TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
MURAT DİRLİKLİ BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2020/38276)
Karar Tarihi: 27/11/2024
Başkan
:
Basri BAĞCI
Üyeler
Engin YILDIRIM
Rıdvan GÜLEÇ
Kenan YAŞAR
Ömer ÇINAR
Raportör
Yücel ARSLAN
Başvurucu
Murat DİRLİKLİ
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru, telefonla görüşme gününün öğrenim gören çocuklarla görüşmeyi sağlayacak şekilde belirlenmesi talebinin reddedilmesi nedeniyle aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Başvurucu, başvuru tarihinde Şırnak T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (Ceza İnfaz Kurumu) hapis cezasını infaz etmektedir. Başvurucunun başvuru tarihi itibarıyla okul çağında üç çocuğu vardır.
3. Ceza İnfaz Kurumu İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı (Kurul) 6/8/2020 tarihlikararı ile telefonla görüşme hakkının hafta sonu kullandırılmasının güvenlik zafiyetine neden olabileceği gerekçesiyle 10/8/2020 tarihinden itibaren uygulanmak üzere cumartesi günü olan telefon görüşünün pazartesi gününe, pazar günü olan telefon görüşünün ise salı gününe alınmasına karar vermiştir.
4. Başvurucunun telefon görüşmelerini hafta sonu yaptırılmasına dair Ceza İnfaz Kurumuna yaptığı başvuruya cevap verilmemesi üzerine 26/8/2020 tarihinde Şırnak İnfaz Hâkimliğine (İnfaz Hâkimliği) şikâyet başvurusunda bulunmuştur. İnfaz Hâkimliği 14/9/2020 tarihinde başvuruyu reddetmiştir. Hâkimlik gerekçesinde telefon görüş günlerinin değiştirilmesi talebine ilişkin cezaevi idaresinin takdir hakkının kullanılmasında herhangi bir usulsüzlük ve isabetsizliğin olmadığını, hükümlünün geçerli ve somut bir mazeretinin bulunmadığını ve güvenlik zafiyeti riskini de dikkate alınarak Kurul kararının usul ve kanuna uygun olduğunu belirtmiştir.
5. Başvurucu 21/9/2020 tarihinde Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesine İnfaz Hâkimliğinin kararına karşı itiraz başvurusunda bulunmuştur. Mahkeme 15/10/2020 tarihinde İnfaz Hâkimliğinin gerekçesini aynen belirterek itirazı reddetmiştir.
6. Nihai karar 5/11/2020 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiştir. Başvurucu 24/11/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
7. Başvurucu silâhlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen on yıl hapis cezasını infaz etmekte iken 10/5/2023 tarihinde Şırnak İnfaz Hâkimliğinin kararıyla denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle tahliye edilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
8. Ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun açıkça dayanaktan yoksun olmayan adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.
9. Başvurucu, üç çocuğundan birinin üniversiteye hazırlık için dershaneye gittiğini, kızının 10. sınıfa, küçük oğlunun ise ilkokul 1. sınıfa devam ettiğini belirttikten sonra pandemi nedeniyle kapalı görüş yerine hafta içi telefon görüşmesi olarak kullandırılan görüşme de dâhil telefon görüşme hakkının hafta içi pazartesi ve çarşamba günleri kullandırıldığını belirtmiştir. Başvurucu; her iki görüşme hakkını da hafta içi belirtilen günlerde sabah 09.00'da kullandığını, mağduriyetini defaatle iletmesi üzerine sadece pazartesi günleri görüş saatinin 16.00'ya alındığını, bu sefer debüyük oğlunun dershanede üç derse katılamayıp eve erken gelmek zorunda kaldığını belirterek çocukların eğitim hakkının da bu suretle ihlal edildiğini ve mağduriyetinin giderilmediğini vurgulamıştır. Başvurucu; çocuklarla ebeveynler arasındaki ilişkiyi sürdürecek ve mağduriyetini kaldıracak tedbirleri alması gerektiğini, bunun anayasal bir yükümlülük olduğunu, Anayasa Mahkemesinin daha önce bu konuda verdiği kararların dikkate alınmadığını belirterek telefonla görüş hakkının hafta sonu kullandırılmaması nedeniyle haberleşme hürriyeti ile aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
10. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi içtihatları ile ilgili ulusal ve uluslararası düzenlemelere ve Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün 25/7/2019 tarihinde tüm ceza infaz kurumlarına gönderdiği yazıya değinmiştir. Anılan yazıda; öğrenimlerine devam eden çocukların mesai saatleri içinde ceza infaz kurumlarında mahpusların aile bireyleri ile görüşme yapamadıkları vurgulanmıştır. Bu nedenle, ailelerinden kopmadan yaşamlarını devam ettirmelerinin çocuğun yüksek menfaatine olduğu dikkate alınarak telefon görüşmelerinin hafta sonu gerçekleşmesinin yararlı olacağı ifade edilmiştir. Bu bağlamda kurumun kapasitesi, personel durumu, hükümlü ve tutuklu profili ile kurumların mevcut düzen ve güvenlik durumu gözönünde bulundurularak, telefonla görüşme günlerinin Kurul kararı ile hafta sonu olacak şekilde düzenlenebileceği belirtilmiştir. Bakanlık ayrıca COVID-19 pandemisi nedeniyle ceza infaz kurumlarında tedbirler alındığını belirtmiş, Anayasa ve ilgili mevzuat hükümleri, Anayasa Mahkemesi içtihadı ve somut olayın kendine özgü koşullarının da nazara alınması gerektiğini ifade etmiştir.
11. Başvurucu; Bakanlık görüşüne karşı beyanında Bakanlığın hafta içi telefon görüşmelerinin yaptırılmasını pandemi önlemleri ile ilişkilendirdiğini oysa ceza infaz kurumlarına hafta içi giriş çıkışların hafta sonuna göre daha fazla olduğunu, bunun pandemi önlemlerinin mantığına aykırı düştüğünü, telefon görüşmelerinin mesainin daha yoğun olduğu hafta içine alınmasının teması artırdığını ve Bakanlık görüşünün hayatın gerçekleri ile örtüşmediğini belirtmiştir. Başvurucu pandemi tedbirlerinin 9/4/2022 tarihinde tüm ülkede kaldırıldığını buna rağmenBakanlığa bağlı ceza infaz kurumlarında mağduriyetine neden olan uygulamanın hâlen devam ettirildiğini vurgulamıştır.
12. Başvurucunun iddialarının özünün telefonla görüşme hakkını kullanma günlerinin çocuklarıyla iletişimini sağlayacak şekilde düzenlenmemesine ilişkin olduğu anlaşıldığından başvuru bir bütün hâlinde aile hayatına saygı hakkı kapsamında incelenmiştir.
13. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.
14. Kurul kararında (bkz. § 3) uygulamanın gerekçesi güvenlik zafiyeti oluşabileceği hususuna dayandırılmış olup, COVID-19 pandemisi yönünden bir gerekçe belirtilmemiştir.
15. Anayasa Mahkemesi, olay ve olguları somut başvurular ile benzer nitelikte olan Yeliz Erten (B. No: 2020/99, 11/3/2021) kararında uygulanacak anayasal ilkeleri belirlemiştir. Bu çerçevede mahpusların telefonla görüşme gününün öğrenim gören çocuklarıyla görüşmeyi sağlayacak şekilde belirlenmesine yönelik taleplerinin değerlendirilmesinde çocuğun üstün yararının aile ilişkilerinin devamlılığının sağlanması bağlamında dikkate alınması gerektiği, somut ve yeterli gerekçe sunulmaksızın bu yöndeki taleplerin karşılanmamasının devletten beklenen pozitif yükümlülüklere aykırı olduğu gerekçesiyle aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği sonucuna ulaşılmıştır. Somut başvuruda, anılan kararda açıklanan ilkelerden ve ulaşılan sonuçtan ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır. Bu doğrultuda başvurucunun Anayasa'nın 20. maddesinde güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
III. GİDERİM
16. Başvurucu; ihlalin tespiti ile 250.000 TL manevi tazminata hükmedilmesi talebinde bulunmuştur. Başvurucunun ceza infaz kurumundan tahliye edildiği gözetildiğinde ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Eski hâle getirme kuralı çerçevesinde ihlalin sonuçlarının bütünüyle ortadan kaldırılabilmesi için başvurucuya manevi zararları karşılığında net 30.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
IV. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurucunun adli yardım talebinin KABULÜNE,
B. Aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
C. Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
D. Başvurucuya net 30.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
E. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin bilgi için Şırnak İnfaz Hâkimliğine (E.2020/900, K.2020/1009), Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesine (2020/333 D.iş) ve Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 27/11/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLEkarar verildi.