TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
İRFAN ÇELİK BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2020/29873)
Karar Tarihi: 21/5/2024
Başkan
:
Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler
Recai AKYEL
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
Selahaddin MENTEŞ
Yılmaz AKÇİL
Raportör
Saliha AKSOY
Başvurucu
İrfan ÇELİK
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru; açık ceza infaz kurumuna ayrılma ve buna bağlı olarak denetimli serbestlik tedbirinden yararlanma talebinin reddedilmesi nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir. Başvurucu, nihai hükmü 17/8/2020 tarihinde öğrendikten sonra 10/9/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
2. Komisyon tarafından yapılan inceleme sonucunda 19/4/2021 tarihinde; başvurucunun yargılama giderlerini ödeme gücünden yoksun olması nedeniyle adli yardım talebi kabul edilmiş, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı dışındaki -adil yargılanma hakkı kapsamında hakkaniyete uygun yargılanma hakkı ve gerekçeli karar hakkı ile eşitlik ilkesinin ihlal edildiği- iddialarıyla ilgili olarak açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemezlik kararı verilmiştir. Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilirlik incelemesinin ise Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
3. Anayasa Mahkemesi Halis Yurtsever (B. No: 2015/17595, 29/11/2018) ve Ercan Tunç (B. No: 2018/15196, 3/12/2020) kararlarında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması için hapis cezasının süresi ve açığa ayrılmış olma koşulu yerine getirildikten sonra ceza infaz kurumu idaresinin iyi hâl raporu üzerine başvurulan infaz hâkiminin tedbirin uygulanması yönünde karar vermesi gerektiğini belirtmiştir. Kararda ayrıca denetimli serbestlik tedbiri kararında yetkili infaz hâkiminin takdir yetkisinin bulunduğu ve Anayasa'nın 19. maddesinin ikinci fıkrasının birinci cümlesi kapsamında güvence altına alınmadığı vurgulanmıştır. Anayasa Mahkemesi sonuç olarak açık ceza infaz kurumuna ayrılma ve denetimli serbestlikten yararlanma talebiyle ilgili uyuşmazlık çerçevesinde dile getirilen kişi hürriyeti ve güvenliği hakkına dair şikâyetlerde kişi hürriyeti ve güvenliği hakkına yönelik açık ve görünür bir ihlal olmadığı kararı vermiştir (Halis Yurtsever, §§ 35, 36, Ercan Tunç, §§ 31, 32). Somut olayda başvuruya konu karar, açık ceza infaz kurumuna ayrılma talebiyle ilgilidir. Başvurucu hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması ceza infaz kurumunun iyi hâl raporu ve infaz hâkimliğinin karar verilmesiyle söz konusu olabilir. Başka bir ifadeyle yetkili mercilerin takdirine bağlı olarak uygulanabilen tedbirin reddedilmesi nedeniyle infazın şekline yönelik öne sürülen şikâyetler kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı bağlamında değerlendirilemez. Bu nedenle başvuruda kişi hürriyeti ve güvenliği hakkına yönelik açık ve görünür bir ihlalin bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
III. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 21/5/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.