logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Yusuf Yiğit [1.B.], B. No: 2019/35402, 15/1/2025, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

YUSUF YİĞİT BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2019/35402)

 

Karar Tarihi: 15/1/2025

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

Muhterem İNCE

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

Ayşenur TUNCER

Başvurucu

:

Yusuf YİĞİT

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, ceza infaz kurumunda tutuklu olarak bulunan başvurucuya gönderilen mektubun ekindeki fotoğrafların bir kısmına idarece sakıncalı bulunarak el konulmasının haberleşme hürriyetini ihlal ettiği iddiasına ilişkindir.

2. Başvurucu Kocaeli 2 No.lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (Kurum) tutuklu olarak bulunduğu sırada tarafına gönderilen toplamda 2 sayfa ve 14 adet fotoğraf çıktısından oluşan mektup, okuma komisyonu tarafından sakıncalı bulunarak disiplin kuruluna sevk edilmiştir. Kurum Disiplin Kurulu Başkanlığı (Disiplin Kurulu) 22/10/2018 tarihli kararında; toplamda2 sayfa ve 14 adet fotoğraftan oluşan mektubun 3 adet fotoğraflık kısmının Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) ait haberleşme niteliği taşıyabileceği, sosyal medyada ya da gazetelerde yayımlandığı, ancak yayımcısının ve içeriğinin anlaşılamadığı, bu nedenle gerçeği yansıtmayabileceği ve güvenlik açısından sakıncalı bulunduğu kanaatiyle kurumda muhafazasına, 2 sayfa ve 11 adet resimden oluşan kısmının alıcısına verilmesine karar vermiştir.

3. Başvurucu; şikâyet dilekçesinde 16/7/2016 tarihinde gözaltına alındığını, 9 gün boyunca fiziksel ve ruhsal işkenceye maruz bırakıldığını, gördüğü işkenceye ilişkin gazetelerde ve internet sitelerinde fotoğraflar yayımlandığını belirtmiştir. Ayrıca başvurucu bu konuda Anayasa Mahkemesine yaptığı başvurusunun reddedilmesi üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) başvurmak için bu fotoğrafların ailesi tarafından kendisine gönderilmesini istediğini, ancak gönderilen fotoğrafların kendisine teslim edilmediğini, bu nedenle etkili başvuru hakkının kısıtlandığını ileri sürmüştür. Başvurucunun Disiplin Kurulu kararına karşı Kocaeli İnfaz Hâkimliğine (Hâkimlik) yaptığı şikâyet, ilgili mevzuat hükümleri ile Anayasa Mahkemesi içtihatlarına yer verilerek reddedilmiştir.

4. Karar gerekçesinde, şikâyete konu mektup ekindeki 3 adet fotoğrafın incelenmesinde birinin gazete manşetinden alınmış olduğu, diğer ikisinin ise Türkiye'de çekilip çekilmediğinin dahi belli olmadığı, şikâyet edenin bu fotoğraflar içinde yer alıp almadığının da insanların yüzlerinin görünmemesi sebebiyle anlaşılmadığı, bu hâliyle şikâyet edenin belgeleri hukuksal başvurularında delil olarak kullanacağına ilişkin beyanlarının kabul edilemeyeceği belirtilmiştir. Bu karara yönelik itirazın incelenmesinde ise Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kararda usul ve kanuna aykırı bir husus olmadığından itirazın reddine kesin olarak karar verilmiştir.

5. Başvurucu, nihai hükmü 24/9/2019 tarihinde öğrendikten sonra 14/10/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

6. Komisyonca, adil yargılanma hakkı kapsamında makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna; haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın ise kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

II. DEĞERLENDİRME

7. Ödeme gücünden yoksun olduğunu belirten başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir (Mehmet Şerif Ay, B. No: 2012/1181, 17/9/2013).

8. Başvurucu; gözaltında kaldığı süreçte işkence, eziyet ve kötü muameleye maruz kaldığı iddiasıyla AİHM'e başvuru yapabilmek için ailesinden internet sitelerinde, sosyal medyada ve çeşitli yayım organlarında yayımlanan fotoğrafların tarafına gönderilmesini istediğini ancak gönderilen mektubun ekinde bulunan 3 adet fotoğrafa el konulması nedeniyle işkence yasağının, adil yargılanma hakkının, haberleşme hürriyetinin, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının, ifade hürriyetinin, eşitlik ilkesinin ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

9. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde; başvurucunun haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine yönelik şikâyetleri incelenirken Anayasa ve mevzuat hükümleri doğrultusunda somut olayın kendine özgü koşullarının gözönüne alınması gerektiği ifade edilmiştir. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.

10. Başvurucunun iddialarının özü, kendisine gönderilen mektubun ekinde bulunan 3 adet fotoğrafın Disiplin Kurulunca sakıncalı görülerek alıkonulması nedeniyle haberleşme hürriyetinin engellenmesine ilişkindir. Anayasa Mahkemesinin önceki kararlarında bu tür başvurular haberleşme hürriyeti kapsamında incelenmiştir (Ahmet Temiz, B. No: 2013/1822, 20/5/2015, § 23; Özkan Kart (2), B. No: 2013/1201, 20/5/2015, § 22; Akif İpek, B. No: 2013/9456, 24/6/2015, § 23; Ramazan Vural, B. No: 2013/1148, 7/7/2015, § 24; Eren Yıldız, B. No: 2013/759, 7/7/2015, § 25; Mustafa Aydin, B. No: 2013/275, 6/10/2015, § 24). Somut başvuruda da bu durumdan ayrılmayı gerektirecek bir durum bulunmamaktadır.

