logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Tolga Doğan [1.B.], B. No: 2020/439, 15/1/2025, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

TOLGA DOĞAN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2020/439)

 

Karar Tarihi: 15/1/2025

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

Muhterem İNCE

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

Melek ŞAHAN

Başvurucu

:

Tolga DOĞAN

Vekili

:

Av. Ercan GÜLLÜ

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru; ceza infaz kurumunda başta kalabalık odada tutulma olmak üzere uygun olmayan şartlarda barındırılma ve bu konudaki başvurunun infaz hâkimliğince incelenmeden reddedilmesi nedeniyle kötü muamele yasağının, mesai saatleri dışında hasta olunması durumunda çözüm bulunamaması, bedelinin ödeneceği beyan edilmesine rağmen kitap ve dergilerin alınmaması, diğer suçlardan kalanlara verilen mahrem görüş imkânının Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) mahpuslarına verilmemesi nedeniyle maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkının, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının, eğitim hakkının ve ifade hürriyetinin ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Başvurucu, hakkındaki suç isnadı nedeniyle 18/7/2016 tarihinde tutuklanarak getirildiği (kapatılan) Adıyaman E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (İnfaz Kurumu) 25/1/2020 tarihine kadar 3 yıl 6 ay 7 gün barındırılmıştır.

3. Başvurucu, İnfaz Kurumu İdare ve Gözlem Kuruluna (İnfaz Kurulu) barındırıldığı koğuşların çok kalabalık olduğunu, kalabalık nedeniyle asgari kişisel alanın sağlanamadığını ve buna bağlı birçok sıkıntının meydana geldiğini, C-12 No.lu koğuşta yeterli ranza olmadığından banyo ve tuvaletin önünde, yerde, ışık altında yatmak zorunda kaldığını, ranzanın üst katında yattığında da tavandan geçen kanalizasyon borularından üzerine pis su aktığını, taleplere rağmen arızanın giderilmediğini, banyonun kapısı olmadığını, diğer suçlardan kalanlara verilen mahrem görüş imkânının FETÖ/PDY mahpuslarına verilmediğini, D-15 No.lu koğuşta sadece önceden belirlenen günde Kurum doktoruna muayene olabildiğini, resmî tatillerde iki kez hastalandığı hâlde ambulans çağrılmadığını, bandrollü ve yasaklanmamış kitap ve dergileri alma konusunda kısıtlandığını, bilgisayar ve internet kullanma, çıktı alma hakkının engellendiğini, ceza infaz kurumu kantininden ücreti karşılığında iç çamaşırı almak için sipariş fişi yazmasına rağmen iki üç ay alamadığını, ailesinin iç çamaşırı getirmesinin engellendiğini, kapalı görüş odalarının şartlarının yetersiz olduğunu, birer tuvalet ve banyo olduğundan uzun süre sıra beklediğini, sıcak suyun az verildiğini, yemeklerin dağıtımında hijyen şartlarının sağlanmadığını, bu konuda hem yazılı hem sözlü talepte bulunduğu hâlde taleplerine cevap verilmediğini belirterek 23/9/2019 tarihinde başvurmuştur.

4. İnfaz Kurulu 28/10/2019 tarihinde, bahsedilen konuların görev ve yetki alanına girmediğinden karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. Başvurucu, karara karşı İnfaz Hâkimliğine başvurmuştur.

5. İnfaz Hâkimliği, şartların düzeltilmesi talebinin görev ve yetkisinde olmadığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. Başvurucunun bu karara itirazını inceleyen Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesi, İnfaz Hâkimliğinin kararında yasal isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar vermiştir.

6. Başvurucu, nihai kararı 26/11/2019 tarihinde öğrenmesinin ardından 26/12/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur. Başvurucu 25/1/2020 tarihinde başka bir ceza infaz kurumuna, 27/5/2023 tarihinde ise denetimli serbestliğe nakledilmiştir.

7. Başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

II. DEĞERLENDİRME

8. Ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.

A. Kötü Muamele Yasağıyla Bağlantılı Olarak Etkili Başvuru Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia

9. Başvurucu; tutulduğu koğuşta olması gerekenin iki katı kadar mahpus barındırıldığını, tuvalet ve banyo önünde yerde yatmak zorunda kaldığını, ranzanın üst katında yattığında üzerine pis sular damladığını, birer tuvalet ve banyonun yetersiz kaldığını, bazen bir iki saat tuvalet sırası beklediğini, banyonun kapısının olmadığını, banyonun içinin mutfağı kullananlarca net bir şekilde görülebildiğini, günlük beş altı dakikalık sıcak su verildiğini, çamaşırlarının yıkanmadığını, kapalı görüş alanının şartlarının kötü olduğunu, Ceza İnfaz Kurumuna yaptığı başvurunun cevapsız bırakıldığını belirterek kötü muamele yasağının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

10. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde; başvurucunun tutulma şartlarına ilişkin şikâyetleri yönünden farklı bir ceza infaz kurumuna nakledilmesi nedeniyle tazminat davası açabileceğinden bahisle başvuru yollarını usulüne uygun tüketmediği, etkili başvuru hakkı yönünden ise başvurucunun şikâyet ve itirazları hakkında herhangi bir kısıtlamaya maruz kalmadan İnfaz Hâkimliği nezdinde şikâyet başvurusu yapabildiği, İnfaz Hâkimliği kararına karşı yaptığı itirazla kararın hukuki denetimini sağladığı, Anayasa ve mevzuat hükümlerinin, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının yapılacak tespit ve değerlendirmelerde dikkate alınması gerektiği ifade edilmiştir. Başvurucu, karşı beyanda bulunmamıştır.

