Sinem ULUDAĞ GÖK
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, kötü muameleye maruz kalma riski bulunan ülkeye sınır dışı edilme kararı verilmesi nedeniyle kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 7/3/2019 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvurucu, Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün (İçtüzük) 73. maddesi uyarınca sınır dışı işleminin yürütmesinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
4. Komisyonca tedbir talebinin ve başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm tarafından 7/3/2019 tarihinde birinci başvurucunun ülkesine sınır dışı edilmesine ilişkin işleminin geçici olarak (tedbiren) durdurulmasına karar verilmiş ise de Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün (Göç İdaresi) 8/3/2019 tarihli cevabi yazısından başvurucunun 5/3/2019 tarihinde ülkesine sınır dışı edildiğinin anlaşılması sonrasında tedbir talebi reddedilmiştir.
6. 2019/11398 numaralı bireysel başvuru dosyasının konu yönünden hukuki irtibatı nedeniyle 2019/7221 numaralı bireysel başvuru dosyası ile birleştirilmesine, incelemenin 2019/7221 başvuru numaralı dosya üzerinden yürütülmesine karar verilmiştir.
7. 2019/11398 başvuru numaralı dosyada da ikinci başvurucunun sınır dışı edilmesine ilişkin olarak ilk aşamada tedbir kararı verilmiş fakat bireysel başvuru yapmasından önce ülkesine sınır dışı edildiğinin görülmesi üzerine tedbir talebinin kaldırılmasına karar verilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve ilgili kurumlardan temin edilen bilgilere göre olaylar özetle şöyledir:
9. Birinci başvurucu 1992 doğumlu olup Kongo Cumhuriyeti (Kongo) vatandaşıdır. Diğer başvurucu ise 1980 doğumludur ve Demokratik Kongo (Demokratik Kongo) Cumhuriyeti vatandaşıdır.
10. Başvurucular yasal yollardan Türkiye'ye giriş yapmışlardır.
11. Başvurucular farklı tarihlerde sahte ikamet belgeleriyle yurt dışına çıkmak isterlerken durumun kamu makamlarınca anlaşılması üzerine haklarında adli işlemler başlatılmıştır.
12. Adli işlemler sonrasında birinci başvurucu hakkında İstanbul Valiliğinin 18/2/2019 tarihli kararıyla 4/4/2013 tarihli ve 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 54. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (d) ve (h), diğer başvurucu hakkında ise İzmir Valiliğinin 1/4/2019 tarihli kararıyla aynı kanun maddesinin (d) bendi uyarınca sınır dışı etme ve idari gözetim altına alma kararları tesis edilmiştir.
13. Başvurucular, sınır dışı etme kararlarına karşı etkili bir yol bulunmadığını belirterek doğrudan Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapmıştır. Başvurucular iptal davası açtıklarına ilişkin bir bilgi veya belge sunmamıştır.
14. Göç İdaresinden gelen yazıdan ikinci başvurucunun Anayasa Mahkemesine başvuru yaptığı gün saat 11.50 civarında (başvuru saatinden önce) sınır dışı edildiği anlaşılmıştır.
IV. İLGİLİ HUKUK
15. İlgili hukuk için bkz. A.A. ve A.A. [GK], B. No: 2015/3941, 1/3/2017, §§ 28-38.
V. İNCELEME VE GEREKÇE
16. Mahkemenin 29/12/2021 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucuların İddiaları
17. Başvurucular; ülkelerine gönderilmeleri hâlinde hayatlarının tehlike altında olacağını ve kötü muamele görebileceklerini bu nedenle geri gönderme yasağına aykırı davranıldığını belirterek yaşam hakkının ve kötü muamele yasağının ihlal edildiğini iddia etmiştir. Başvurucular ayrıca 6458 sayılı Kanun’un 54. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (d) bendi uyarınca da haklarında sınır dışı kararı alındığını, 3/10/2016 tarihli ve 676 sayılı Olağanüstü Hâl Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (676 sayılı KHK) ile 6458 sayılı Kanun'da yapılan değişiklik sonrasında sınır dışı etme işlemi yönünden etkili bir iç hukuk yolu bulunmadığını belirterek etkili başvuru hakkının da ihlal edildiğini ileri sürmüş, kamuya açık belgelerde kimliklerinin gizli tutulmasını talep etmişlerdir.
B. Değerlendirme
18. Anayasa Mahkemesinin istikrarlı içtihadına göre Anayasa'nın 17. maddesinin üçüncü fıkrası, gönderildikleri ülkede kötü muameleye maruz kalma riski bulunan yabancıların maddi ve manevi varlıklarının korunması yönünde devlete pozitif yükümlülük yüklemektedir (A.A. ve A.A., § 59).
19. Anılan pozitif yükümlülük kapsamında sınır dışı edilecek kişiye ülkesinde karşılaşabileceği risklere karşı gerçek anlamda bir koruma sağlanabilmesi için sınır dışı kararına karşı etkili bir karşı çıkma imkânı tanınması gerekir(A.A. ve A.A., § 60).
20. Dolayısıyla kötü muameleye karşı koruma pozitif yükümlülüğünün -anılan yasağın koruduğu hakların doğası gereği- hakkında sınır dışı kararı verilen bir yabancıya "iddialarını araştırtma" ve bu kararı "adil bir şekilde inceletme" imkânı sağlayan usul güvencelerini de içerdiği kuşkusuzdur(A.A. ve A.A., § 61).
21. Bu çerçevede sınır dışı etme işlemi sonucunda yabancının gönderileceği ülkede kötü muamele yasağının ihlal edileceğinin iddia edilmesi hâlinde idari ve yargısal makamlar tarafından söz konusu ülkede gerçek bir ihlal riskinin bulunup bulunmadığı ayrıntılı şekilde araştırılmalıdır. Anılan usul güvencelerinin bir gereği olarak idari makamlar tarafından alınan sınır dışı kararlarının bağımsız bir yargı organı tarafından denetlenmesi, bu denetim süresince sınır dışı kararlarının icra edilmemesi ve yargılama sürecine tarafların etkili katılımının sağlanması gerekir (A.A. ve A.A., § 62).
22. Bununla birlikte kötü muameleye karşı koruma yükümlülüğü her sınır dışı işleminde yukarıda belirtilen şekilde bir araştırma yapılmasını gerektirmez. Bu yükümlülüğün ortaya çıkabilmesi için öncelikli olarak başvurucu tarafından savunulabilir (araştırılabilir/tartışılabilir /araştırmaya değer/makul şüphe uyandıran) bir iddia ortaya konmalıdır. Bu doğrultuda başvurucu geri gönderileceği ülkede var olduğunu iddia ettiği kötü muamele riskinin ne olduğunu makul şekilde açıklamalı, (varsa) bu iddiayı destekleyen bilgi ve belgeleri sunmalı ve bu iddialar belirli bir ciddilik seviyesinde olmalıdır. Ancak savunulabilir iddianın ortaya konulması somut olayın özelliğine göre farklılık gösterebileceğinden her olayda ayrıca değerlendirme yapılmalıdır (A.A. ve A.A., § 63).
23. Somut dosyada başvurucuların Anayasa Mahkemesine yaptıkları bireysel başvurularda sınır dışı edilmeleri hâlinde maruz kalacaklarını ileri sürdükleri riske ilişkin somut ve kişisel açıklamalarda bulunmadıkları, ülkelerinin genel durumu dışında hangi özel durumlarının risk oluşturduğuna ilişkin somutlaştırma yapmadıkları görülmüştür.
24. Açıklanan gerekçelerle başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
VI. HÜKÜM
A. Kamuya açık belgelerde başvurucuların kimliklerinin gizli tutulması taleplerinin KABULÜNE,
B. Kötü muamele yasağının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
C. Yargılama giderlerinin başvurucular üzerinde BIRAKILMASINA 29/12/2021 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.