11. Somut olayda Disiplin Kurulu, başvurucuya gönderilen mektubun ekinde yer alan 3 adet fotoğrafın sakıncalı olduğunu değerlendirerek alıkonulmasına karar vermiştir. Dolayısıyla anılan işlem ile kamu makamları tarafından başvurucunun haberleşme hürriyetine bir müdahalede bulunulduğu açıktır.

12. Anayasa Mahkemesinin Ahmet Temiz kararında, hükümlü ve tutukluların gönderdiği veya kendilerine gönderilen mektuplara ceza infaz kurumunun ilgili kurulları tarafından yapılan müdahalelere ilişkin genel ilkeler belirtilmiştir (Ahmet Temiz, §§ 28-34). Buna göre haberleşme hürriyetine yapılan müdahale öncelikle kanunla öngörülmelidir. Müdahalenin yasal dayanağını oluşturan mevzuatın ulaşılabilir, yeterince açık ve belirli bir eylemin gerektirdiği sonuçlar açısından öngörülebilir olması gerekir. İkinci olarak söz konusu müdahale meşru bir amaca dayanmalı, demokratik bir toplumda gerekli ve ölçülü olmalıdır.

13. Somut olayda 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 68. maddesinin hükümlülerin ceza infaz kurumlarından yaptıkları yazışmaların denetimi ve sınırlandırılmasının kanuni dayanağını oluşturduğu anlaşılmaktadır (benzer yöndeki değerlendirmeler için bkz. Ahmet Temiz, §§ 37-46).

14. Mektubun ekinde yer alan fotoğrafların sakıncalı bulunarak alıkonulma sebebi; sosyal medyada ya da gazetede yayımlandığı belirtilen bu fotoğrafların yayımcısının ve içeriğinin anlaşılamaması, bu nedenle gerçeği yansıtmayabileceği ve güvenlik açısından sakıncalı bulunduğu kanaatidir. Ayrıca fotoğraflardan birinin gazete manşetinden alınmış olduğu, diğer ikisinin ise Türkiye'de çekilip çekilmediğinin dahi belli olmadığı, şikâyet edenin bu fotoğraflar içinde yer alıp almadığının da insanların yüzlerinin görünmemesi sebebiyle anlaşılamadığı, böylelikle başvurucunun belgeleri hukuksal başvurularında delil olarak kullanacağına ilişkin beyanlarının kabul edilemeyeceği sonucuna ulaşılmasıdır. Bu kapsamda başvurucuya gönderilmek istenen mektubun ekinde yer alan 3 adet fotoğrafın Disiplin Kurulunca denetlenmesi suretiyle haberleşme hürriyetine yapılan müdahalenin kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi ile ceza infaz kurumlarında asayiş ve güvenliğin sağlanması amaçlarını taşıdığı, bunun da Anayasa'nın haberleşme hürriyetine ilişkin 22. maddesinin ikinci fıkrası kapsamında meşru bir amaç olduğu sonucuna varılmıştır (Ahmet Temiz, §§ 47-55).

15. Ceza infaz kurumlarında tutulmanın kaçınılmaz sonucu olarak suçun önlenmesi ve disiplinin temini gibi ceza infaz kurumunda güvenliğin sağlanmasına yönelik kabul edilebilir makul gerekliliklerin olması durumunda hükümlü ve tutukluların sahip oldukları haklar sınırlandırılabilir (Turan Günana, B. No: 2013/3550, 19/11 /2014, § 35). Bu bağlamda ceza infaz kurumları, Anayasa'nın 22. maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında istisnaların uygulanacağı kamu kurumlarındandır (Mehmet Koray Eryaşa, B. No: 2013/6693, 16/4/2015, §§ 74-76).

16. Somut olaya konu başvurucuya gönderilen mektubun ekinde yer alan 3 adet fotoğrafın Disiplin Kurulu ve Hâkimlik tarafından incelendiği anlaşılmaktadır. Bununla birlikte yayımcısının tespit edilemediği, içeriğinin gerçekliğinin anlaşılamadığı, bu nedenle güvenlik açısından sakıncalı bulunduğu ve başvurucuyla ilgisinin ortaya konulamadığı belirtilen 3 adet fotoğrafın sakıncalı görülerek el konulması şeklindeki müdahalenin Anayasa'nın 22. maddesi anlamında kamu düzeninin korunması ve suç işlenmesinin önlenmesi için ihtiyaç duyulan demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırı olmadığı ve müdahalenin ulaşılmak istenen amaçla ölçülü olduğu sonucuna varılmıştır. Somut olayın koşullarında alıkonulan fotoğraflara özgü tespitleri içeren ilgili ve yeterli gerekçenin Disiplin Kurulu ve Hâkimlik kararlarında yer aldığını söylemek mümkündür. Bu bağlamda somut olayda haberleşme hürriyetine yönelik bir ihlalin bulunmadığının açık olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

17. Açıklanan gerekçelerle başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurucunun adli yardım talebinin KABULÜNE,

B. Haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

C. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 15/1/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Yusuf Yiğit [1.B.], B. No: 2019/35402, 15/1/2025, § …)
   
Başvuru Adı YUSUF YİĞİT
Başvuru No 2019/35402
Başvuru Tarihi 14/10/2019
Karar Tarihi 15/1/2025

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, ceza infaz kurumunda tutuklu olarak bulunan başvurucuya gönderilen mektubun ekindeki fotoğrafların bir kısmına idarece sakıncalı bulunarak el konulmasının haberleşme hürriyetini ihlal ettiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Özel hayatın ve aile hayatının korunması hakkı Haberleşme-Sakıncalı mektup Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi