TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
BİRLEŞİK METAL İŞÇİLERİ SENDİKASI BAŞVURUSU (2)
(Başvuru Numarası: 2021/35528)
Karar Tarihi: 18/7/2024
Başkan
:
Basri BAĞCI
Üyeler
Engin YILDIRIM
Rıdvan GÜLEÇ
Kenan YAŞAR
Ömer ÇINAR
Raportör
Gülsüm Gizem GÜRSOY
Başvurucu
Birleşik Metal İşçileri Sendikası
Vekili
Av. Yeter TÜRKEŞ ÇEVİK
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru, yetki tespitine itiraz talebiyle açılan davaların makul sürede sonuçlandırılmaması nedeniyle sendika hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Başvurucu sendika, üç farklı işyerinde toplu iş sözleşmesi (TİS) akdedebilmek için yetkili sendika olduğunun tespiti talebiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına (Bakanlık) farklı tarihlerde başvurmuş, Bakanlık tarafından başvurucunun her bir işyeri yönünden yeterli çoğunluğu sağladığı tespit edilerek yetki belgesi verilmiştir.
3. Bunun üzerine davacı işyerleri, yetki tespitine itiraz davaları açmıştır. Bu davaların açılması ile birlikte 18/10/2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu uyarınca TİS süreci dava sonuçlanana kadar durmakta ve mahkemenin hangi sendikanın TİS yapma yetkisine sahip olduğunu tespit etmesi beklenmektedir.
4. Açılan davalar 4-6 yıl arası sürmüş ve bu sürelerin sonunda başvurucu sendikanın yetkili olduğuna karar verilmiştir.
5. Başvurucu, her bir dava yönünden 2021/35528, 2022/32736 ve 2022/43163bireysel başvuru numaralı başvurularda bulunmuştur. Söz konusu başvurular 2/5/2024 tarihinde 2021/35528 numaralı başvuruda birleştirilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
6. Başvurucu; 6356 sayılı Kanun'da kısa süreler öngörülmesine rağmen başvuruya konu davaların makul sürede sonuçlandırılmaması nedeniyle üyeleri adına TİS yapamadığını, Sendika üyesi binlerce işçinin mağdur olduğunu ve sendika hakkının etkisizleştirildiğini, belirterek Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ve Anayasa'nın 51. maddesinde güvence altına alınan sendika hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Başvurucunun iddiaları bir bütün olarak sendika hakkı kapsamında incelenmiştir.
7. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir nedeni de bulunmadığı anlaşılan başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmiştir.
8. Anayasa Mahkemesi Türkiye Devrimci Kara, Hava ve Demiryolu Taşımacılığı İşçileri Sendikası [GK], B. No: 2020/34550, 15/2/2024) kararında; mevzuatın öngördüğü şekilde süratle sonuçlandırılması gereken dava sürecinin sürüncemede bırakılmasının başvurucu sendikanın ve başvurucu ile birlikte işyerinde çalışan işçilerin TİS kapsamında sendikal faaliyette bulunma olanağını ve sözleşmenin getirdiği sendikal haklara erişimini yargılama süreci boyunca imkânsız kıldığı ve bu nedenlerle Anayasa'nın 51. maddesinde güvence altına alınan sendika hakkının ihlal edildiği sonucuna ulaşmıştır (§ 45-52). Anayasa Mahkemesinin anılan başvuruda yaptığı değerlendirmede; uygulamada aynı şikâyetlere ilişkin davaların makul sürede sonuçlandırılmadığına, bu davalara ilişkin ihlal iddialarının yaygınlık arz ettiğine ve bu durumun yapısal soruna neden olduğuna dikkat çekilmiştir (§ 56-63). Anılan kararda TİS yapma hakkının etkili bir şekilde kullanılabilmesi için bir TİS’in bitmesinden sonra yeni TİS’in yürürlüğe girmesini sağlama imkânı verecek bir yasal sistem bulunmadığı değerlendirilmiştir (§ 64 - 81).
9. Eldeki başvuruda başvurucunun yetkili sendika olduğu tespit edilmesine karşın, uzun süren davalar boyunca başvurucu TİS imzalayamamış ve başvurucu sendikanın mensubu olan işçiler TİS çatısı altında toplanarak TİS'in sağladığı sendikal haklardan faydalanamamıştır. Dolayısıyla Türkiye Devrimci Kara, Hava ve Demiryolu Taşımacılığı İşçileri Sendikası kararında belirlenen ilkelerden ayrılmayı gerektirir bir yön görülmemiştir. Belirtilen hususlar dikkate alındığında başvurucunun sendika hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
III. GİDERİM
10. Başvurucu, ihlalin tespiti ile tazminat talebinde bulunmuştur.
11. Anayasa Mahkemesi, yetki tespitine itiraz davalarının makul sürede sonuçlandırılmamasının kanundan kaynaklanan bir yapısal sorun olduğu gerekçesiyle sendika hakkının ihlal edildiği sonucuna varmıştır. Yapısal sorunun çözümüne ilişkin olarak idari ve hukuki düzenleme yapılmasını gerektirecek nitelikte yapısal sorun tespit edildiğinden; ayrıca uzun süre alsa da nihayetinde başvurucu sendikanın yetkili olduğuna da karar verildiğinden yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmadığı değerlendirilmiştir.
12. Yapısal sorundan kaynaklanan sendika hakkının ihlali nedeniyle yalnızca ihlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında başvurucuya net 70.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
IV. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Sendika hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 51. maddesinde güvence altına alınan sendika hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucuya net 70.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE,
D. Birleşen üç başvuru yönünden 1.815,80 TL harç ve 18.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 20.615,80 TL yargılama giderinin başvurucuya ÖDENMESİNE,
E. Ödemenin kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 18/7/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.