TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
ABDURREZZAK AYKAÇ BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2020/11671)
Karar Tarihi: 30/4/2024
Başkan
:
Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler
Recai AKYEL
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
İrfan FİDAN
Yılmaz AKÇİL
Raportör
Osman KODAL
Başvurucu
Abdurrezzak AYKAÇ
Vekili
Av. Yavuz ÇELEPKOLU
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru, kararın sonucunu değiştirebilecek nitelikteki esaslı iddiaların karşılanmaması nedeniyle gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Başvurucu 1/2/2012 tarihinde davalı alt işveren P.Ö.G. Limited Şirketi nezdinde temizlik işçisi olarak çalışmaya başlamış; iş akdinin 31/12/2017 tarihinde feshedilmesi üzerine işe iade davası açmıştır. Mahkeme, işe iade davasının görülebilmesi için fesih tarihi itibarıyla işyerinde çalışan işçi sayısının en az 30 olması gerektiği, davalı şirkette çalışan toplam işçi sayısının 16 kişi olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
3. Başvurucu 13/4/2019 tarihinde kararı istinaf etmiş, istinaf başvuru dilekçesinde bir işverenin aynı iş kolunda birden fazla işyeri varsa işyerinde çalışan işçi sayısının tespitinde bu yerlerdeki toplam işçi sayısının dikkate alınmasının gerektiğini, ayrıca asıl işveren ve alt işverene bağlı işyerlerinin tespitiyle bu işyerlerindeki toplam işçi sayısının gözetilmesi gerektiğini bu nedenle kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür. Bunun yanı sıra başvurucu, 7/9/2019 tarihli istinaf ek beyan dilekçesiyle daha önce kendisiyle aynı işyerinde çalışan ve iş akdi feshedilen S.İ.nin aynı işverene karşı açtığı işe iade davasında Siirt Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 20/5/2019 tarihli yazısında davalı işverenin işyerinde 120 işçinin çalıştığının belirtildiğini ifade etmiş ve buna ilişkin belgeyi sunmuştur.
4. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi (İstinaf Mahkemesi) başvurucunun istinaf talebini; asıl işverene bağlı olarak çalışanların otuz işçi sayısının tespitinde hesaba katılmadığını, dosya kapsamındaki belgelere göre davacının iş güvencesi kapsamında bulunmadığını kabul etmiş; kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığını belirterek 27/1/2010 tarihinden esastan kesin olarak reddetmiştir. Nihai kararın tebliği üzerine süresi içerisinde bireysel başvuruda bulunulmuştur. Başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
5. Başvurucu; açtığı işe iade davasının reddine karar verildiğini, davalı işverene bağlı olarak aynı dönemde çalışan ve iş akdi feshedilen S.İ.nin açtığı işe iade davasında Siirt Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün davalı işyerinde 120 işçinin çalıştığının bildirdiğini, İstinaf Mahkemesinin söz konusu bu belgeyi değerlendirmediğini belirterek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
6. Adalet Bakanlığı; ilk derece mahkemesi tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu Siirt İl Müdürlüğü'nün davalı Şirkette çalışan toplam işçi sayısının 16 kişi olduğunu bildiren 3/8/2018 tarihli yazısı dikkate alınarak hüküm kurulduğunu başvurucunun istinaf dilekçesine gerek muvazaa iddiasından gerekse davalı işverenin toplam işçi sayısının 16'dan fazla olduğuna ilişkin bir beyan yahut belgeden bahsedilmediğini belirtmiştir.
7. Başvurucunun şikâyetlerinin niteliği gözetildiğinde ihlal iddialarının adil yargılanma hakkının güvencelerinden biri olan gerekçeli karar hakkı kapsamında incelenmesi gerektiği değerlendirilmiştir.
8. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.
9. Anayasa Mahkemesi, önüne gelen birçok başvuruda gerekçeli karar hakkının kapsam ve içeriğini belirlemiştir. Anayasa Mahkemesi özellikle açık ve somut bir biçimde öne sürülen iddia ve savunmaların davanın sonucuna etkili olması, başka bir deyişle davanın sonucunu değiştirebilecek nitelikte bulunması hâlinde davayla doğrudan ilgili olan bu hususlara mahkemelerce makul bir gerekçe ile yanıt verilmesi gerektiğine dikkat çekmiştir (Muhittin Kaya ve Muhittin Kaya İnşaat Taahhüt Madencilik Gıda Turizm Pazarlama Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti., B. No: 2013/1213, 4/12/2013, §§ 25, 26; Yasemin Ekşi, B. No: 2013/5486, 4/12/2013, §§ 56, 57; Vesim Parlak, B. No: 2012/1034, 20/3/2014, §§ 33, 34; Sencer Başat ve diğerleri [GK], B. No: 2013/7800, 18/6/2014, §§ 31-39; Münür Ata, B. No: 2014/4958, 22/1/2015, §§ 37-43; Hikmet Çelik ve diğerleri, B. No: 2013/4894, 15/12/2015, §§ 54-59; Şah Tarım İnş. Tur. Ltd. Şti., B. No: 2013/7847, 9/3/2016, §§ 36-48).
10. Somut olayda Mahkeme, işe iade davasının görülebilmesi için fesih tarihi itibarıyla işyerinde çalışan işçi sayısının en az 30 olması gerektiği, davalı şirkette çalışan toplam işçi sayısının 16 kişi olduğu gerekçesiyle başvurucunun açtığı davayı reddetmiştir. 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18. maddesinin birinci fıkrasında otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir nedene dayanmak zorunda olduğu belirtilmiştir. Anılan maddenin üçüncü fıkrasında da işverenin aynı iş kolunda birden fazla işyerinin bulunması hâlinde, işyerinde çalışan işçi sayısının, bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirleneceği hükme bağlanmıştır.
11. Mahkeme, başvurucunun çalıştığı işyerinde fesih işleminin yapıldığı esnada 30 işçiden az işçinin olduğunu belirtmişse de başvurucu kendisiyle aynı işyerinde çalışan ve aynı dönemde iş akdi feshedilen başka bir işçinin açtığı işe iade davasında aynı işyerinde 120 işçinin çalıştığını bildiren Siirt Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün yazısını sunmuş ve toplam işçi sayısına itiraz etmiştir. Başvurucuya göre, davalı işverene ait işyerinde fesih tarihi itibarıyla çalışan toplam işçi sayısının 30'un üzerinde olması hâlinde Mahkeme işe iade davasının esasını inceleyecek bu bağlamda iş akdinin haklı nedenle feshedilip edilmediğini araştıracak ve bunun sonucuna göre karar verecektir. Dolayısıyla başvurucunun ileri sürdüğü bu husus uyuşmazlığın esasına etkileyecek nitelikte bir iddiadır.
12. Bu bağlamda her ne kadar Bakanlık tarafından istinaf aşamasında sunulmadığı belirtilmiş ise de başvurucu tarafından İstinaf Mahkemesine sunulduğu anlaşılan davalı işverene ait işyerinde fesih tarihi itibarıyla çalışan toplam işçi sayısının 120 olduğuna ilişkin Siirt Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 20/5/2019 tarihli yazısını İstinaf Mahkemesi değerlendirmemiş, buna ilişkin bir gerekçe oluşturmamıştır. Dolayısıyla başvurucunun kararın sonucunu değiştirebilecek nitelikteki iddialarının gerekçede karşılanmadığı sonucuna varılmıştır.
13. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
III. GİDERİM
14. Başvurucu ihlalin tespiti ile maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunmuştur.
15. Başvuruda tespit edilen hak ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmaktadır. Bu kapsamda kararın gönderildiği yargı mercilerince yapılması gereken iş, yeniden yargılama işlemlerini başlatmak ve Anayasa Mahkemesini ihlal sonucuna ulaştıran nedenleri gideren, ihlal kararında belirtilen ilkelere uygun yeni bir karar vermektir (Mehmet Doğan [GK], B. No: 2014/8875, 7/6/2018, §§ 54-60; Aligül Alkaya ve diğerleri (2), B. No: 2016/12506, 7/11/2019, §§ 53-60, 66; Kadri Enis Berberoğlu (3) [GK], B. No: 2020/32949, 21/1/2021, §§ 93-100).
16. İhlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasının yeterli bir giderim sağlayacağı anlaşıldığından tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerekir.
IV. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Kararın bir örneğinin gerekçeli karar hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak amacıyla Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesine (E.2019/1207, K.2020/53) iletilmek üzere Siirt 1. Asliye (İş) Hukuk Mahkemesine (E.2018/218, K.2019/207) GÖNDERİLMESİNE,
D. Başvurucunun tazminat taleplerinin REDDİNE,
E. 446,90 TL harç ve 18.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 19.246,90 TL yargılama giderinin başvurucuya ÖDENMESİNE,
F. Ödemenin kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 30/4/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.