11. Başvuru, tutulma şartlarının uluslararası standartlara uygun hâle getirilmesi için gerekli kararların alınması talebiyle İnfaz Hâkimliğine yapılan şikâyet başvurusunun hukuka aykırı şekilde esasa girilmeden reddedilmesi nedeniyle ihlal iddialarının dile getirebileceği etkili bir başvuru yolunun bulunmamasına, bir başka deyişle mevcut yargısal sistemin etkili şekilde işletilmemesine ilişkindir. 16/5/2001 tarihli ve 4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu’nun 4. maddesine göre hükümlü ve tutukluların ceza infaz kurumları ve tutukevlerine kabul edilmeleri, yerleştirilmeleri, barındırılmaları, ısıtılmaları ve giydirilmeleri, beslenmeleri, temizliklerinin sağlanması, bedensel ve ruhsal sağlıklarının korunması amacıyla muayene ve tedavilerinin yaptırılması, dışarıyla ilişkileri, çalıştırılmaları gibi işlem veya faaliyetlere ilişkin şikâyetleri incelemek ve karara bağlamak infaz hâkimliğinin görevlerindendir. Buna rağmen İnfaz Hâkimliği, başvurucunun şikâyetleri yönünden görevsizlik kararı vermiştir. Başvurucunun tutulma koşullarına ilişkin şikâyetlerinin büsbütün temelsiz olmadığı, bir başka ifadeyle sözü edilen iddiaların savunulabilir (tartışmaya, değerlendirmeye değer) nitelikte olduğu anlaşıldığından belirtilen iddialar kötü muamele yasağıyla bağlantılı olarak etkili başvuru hakkı kapsamında incelenmiştir (etkili başvuru hakkından inceleme için bağlantı kurulan hak, özgürlük ya da yasağın savunulabilir olmasının şart olduğuna dair kararlar için birçok karar arasından bkz. Cengiz Kahraman ve Kenan Özyürek, B. No: 2013/8137, 20/4/2016, § 73).

12. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan kötü muamele yasağıyla bağlantılı olarak etkili başvuru hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

13. Anayasa’nın 40. maddesinde güvence altına alınan etkili başvuru hakkı; anayasal bir hakkının ihlal edildiğini ileri süren herkese hakkın niteliğine uygun olarak iddialarını inceletebileceği makul, erişilebilir, ihlalin gerçekleşmesini veya sürmesini engellemeye ya da sonuçlarını ortadan kaldırmaya (yeterli giderim sağlamaya) elverişli idari ve yargısal yollara başvuruda bulunabilme imkânı sağlar. Bunun için sözü edilen başvuru yollarının sadece hukuken mevcut bulunması yeterli olmayıp uygulamada da etkili olması, bir başka ifadeyle başarı şansı sunması gerekir. Bununla birlikte bir başvuru yolunun gerek hukuken gerekse uygulamada genel anlamda etkili olması, somut olay bakımından etkili başvuru hakkına ilişkin bir ihlalin bulunup bulunmadığının değerlendirilmesine engel değildir (Yusuf Ahmed Abdelazım Elsayad, B. No: 2016/5604, 24/5/2018, §§ 60, 61). Ayrıca etkili başvuru hakkı bakımından inceleme yapılabilmesi kural olarak bu hakla arasında bağlantı kurulan hakkın, özgürlüğün ya da yasağın ihlal edildiğine önceden karar verilmiş olmasına bağlı değildir (Abdullah Yaşa [GK], B. No: 2015/12486, 5/11/2020, § 64).

14. Somut olayda başvurucunun odaların kalabalık olmasına ve kalabalıklıktan kaynaklanan diğer şartlara yönelik şikâyetleri, şikâyet konusunun İnfaz Kurulunun görev alanına girmediği gerekçesiyle reddedildikten sonra 4675 sayılı Kanun'da düzenlenen infaz hâkimliklerinin görev alanına girmediği gerekçesiyle derece mahkemelerince esasa girilmeden reddedilmiştir. Bu itibarla derece mahkemelerince başvurucunun şikâyetleri konusunda bir inceleme ve araştırma yapılmadığı görülmüştür. Şikâyet konusunun 4675 sayılı Kanun'un 4. maddesinin birinci fıkrasında yer alan ve infaz hâkimliklerine mahpusların hak ve hürriyetlerinin korunması adına geniş bir görev alanı tanıyan düzenlemenin kapsamına hangi nedenlerle girmediği hususunda derece mahkemelerince ikna edici açıklamalarda bulunulmadığı anlaşılmıştır.

15. Başvurucunun İnfaz Hâkimliğine yaptığı şikâyet başvurusunda infaz hâkimliğinin görevli ve yetkili olmadığı yönünde verilen kararın bu yönüyle ilgili ve yeterli gerekçeler içermediği, başvurucunun iddialarının incelenmesine ve uygun bir telafi şansı sunulmasına elverişli olmadığı anlaşılmıştır. Derece mahkemelerince verilen kararların dayanağı olarak gösterilen ilgili mevzuatın başvuruya konu işlemin hukuka ve Anayasa'ya uygun olup olmadığının denetlemesini yasaklamadığı da dikkate alındığında derece mahkemelerince ortaya konulan bu yaklaşım, temel hak ve hürriyetlerin ihlal edildiğine yönelik şikâyetin etkili bir şekilde incelenmesine imkân sağlamamıştır. İtirazın yapıldığı Ağır Ceza Mahkemesi de bu eksikliği gidermeye yönelik bir karar vermemiştir. Neticede başvurucuya, kötü muamele yasağı kapsamında olduğunu ileri sürdüğü müdahalenin ortadan kaldırılması talebiyle başvurabileceği ve asgari güvenceleri içeren, pratikte de işleyen etkili bir hukuk yolunun sunulmadığı sonucuna varılmıştır.

16. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 17. maddesinin üçüncü fıkrasında güvence altına alınan kötü muamele yasağıyla bağlantılı olarak Anayasa'nın 40. maddesinde düzenlenen etkili başvuru hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

17. Başvuruya konu olayda kötü muamele yasağıyla bağlantılı olarak etkili başvuru hakkının ihlal edildiği sonucuna varıldığından ceza infaz kurumunda tutulma şartlarının kötü muamele oluşturup oluşturmadığı yönünden inceleme yapılmasına gerek görülmemiştir.

B. Diğer İhlal İddiaları

18. Başvurucunun özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği iddiasının M.Ç. [GK] (B. No: 2017/34600, 6/2/2020) kararı doğrultusunda açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle, maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkının, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı ile bağlantılı olarak eşitlik ilkesinin, eğitim hakkının ve ifade hürriyetinin ihlal edildiği iddialarının Cemal Günsel [GK] (B. No: 2016/12900, 21/1/2021) kararı doğrultusunda açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. GİDERİM

19. Başvurucu, ihlalin tespiti ve 3.000.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur.

20. Başvurucunun tahliye edilmesi nedeniyle tespit edilen hak ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır.

21. Öte yandan ihlalin niteliği dikkate alınarak başvurucuya net 115.000 TL manevi tazminat ödenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

IV. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,

B. 1. Kötü muamele yasağıyla bağlantılı olarak etkili başvuru hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

2. Diğer ihlal iddialarının kabul edilebilirlik kriterlerini karşılamaması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

C. Anayasa’nın 17. maddesinin üçüncü fıkrasında güvence altına alınan kötü muamele yasağıyla bağlantılı olarak Anayasa'nın 40. maddesinde düzenlenen etkili başvuru hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,

D. Başvurucuya net 115.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,

E. 30.000 TL vekalet ücretinden oluşan yargılama giderinin başvurucuya ÖDENMESİNE

F. Ödemenin kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,

G. Kararın bir örneğinin bilgi için Adıyaman İnfaz Hâkimliğine (E.2019/1370, K.2019/1378) ve Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesine (2019/1905 D. İş) GÖNDERİLMESİNE,

H. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 15/1/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Esas (İhlal)
Künye
(Tolga Doğan [1.B.], B. No: 2020/439, 15/1/2025, § …)
   
Başvuru Adı TOLGA DOĞAN
Başvuru No 2020/439
Başvuru Tarihi 26/12/2019
Karar Tarihi 15/1/2025

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, ceza infaz kurumunda başta kalabalık odada tutulma olmak üzere uygun olmayan şartlarda barındırılma ve bu konudaki başvurunun infaz hâkimliğince incelenmeden reddedilmesi nedeniyle kötü muamele yasağının, mesai saatleri dışında hasta olunması durumunda çözüm bulunamaması, bedelinin ödeneceği beyan edilmesine rağmen kitap ve dergilerin alınmaması, diğer suçlardan kalanlara verilen mahrem görüş imkânının Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) mahpuslarına verilmemesi nedeniyle maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkının, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının, eğitim hakkının ve ifade hürriyetinin ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Kötü muamele yasağı Kötü muamele yasağı ile bağlantılı etkili başvuru hakkı İhlal Manevi tazminat
Özel hayatın ve aile hayatının korunması hakkı Ceza infaz kurumu uygulamaları Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
Özel hayatın ve aile hayatının korunması hakkı ile bağlantılı ayrımcılık yasağı Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
Maddi ve manevi varlığın korunması hakkı Fiziksel ve ruhsal bütünlük (şiddet, kazalar vs) Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
Eğitim hakkı Ceza infaz kurumunda eğitim Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
İfade özgürlüğü Ceza infaz kurumunda ifade Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi